Şimdi Ne Olacak?
Tüm dünyanın merakla beklediği ABD seçimleri nihayet 5 Kasım’da yapıldı ve bilindiği gibi Cumhuriyetçilerin adayı Donlad Trump, ABD Başkanlığına seçildi. Herkesin zihninden geçen soru, şimdi ne olacak?
Türk medyasında yapılan bazı yorumlarda
Trump’ın seçilmesine çok derin anlamlar yüklendiğini görüyorum. Hâlbuki geçmiş
tecrübelerden biliyoruz ki Amerikan dış politikası liderlerin değişmesiyle pek değişmez.
Trump dönemindede bu durum değişmeyecektir.
Her ülkenin dış politikasında belli
öncelikler vardır. Söz konusu öncelikler, zamana ve konjuktüre göre değişir. Bu
bağlamda Amerikan dış politikası için öncelikli ‘’ilişkileri’’ dört başlık
altında özetleyebiliriz. Şimdi bu ilişkilere kısaca sırasıyla değinelim
1- Çin ile ilişkiler
Amerika’nın en büyük rakibi Çin’dir.
Bu nedenle Çin’i dünyadan izole etmeye çalışmaktadır. Trump ile de izolasyon politikası
devam edecektir. Yeni dönemde Trump, Çin ürünlerine yönelik vergileri artırabilir.
Ayrıca Güney Çin Denizi ve Tayvan Boğazı'nda Pekin'e karşı kışkırtıcı eylemleri
sürdürecektir.
2- İsrail’le ilişkiler
İsrail, Amerika’nın
‘’Ortadoğu’daki’’ en öncelikli dış politika konusudur ve Trump, İsrail'in kesin
destekçisidir. Ancak ‘’Ortadoğu’da’’ Amerika, İngiltere ve İsrail üçlüsü birlikte
bir proje yürüttüyorlar. Projenin niteliğine dair elimizde somut bir delil yok
ama bazı işaretler var. Bu işaretler doğrultusunda baktığımızda Projenin üç hedefi
olduğunu görüyoruz.
Bunlardan birincisi, ‘’Filistin’de İki Devletli çözüm’’ umudunu tamamen ortadan
kaldırmak istiyorlar. Bunun için önümüzdeki süreçte İsrail, Batı Şeria’nın tamamını
veya %60’nı ilhak etmeye çalışaktır.
İkincisi, Lübnan’ın ekonomik münhasır bölgesinde bulunan zengin
petrol kaynaklarına çökmek istiyorlar. İsrail, güvenliği bahane ederek, Lübnan
topraklarının bir kısmını kalıcı olarak işgal etmeye çalışacaktır. Bu konuda
gerek bendeniz gerekse Cihat Yaycı Paşa, uzun bir zamandan beri İsrail’in bu
kirli planına dikkat çekmiştik ama ne yazık ki kimsenin pek dikkatini çekmemişti.
Üçüncü olarak, İran’ı istikrarsızlaştırmaya çalışacaklar. Merak edilen
soru, Trump acaba İran’a karşı yürüttüğü kaba tavrına mı dönecek, yoksa Biden’ın
sinsi tutumunu mu sürdürecek? Bu konuda henüz bir netlik yok. Fakat İran’ı
istikrarsızlaştırmaya çalışacakları kesin görünüyor.
3- Ukrayna ile ilişkiler
Trump, kampanya sırasında Ukrayna-Rusya
arasında devam eden savaşı durduracağını söylemişti. Nasıl durduracaksın
sorusuna: ‘’Amerikan kaynaklarının Ukrayna’da heba edilmesini
sonlandıracağım’’ dedi ve ezici bir çoğunlukla seçimi kazandı. Şimdi Trump’a
oy verenler sözlerini tutmasını bekliyor.
Ancak bazı Amerikalılar, eğer Trump,
Ukrayna’ya verilen silah desteğini keserse, Amerika’nın Asya’daki müttefikleri Japonya,
Güney Kore ve Tayvan, Amerika’ya güvenmeyeceklerini
söylüyorlar. Burada Trump, bir ikilem ile karşı karşıya kalacaktır. Bu ikilemi
nasıl aşacağını bekleyip göreceğiz.
4- Avrupa ile ilişkiler
Yeni dönemde Amerikan’ın en merak
edilen konuların başında Avrupa ile ilişkiler görünüyor. Kampanya sürecinde Avrupalı
politikacılar, Trump’ı, Hitler’in reenkarnasyonu olarak adlandırmaktan tutun, kadın
düşmanı olmasına, uluslararası düzen için derin bir tehdit olduğuna varıncaya
kadar her şey söylediler. Ancak bütün bu söylemlere rağmen, Trump kazandı.
Şimdi Avrupalı politikacılar ne diyeceğini
bilmiyorlar. Herkesin merak ettiği soru, Trump, Avrupalı politikacılara bir
fatura çıkaracak mı? Eğer bir fatura çıkarırsa, hem Avrupa’nın geleceği hem de
mevcut politikacıların hâli şimdi ne olacak?