Dünya engelliler günü. Bugün hayata onların gözüyle bakmak, onların hisleriyle hissetmek ve onların duygularını paylaşmak gerekir. Bir engelliyi anlayabilmek için, bir gün o tekerlekli sandalye ile günü yaşamak veya bir gün yatağa mahkum kalmak veya bir gün konuşamamak, görememek, yürüyememek gerekir. Empati kurmak gerekir onları anlayabilmek için.
Engelli dostumuz İbrahim Yavuz'un hisleriyle sizi baş başa bırakıyorum.
Kader sana ansızın indirseydi tokadı Ömrünün baharında sararıp da solsaydın Bir anda uçup gitse dizlerinin takati Böyle mi düşünürdün sen engelli olsaydın Tanrım sana bu güzel elleri vermeseydi Masmavi gökyüzünü gözlerin görmeseydi Dünyada olanlara aklın hiç ermeseydi Böyle mi düşünürdün sen engelli olsaydın Tecellin bir gün seni toplum dışına itse Hayallerin tükense umutların hep bitse En yakın dostun bile seni terk edip gitse Böyle mi düşünürdün sen engelli olsaydın Neden hor görüyorsun tanrı verdiği canı Belki onun da vardır senden üstün bir yanı Asla dilemem ama Allah korusun hani Böyle mi düşünürdün sen engelli olsaydın Kutsaldır engelliye vereceğin her emek Ona nasılsın deyip yüzüne gülümsemek İnsana yakışır mı ondan bana ne demek Böyle mi düşünürdün sen engelli olsaydın Candan sevdiğin biri bu hale düşse idi Belki sana bir ibret belki bir hisse idi Felek sana müebbet bir ceza kesse idi Böyle mi düşünürdün sen engelli olsaydın Gelin bu insanlara artık sahip çıkalım Çevresine örülmüş duvarları yıkalım Vicdanına danışıp bir hesap yap bakalım Böyle mi düşünürdün sen engelli olsaydın Engelsiz bir dünya için, engel olmamak gerek. Bedensel engelli olmak kader, Yürekler engelli olmasın yeter. Kamil Çakır |
|
|