Dolar (USD)
32.42
Euro (EUR)
34.29
Gram Altın
2492.64
BIST 100
9693.46
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

08 Eylül 2022

Şımarık Yunanistan'a Malzeme Vermek!..

Kıbrıs Zaferi’ne, CHP –MSP koalisyon hükümeti döneminde ulaşmıştık.

Kıbrıs Barış Harekâtı günlerinde Türkiye’nin dört bir yanında olduğu gibi mahallemizde de müthiş coşku ve heyecan vardı, hepimiz Ordumuz’un başarısı için dua ediyorduk.

Bugün ise…

Devletimiz, arkasına ABD’yi alan Yunanistan’a karşı net mesajlar verir ve “bardağın taştığını” en üst perdeden ifade ederken…

Birileri,

“Tabi tabi, maksat seçimi yaptırtmamak!” diyebilecek kadar ileri gidiyor.

Siyasi İrade’nin seçim yaptırtmamak için Yunanistan’la savaş çıkartmaya hazırlandığı yönündeki “zırva” iddianın kaynağı da ülkemizin “tanınmış yorumcuları” olunca…

Yunanistan, “propaganda savaşında” avantaj elde ediyor.

“Bak gördünüz mü, Türkiye’deki muhalefet çevreleri bile saldırgan tarafın Türkiye olduğunu söylüyor!”kara propagandasıyla puan topluyor!

Şımarık Yunanistan bu, eline malzemeyi verirsin de kullanmaz mı?

Bugün…

Kıbrıs Barış Harekâtı Zaferi’ni getiren birlik ve beraberlik havasını arıyoruz…

Evet, o günlerde de fikir ayrılıkları çoktu, iktidar-muhalefet birbirlerine alabildiğine yüklenirdi ama…

Milli meselelerde geniş katılımlı “söylem birliği” vardı.

“Rum tarafı haklı abi, hep bizimkiler tahrik ediyor!” denmezdi.

Aksine, o günkü muhalefetten “Kıbrıs Barış Harekâtı”nı teşvik eden değerlendirmeler gelirdi.

Şimdi ise…

“Türkiye, seçim olmasın diye Yunanistan’a savaş açmaya hazırlanıyor!” zırvası tedavülde.

Hani, Anayasa’nın 78. Maddesi’nde “Savaş sebebiyle yeni seçimlerin yapılmasına imkân görülmezse, Türkiye Büyük Millet Meclisi, seçimlerin bir yıl geriye bırakılmasına karar verebilir. Geri bırakma sebebi ortadan kalkmamışsa, erteleme kararındaki usule göre bu işlem tekrarlanabilir. ”hükmü var ya…

“İşinin zora girdiğini” gören siyasal iktidar, bu hükmün uygulanabilmesi için, yani “seçimden kaçabilmek için” savaş çıkartacakmış!

İddianın saçmalığına bakın siz!

Efendim;

Rusya Ukrayna’ya savaş açmış, Türkiye de Rusya’nın izinden giderek Yunanistan’a savaş açmaya hazırlanıyormuş…

İddialara bakın siz!

Birilerinin Türkiye’nin Rusya,

Yunanistan’ın da Ukrayna olmadığını hatırlatması gerekiyor bunlara!

İki NATO üyesinden bahsediyoruz.

Bunlardan biri, Türkiye, “durup dururken” ya da “başka ihtimaller olduğu halde” savaş açacakmış diğerine.

Bunu da sırf “seçim olmasın diye” yapacakmış!..

Akla ziyan!..

****

ŞIMARIK YUNANİSTAN ŞAMARI ÇOKTAN HAK ETTİ DE…

“Yapay Devlet” Yunanistan’ın, ABD’den tam destek alarak tahriklerini iyice arttırdığı bir süreçten geçiyoruz.

F-16’larımıza kilit üzerine kilit atıyor Şımarık Yunanistan.

Radar kilidinin atılması “çatışmadan” önceki son aşama.

Aslına bakarsanız Yunanistan, Türkiye’nin müdahalesiyle karşı karşıya kalmayı çoktan hak etti.

