​Selçuk Bayraktar'ın adı bütün oyunları bozar

Türkiye siyaseti 2023 seçimlerinin yörüngesine tam olarak girdi. Her konu, her tartışma ve her hareket bu seçimlerin sonuçlarını etkilemeye yönelik olduğu unutulmamalıdır. Gecen hafta Cuma günkü “Kemal Bey ve Siyasi cinayetler” başlığındaki yazımızla Cumhuriyet tarihi boyunca Cumhurbaşkanlığı seçimleri döneminde yaşanan olayları özetlemiştik.

Son bir haftadır yaşanan olaylar 2023 seçimleri odaklı gelişmelerin hız kazanarak devam ettiğini gösteriyor.

Baştan ifade edeyim Cumhur ittifakının adayı bugün Recep Tayyip Erdoğan’dır. Millet ittifakı ise Erdoğan karşıtlığı üzerinden aday arayışını sürdürüyor. Geçen haftalarda Halk TV’de anket sonuçlarından yola çıkılarak araştırmalar değerlendiriliyordu. O programdaki anket sonuçları ve değerlendirmelerden anladığım Erdoğan’a karşı bugünkü muhtemel rakiplerin neredeyse 1-2 isim hariç kazanma şansı olmadığını anladım. Daha da kısaltalım sadece bir isim Halk TV yorumcularına göre Erdoğan karşısında başarıya ulaşabiliyor.

32 yıllık siyaset-politika uzmanlığıma ve son 14 yıllık kamuoyu yoklamaları ve araştırma tecrübeme dayanarak ifade edeyim. Seçimde başarının sırrı öncelikle kendi işinde başarılı olmaktan geçer. Siyasette hedefe ulaşma siyaset hedeflenerek gerçekleşmez. Ekrem İmamoğlu, Meral Akşener gibi isimlerin bugün siyasette patinaj yapmaya başlamalarının nedeni siyaseti hedefleyerek yola çıkmalarıdır. Siyaset hedeflenerek yol almaya kalktığınızda dolap beygiri gibi aynı yerde döner durursunuz.

Recep Tayyip Erdoğan’ın 20 yıllık sürekli iktidarının sırrı, iktidardaki başarısı değildir. Tam aksine MSP Gençlik kollarındaki çalışmaları, RP dönemindeki İstanbul çalışmaları ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığındaki başarısıdır. Gönlünden geçse dahi teşkilat başarısı ve belediyecilik başarısından önce başbakanlık ve Cumhurbaşkanlığını dillendirilseydi bugün bu noktaya ulaşması imkânsız olurdu.

Kısaca 2023 seçimlerinde başarıyı yakalayacak olanlar siyasette hırslı olanlar değil, işinde, hizmetinde kendini gösterenler olacaktır.

Bugün Cumhur İttifakı’nın adayı Recep Tayyip Erdoğan’dır. Yarın şartlar değiştiğinde Erdoğan’ın yerine bir isim tercihe edilmek zorunda kalınırsa bu isim iki bakan bir başkan olmayacak. Benim gözlemlediğim kadarı ile kesinlikle Selçuk Bayraktar olmalıdır. Şu bir gerçek Cumhur İttifakı Erdoğan’ın haricinde seçimi en rahat Selçuk Bayraktar ile göğüsleyebilir. Diğer alternatif isimlerin tamamı risklidir.

Bayraktar dememin üç önemli nedeni var. Birincisi Selçuk Bayraktar adını Erdoğan’ın damadı diye değil yaptığı işlerle duyurdu. İkincisi siyaset kurumu tıkandı. Bu tıkanıklık ancak genç jenerasyonun siyasete girmesi ile aşılabilir. Üçüncüsü Selçuk Bayraktar’ın öncülüğünde savunma sanayinde devrim niteliğinde bir döneme girildi. Erdoğan’ın çok küçük bir ihtimal dahi olsa kaybetmesi savunma sanayinde Türkiye’nin geldi noktanın kesintiye uğramasına neden olacaktır. Aynen 1940’lı yıllarda olduğu gibi Hürkuş, Demirağ ve Killiğil hadiselerinin tekrarları yaşanacaktır.

Anadolu’nun bir çok noktasını geziyorum. Toplumda siyasette yenilik talepleri çok güçlü. Bugünkü siyasi figürlerin hiçbirini görmek istemiyor vatandaş. Selçuk Bayraktar’la ilgili vatandaşın ciddi bir saygısı var. Erdoğan’ın kaybetmesi halinde Bayraktar’ın çalışmalarının sekteye uğrayacağının farkındalar. Azılı Erdoğan karşıtları dahi Bayraktar’ın İHA, SİHA ve havacılık alanındaki katkılarının heba olmasını istemiyor.

Tüm bu nedenlerle Selçuk Bayraktar’ın adının geçmesi dahi Erdoğan’a karşı hazırlanan bütün tuzak ve cepheleri dağıtacağa benziyor.

Benim yazdıklarımı yüksek sesle düşünme olarak kabul edip bir kenara yazınız dursun.

Cuma’nın hayrı üzerinize olsun…