Dolar (USD)
35.49
Euro (EUR)
36.37
Gram Altın
3042.52
BIST 100
9722.38
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
12 Ocak 2025

​Sen Şeyma Subaşı değilsin!

Köroğlu, silah çıktı mertlik bozuldu, demiş ya bazen acaba bugünleri görse nasıl yorumda bulunurdu diye düşünmüyor değilim. Herkesin birebir aynı olduğu, her insanını kendi konum, sosyokültürel durumuna bakmaksızın en üsttekiyle yarıştığı acayip bir dönemdeyiz.

Giyim kuşamdan, dekorasyona, düğün nişandan, özel günlere herkes aynı kalitede olmasa da aynı şekilde yaşıyor, aynı ritüelleri gerçekleştiriyor. Özel günler, kutlamalar hatta en basit kahve içme seremonisi bile kalite farklılığına karşılık benzer görünüyor.

Sözgelimi görkemli gelinliği satın alamayan kiralıyor, pırlanta takamayan imitasyon taşlı beş taşını tek taşına eşlik ettiriyor, organizasyon firmasından profesyonel destekten yoksun olan kendi içinde çalışıp yine aynı ritüeli sahneye koymanın bir yolunu buluyor. Kısaca bu ülkede gelir durumları sosyo-ekonomik koşulları ne olursa olsun tüm genç kızlar Şeyma Subaşı gibi bir hayat sergiliyor. Her gelin Şeyma Subaşı gibi evlilik töreni yapıyor, onun gibi pozlar veriyor.

Genç kızların, kadınların taklitçiliği, özentisi o kadar ileri boyuta ulaşmış durumda ki dezavantajlı mahallede yaşayan bir işçinin kızı da fabrikadaki kadın da az sonra sahneye çıkacak sanatçı gibi giyiniyor. Artık ne ofis giyimi, standardı kalmış durumda ne de mevki, konum ve mekana uygun giyinme hassasiyeti var!

İşyerine de resmi toplantıya da üniversitede derse de herkes az sonra sahne alacak assolist veya yedi yıldızlı oteldeki özel konserde hayranlarını coşturmak için hazırlanan İrem Derici veya Hadise gibi giyinmiş gidiyor. Gündelik hayat ve protokol kuralları zaten çoktan rafa kaldırılmış durumda ama kuraldışılığın da kendi içinde bir tutarlılık taşıması gerekmez mi?

Bu satırları yazmadan az evvel sosyal medya tıklanmak, şöhret olmak için çekildiği çok ama çok belli, Tiktok videosu olma olasılığı yüksek bir yapıma denk geldim. Yapım diyorum, çünkü her yerinden yapaylık ve kurgu akıyor. Üst başlık, işten yorgun gelen babaya kızlarının yaptığı doğum günü kutlaması mutlu etti, mealinde.

Videoyu tıklayıp açtığınızda gördüğünüz şey dezavantajlı bir mahallede olduğu aşikar bir evde elleri nasır tutmuş babayı ellerindeki mumlu pastayla karşılayan iki kız. Videonun babayı mutlu etmek için değil de kendilerini göstermek, bir şekilde yolunu bulup şöhret olmak için yapılmış amatör bir kurgu artı çekim olduğu hemen kendisini açık ediyor. Bu video her gün maruz kaldığımız üçüncü sınıf yapımlara sadece bir örnek. Biliyorum şöhretin cazibesi karşı konulamaz ama sen de sınırını, haddini, konumunu bil çocuğum, sen Şeyma Subaşı değilsin!