Şifa ayı...
Birçok ilahi rahmetin olduğu Ramazan ayına geldik.
Allah Zülcelal’in “Ey iman edenler! Allah'a karşı gelmekten
sakınmanız için oruç, sizden öncekilere farz kılındığı gibi, size de farz
kılındı.” (Bakara : 183) diye
buyurduğu Ramazan ayına geldik.
Ve yine Allah Zülcelal’in, bir sene boyunca işlenmiş günahları ibadetle affettiği Ramazan ayına geldik
Peygamber Efendimiz (sav)’in “Eğer benim ümmetim, Ramazan ayında kendileri için neler olduğunu bilselerdi, bütün senenin Ramazan olmasını isterlerdi.” Buyurduğu Ramazan ayına geldik.
Ve yine Peygamber Efendimiz (sav)’in, bir gün minbere çıkarken birinci basamakta “Âmin”, ikinci basamakta “Amin” ve üçüncü basamakta da “Âmin” dediği, daha sonra şöyle buyurduğu, bana Cebrail (as) gelip “Ya Muhammed! Kim Ramazan ayına erişir de bağışlanmazsa, Allah(cc) onu (ilahi rahmetinden) uzaklaştırsın!” dedi. Ben de “Âmin” dedim. Sonra Cebrail (as) “Kim ana-babasına veya onlardan birine yetişir de cehenneme girerse, Allah(cc) onu (ilahi rahmetinden) uzaklaştırsın!” dedi. Ben de “Âmin” dedim. Sonra yine Cebrail (as) “Sen, kimin yanında anılırsan (ve) üzerine salâvat getirmezse, Allah(cc) onu (ilahi rahmetinden) uzaklaştırsın!” dedi. Ben de “Âmin” dedim.” Buyurduğu Ramazan ayına geldik.
Ashab-ı Kiramın birbirlerini “Sana müjdeler olsun! Ramazan ayına giriyoruz.” diye müjdelediği Ramazan ayına geldik.
İmam-ı Rabbani’nin Mektubat isimli eserinde: “Bu ayda, her gece, Cehenneme girmesi gereken binlerce Müslüman affolur, azat olur. Bu ayda, Cennet kapıları açılır, Cehennem kapıları kapanır. Şeytanlar zincirlere bağlanır. Rahmet kapıları açılır.” yazdığı Ramazan ayına geldik.
Her gece bir münadinin “Ey hayır sahibi, hayrını yap! Ve ey şer sahibi, biraz geri dur!” diye nida ettiği Ramazan ayına girdik.
Hz. Ebu Hureyre’nin (r.a.) “Size Ramazan ayı geldi. O
mübarek bir aydır. Allah size Ramazan ayı orucunu farz kıldı. O ayda gök
(rahmet) kapıları açılır, Cehennem kapıları kapanır ve azılı şeytanlar
bağlanır. O ayda bir gece vardır ki, bin aydan daha hayırlıdır. Kim o gecenin
hayrından mahrum kalmışsa, o kimse hakikaten (bütün hayırlardan) mahrum
kalmıştır. Ramazan ayı evvelki ile arasına kefarettir.” diye rivayet
ettiği Ramazan ayına geldik.
Bir kez daha bu aya ulaşmamıza fırsat veren Allah’a şükürler
olsun.
“Allah’ım! Senin için oruç tuttum, sana inandım, sana güvendim. Senin rızkınla orucumu açtım ve ramazan ayının yarınki orucuna da niyet ettim. Benim geçmiş ve gelecek günahlarımı bağışla!” duasıyla riyasız, iman ve ihlas ile tutacağımız oruçlar Allah ile aramızdaki samimiyetin ölçüsü olacaktır.
İbadet hazzı ile gönüllerimizin rahatlayacağı, kulluk şuurumuzu derinden hissedeceğimiz, geçmişin muhasebesi ile hatalardan döneceğimiz bir aydır Ramazan ayı.
Sadece yemekten kesilerek aç kalacağımız bir ay değil, nefsimizin
arınması için bedenimizi çeşitli ihtiyaçlardan mahrum bırakacağımız bir aydır
Ramazan ayı.
Manevi yönden arınacağımız, ihtiraslarımızı eritirken ibadet arzusuyla dolacağımız, şeytani arzularımızı frenlerken yardımseverlik duygularımızın artacağı, günahlarımızın bağışlanacağı ve dualarımızın kabul olacağı bir aydır Ramazan ayı.
Sosyal yardımlaşma ve dayanışmamızın pekişeceği, sevgi, saygı, kardeşlik, dostluk ve muhabbetin artacağı, amellerimizin mükâfatlarının diğer aylara göre kat kat artacağı, nefislerimizin terbiye edileceği, yoksulların doyurulup gözetileceği bir aydır Ramazan ayı.
Bir oruçluya iftar verenin günahlarının affolunacağı, cehennemden azat olunacağı aydır Ramazan ayı.
İçerisinde bin aydan daha kıymetli bir gece olan Kadir gecesinin olduğu bereket ayıdır Ramazan ayı.
Allah’ın rahmet ve bağış kapılarının açıldığı, içtenlikle yapılan dua, ibadet ve iyiliklerin Allah katında daha değerli olacağı bir aydır Ramazan ayı.
Aylar arasında vücutta kalp gibi olan Ramazan ayında yapacağımız
ibadet, zikir ve tutacağımız oruç diğer aylarda yapılanlardan çok daha
faziletli olacaktır.
Bu ay günah kirlerinden temizlenip kalplerimizi pak edeceğimiz, şirkten, inkârdan, nifaktan şifa bulacağımız bir ay olması ümidiyle…