Ege adalarını Lozan ve Paris antlaşmalarındaki açık hükümleri çiğnemek suretiyle silahlandırmak,

Türkiye’yi hedef alan terör örgütlerini alenen himaye etmek,

Sözde mülteci kampı Lavrion’da(ve Kıbrıs Rum tarafında) ideoloji ve çatışma eğitimi vermek,

Teröristlerin başka Avrupa ülkelerine geçebilmeleri ve sığınma talebinde bulunabilmeleri için sahte belgeler düzenlemek,

Yılbaşından bu yana Türk Hava Sahası’nı yüzlerce kez ihlal etmek,

Jetlerimize sürekli olarak tacizde bulunmak,

Türk F-16’larına sürekli olarak radar kilitleri atmak,

Batı Trakya Türkleri’nin ibadet, eğitim

örgütlenme, kimlik alanlarındaki haklarını gasp etmek, onbinlerce Türk’ü keyfi tasarruflarla vatandaşlıktan atmak…

Vesaire, vesaire…

Yapmadığı ne kaldı ki, Şımarık Yunanistan’ın?

Bu “Yapay Devlet”in sicili çok bozuk, sırtında “Kıbrıs Türk’üne soykırım”ın yükü var, diplomatlarımızı katleden ASALA Terör Örgütü’ne, devamı olan PKK’ya ve diğer terör örgütlerine tam desteğin yükü var, dahası 15 Temmuz Darbe Girişimi’ndeki rolünün yükü var…

Bahsettiğimiz “küçük” devletlerden biri ama aldığı riskler çok büyük.

Bu riskleri elbette arkasındaki güçlere güvenerek alabiliyor.

Karşı karşıya olduğumuz “devlet” Yunanistan değil ki…

ABD ile “örtülü savaş” halindeyiz.

Aslında “örtülü” de sayılmaz.

Her alanda yolumuzu kesmeye, bizi tüketmeye, bölmeye uğraşıyor.

Düşmanlarımıza her türlü desteği veriyor.

Biz de, sınır ötesi operasyonlarla, “Bir gece ansızın gelebiliriz!” çıkışlarıyla, dış politika hamleleriyle ABD’ye cevap vermeye çalışıyoruz.

Yunanistan’ın neredeyse tamamını askeri üs haline getiren, adalara askeri yığınak yapan ABD’nin, Türkiye’yi kuşatma hamlelerine şahitlik ettiğimiz bu süreçle, Anadolu’yu işgal hazırlıkları sürecinin pek de farkı yok aslında.

Bugün yaptığımız, yakın tehdidi uzaklaştırmak için diplomasının imkânlarından sonuna kadar istifade etmeye çalışmak..

Türkiye’nin avantajlarını kullanarak saldırıları püskürtmeye gayret etmek.

Devletimiz dışarıda zorlu mücadeleler verirken, içeriden birilerinin “Türkiye seçim olmasın diye Yunanistan’a saldıracak!” yollu “kara propaganda” söylemlerine ağırlık vermesine ne demeli?

*

Siyasi İrade’nin seçim yaptırtmamak için Yunanistan’la savaş çıkartmaya hazırlandığı yönündeki “zırva” iddianın kaynağı ülkemizin “tanınmış ve değerlendirmeleri ciddiye alınan yorumcuları” olunca…

Yunanistan da, ““Bak gördünüz mü, Türkiye’deki muhalefet çevreleri bile saldırgan tarafın Türkiye olduğunu söylüyor!”propagandasıyla puan topluyor.

“Propaganda Savaşı”nda arayı açıyor!

Bu da Anadolu İnsanı’nı fena halde üzüyor ve kızdırıyor.

YUNANİSTAN’A DESTEK, SANDIKTA KAYBETTİRİR!

Birileri, Yunanistan’ın iddialarına destek veren yaklaşımların “siyaseten” kendilerine yarayacağını düşünüyorlarsa, fena halde yanılıyorlar demektir.

Yunan’ı denize dökerek memleketimizi işgalden, mezâlimden kurtaran bu Aziz Millet, Türkiye düşmanlarının ellerine malzeme üstüne malzeme verenlere niçin itibar etsin?

Yunan saldırganlığının, pisliğinin, şımarıklığının bu dönemlik olmadığını, bu “yapay devlet”in arkasına “büyük güçleri” alarak her zaman Türkiye’yi tahrik ettiğini…

Ve her seferinde de “Anadolu Tokadı”nı yediğini insanımız bilmez mi?

*

Hani, günlük yaşantıya dair uygulamalarda derin fikir ayrılıkları olabilir de…

Türkiye’nin “dış güçlerle” karşı karşıya kaldığı her durumda “

Türkiye’yi suçlamak niçin?

Birilerine göre, ABD hep haklı, Yunanistan hep haklı…

İsrail, Mısır, Suriye, Irak, İran hep haklı…

Onlarla karşı karşıya geldiği her durumda Türkiye suçlu!..

*

Olmaz bu!