SEVGİ ÇINARLARI BÜYÜSÜNu2026
Tarihe not düşülecek bir seçimi daha geride bıraktık. Sıkıntılı bir süreç yaşadık. Beş aydır ülkede arzu edilmeyen olaylar cereyan etti. İstenmeyen işler vuku buldu. Canlar yandı, kan üzerinden siyaset yapılmaya çalışıldı ve sorumlusu devlet ilan edildi. Erken seçimle gelen yeni bir zafer yaşanmaya başlandı ülkemde. Bu seçimin galibi millettir.
Bu sevinci hak edenler, on üç yıldır bu ülkeye hizmet edenlerdi. Beş ayda beş milyon insanın gönlü kazanıldı. Yüzde ellilik bir oranın sevinci, kazananların vakur duruşuna denk vakarla kutlandı. Hiçbir yerde taşkınlık yapılmadı. Dükkanlara saldırılmadı. Kimsenin canı yanmadı. Kimseye zarar verilmedi. Hiç kimseye kırıcı davranılmadı. Ortalığı savaş alanına çevirmediler. Kendilerine yakışan da bu idi zaten.
" Küçük zaferden büyük cihada" diyerek, halkı bugün oy verenler ve yarın oy verecekler diye görüp, eksikliklerimizi gidermenin acilen peşine düşmeliyiz. Bugün dinlenme günü değil, tekrar yola çıkma günüdür deyip, haydi bismillah ile başlayıp, yeniden bismillah ile yola revan olmalıyız. 1 Kasım 2015 seçimlerinin zaferi, 2023'ün ve 2071'in müjdecisidir. Halkın ve Hakkın yanında olmalıyız. Gümülcine, Bosna, Somali, Balkanlar sevindi bu sonuca. Dualar oy oldu doldu sandığa. Beddualar sahiplerine geri döndü. Bugüne kadar tarih okuduk, bundan sonra tarih yazma zamanıdır artık. Yeni bir tarih yazılmaya başlıyor bu coğrafyada. Her kapıyı çalmak ve her gönüle girmek prensibimiz olmalı. Karabulutlar dağıtılmalı ufkumuzdan. Gönül seferberliği başlatılmalı vefakar insanlarımın arasında. Konuşmanın değil yazmanın, tarih yazmanın zamanıdır şimdi. Çok dökecek terimiz var daha. Çok yürüyecek yolumuz var önümüzde.
Halkın verdiği, iktidara ortak olma şansını tepenlere halk yeni bir şans tanımadı. 7 Haziran'da verdiği desteği de geri çekti. Bu millet kendine bir adım gidene, o iki adım gider. Kendini adam yerine koymayanı ise asla affetmez. %41.5 dan %49.5'a yükseliş, aslında muhteşem bir geri dönüştü Ak Parti için, bizim için. Buna sebep 7 Hazirandan sonra hükümet kurma aşamasında yaşananlar oldu. Teröre karşı siyasi partilerin tavırları en önemli etkenlerin başında geliyordu. 7 Haziran bir mesajdı ve Ak parti bu mesajı çok iyi okudu ve kendini buna göre revize etti. Diğer siyasi partiler ise her zamanki gibi fildişi kulelerden halka bakmaya devam ettiler ve kirli oyunlardan medet umdular. Ucuz yorumlar peşine takılıp resmin tamamını göremediler veya görmek istemediler.
Ak parti için velinimet olan diğer siyasi partilerin liderleri, ülke ve taraftarları ve Türk siyaseti için büyük bir engeldi. Özgür bir ortamda yapılan seçimleri bile sabote etmeye çalıştılar. Çözüm sürecini bozup Kandil'in esareti altına girenlerle bu yolların yürünmeyeceği aşikardır. Devlete katil diye saldıranlar kendi cinayetlerini örtüyorlar. Paralel devlet yapılanması ile başka ülkelere hizmet ediyor, kendi ülkelerini satıyorlar. Bu ihanet şebekesi Türkiye düşmanları ile işbirliği içerisine giriyor. "Türkiye teröristlere yardım ediyor" , "Otoriterleşme var" , "Eksen kayması var" gibi algılarla devleti çökertmeye çalışanların niyetleri alenen ortadadır. Basın özgürlüğünden dem vuranlar, savaş provaları yapmaya başladılar. Tahriklerle halkı galeyana getirmeye çalışıp bundan da oy devşirmeye çalıştılar.
Millet bu hainlerin oyununu bozdu, bozmaya da devam edecek. Ancak devletin de, hükümetin de bundan sonra milletin taleplerini daha özenle ele alıp, karşılığında daha dikkatli çalışmalar içerisine girmesi gerekir. Terör operasyonları itina ile devam etmeli, halkın can güvenliği, hakkı, hukuku gözetilmeli ve kamu düzeni sağlanmalıdır. Bunun sürece de katkısı olacaktır muhakkak. Devletin kucaklayıcılığı devam etmelidir. Yatırım ve hizmetler hız kesmeden sürdürülmelidir. Halk üzerinde baskıcı ve ceberrut bir yapı olan, özerklik, kurtarılmış bölge, bomba patlatan, kantonlaşmış, milletin başına bela olan, kırsal alandan şehirlere sızmış terör tamamen temizlenmeli, millet rahat bir nefes almalıdır.
Husumet, nefret, şiddet dili kaybetmiştir. Kutuplaşma, çatışma ve gerilim anlayışı kaybetmiştir. Kazanan yoksullar, kimsesizler, mazlumlar ve kısık sesler olmuştur. Kazanan demokrasi, barış, huzur, adalet ve istikrar olmuştur. Kazanan kadınlardır, öğrencilerdir, engellilerdir, yaşlılardır, çiftçilerdir, emekçilerdir, işçilerdir, memurlardır. Kazanan Türkiye'dir. Kazanan Türkiye'den gelecek bekleyenlerdir.
Etnik kökeni, mezhebi ve siyasi tercihi ne olursa olsun herkes ve her kesim kucaklanmalı. Kin ve nefret yerine sevgi ve saygı tohumları ekilmelidir.
Sevgi çınarları büyümeli vesselamu2026
Kamil Çakır