Sezer Tipi
Ahmet Necdet Sezer, Cumhurbaşkanı seçildikten hemen sonra (9 Eylül 2000) New York'a götürülmüştü, Yahudi Lobisi'nin karşısına çıkarılmış; Sabah Gazetesi bunu, "İlk Sınav" olarak ele alıyor ve "Başarılı Geçti" havası ile bayram yapıyordu.(Yalçın Küçük-Tekelistan, İthaki Yayınları,sh.143- 2004)
Sabah Gazetesi o zamanlar Dinç Bilgin'e aittir.
Yeni Türkiye'ye direnenler!
Siz kendinizi;
Yahudi Lobisinin karşısına sınava çıkarılan Cumhurbaşkanlarına,
Türkiye'yi;
Yahudi Lobisi'nin karşısına sınava çıkarılan Cumhurbaşkanlarına mı
layık görüyorsunuz?
Arapları İzole Etmek...
"Arapları izole etmek" temel bir "Yahudi Politikası" dır.
Yıl 2004, henüz ortada FETÖ meselesi falan yok, ama şimdilerde FETÖ cephesinde olan önemli biri şöyle yazıyordu;
"Yahudi-Sabetayist Lobisi, Arap dünyası ile bağlarını kesecek İslami yorumlara destektirler.
Bu nüansı kabul etmeden Amerka'nın Fetullah Gülen'i bu kadar desteklemesini anlayamayız!
Gülen İslamizmi , Araplardan uzak olmasıyla Tel Aviv'i hoşnut ediyor,
Sabetayistlerin hepsinin Gülen'in arkasında dizildiklerini görüyoruz".u2028
Şimdi...
Amerika FETO'yu neden vermiyor?u2028
Bütün Haçlı Dünyası FETÖ'ye neden kucak açıyor?
İçlerinde Sabetayistlerimizin yuvalandığı medya-siyaset-ticaret dünyamız neden yırtınırcasına, FETÖ' yü savunuyorlar? u2028
Sorularının cevabı; Tel Aviv'den geçiyor!
FETÖ ile el-ele koşanlar!
Nereye koştuğunuzu/koşturulduğunuzu anlayabiliyor musunuz?
15 Temmuz Başarılı olsaydı?
12 MART diktatoryasında (darbe hükümetlerinde), üç Başbakan Erim, Talu, Melen İbrani asıllı idiler.
15 Temmuz diktatoryası hayata geçebilseydi, kaç başbakan İbrani asıllı olacaktı?
Hooop!
Eski Meclis Başkanlarından Ferruh Bozbeyli'nin şöyle bir anısı vardır.
Gençlik yıllarında aile bütçesine katkı sağlamak için İskenderun Limanına çalışmaya gönderilir.
Limandaki tomrukları bir grup işçi ile gemiye yüklemektedirler. İşçilerden en güçlü kuvvetlisi grup lideri-amele çavuşu-olur. Amele Çavuşu tomruğu işçiler kaldırıp gemiye fırlatacakken, güçlerini vermede eşzamanlı davranmaları için "hoooop" diye yüksekçe ses çıkarmaktadır. İşçiler bu sesle uyumlu olarak tomruğa güç verip, tomruğu gemiye fırlatırlar.
Bozbeyli; "Dikkat ettim, bizim amele çavuşu kuvvetli ses çıkarmakta, ancak tomruğa sadece parmaklarının ucuyla dokunmaktaydı. Politikada da birçok kişinin böyle yaptığını gördüm" diyor.
Sadece Politika değil, çoğu kere, hayat böyle değil mi?