Selam/Pax-Karadeniz Düzeni ve Ukrayna Krizi
Ukrayna’da başlayan kriz, aslında bir ABD-Rusya savaşıdır.
Rusya’nın doğrudan, USA’nın da Ukrayna üzerinden
yaptığı bir savaş.
ABD ile Rusya, dünyayı iki kutuplu bir kaos düzenine
doğru sürüklüyorlar.
ABD ve müttefikleri (başta İngiltere, Fransa, … olmak
üzere AB ülkeleri) ile Rusya ve müttefiklerinin savaşı, İslam dünyasına bir
çıkış yolu açabilir.
ABD-Rusya Savaşı, Batı dünyasına yeni bir Orta Çağ
yaşatabilir.
İslam dünyası bu yıkımı TÜRKİYE liderliğinde tamir
ederek, dünya barışını sağlayabilir.
Türkiye liderliğinde yeni bir dünya
(Selam/Pax-Anadolu) düzeni kurulabilir.
*
Selam/Pax Denizler (Akdeniz/Ege/Karadeniz/Hazar
Denizi, …) Düzeni
Türkiye, Akdeniz’de kısmen Selam (Pax) Akdeniz
düzenini kurdu.
Akdeniz’de Türkiye liderliğinde kısmi bir barış şimdilik
sağlanmış durumda.
ABD’nin, Yunanistan üzerinden EGE Denizi’ni de istikrarsızlaştırma
ihtimali var.
Yine Orta Asya’nın Orta Doğu gibi (Türk Cumhuriyetleri
arası savaşlar) olma ihtimali ve Hazar Denizi’nin istikrarsızlaşma alanına
dönme durumu var.
Başta Karadeniz olmak üzere, çevremizdeki bütün
denizlerde istikrarsızlık riski/durumu var.
Şua anda en önemli kriz alanı Karadeniz.
Rusya Karadeniz’i tamamen bir Rus gölü (deniz) haline
getirmeye çalışıyor.
Kuzeyi Rusya, Güneyi Türkiye olarak, Karadeniz
şimdiden ikiye bölünmüş durumda.
ABD, Rusya ile Karadeniz’i (maden sahaları) paylaşmak
istiyor.
Rusya ve ABD’nin Ukrayna üzerinden yaptıkları savaş
aynı zamanda Karadeniz’e hakim olma savaşıdır.
Karadeniz’e hakim olan, Ege, Hazar, … ve Akdeniz’i de
tehdit edecektir.
Burada Türkiye’nin izleyeceği denge stratejisi etkili
olacaktır.
Türkiye Akdeniz’de Selam-Akdeniz düzenini önemli
ölçüde kurdu.
Şimdi sıra Karadeniz’de.
Karadeniz de de bir Selam-PaxKaradeniz düzeni kurmamız
gerekiyor.
Türkiye bunu ancak savaşa direk taraf olmadan
yapabilir.
Ukrayna ve Rusya arasında şimdilik taraf olmamızı
gerektirecek bir durum yok.
***
Kürt sorunu HDP (PKK)’ye devlet kurma sorunudur
İttihat Terakki İttifakı bileşenleri 2023 seçim
sürecinde popülist söylemlerle, HDP (PKK) desteğini almak için ‘Kürt Sorunu,
Kürtçe’ gibi kavramları sürekli gündemde tutacaktır.
Türkiye Kürt sorununu, Cumhurbaşkanı Recep Erdoğan
liderliğinde ve AK Parti iktidarıyla tamamen bitirmiştir.
Türkiye’nin bir Kürt sorunu artık yoktur.
Kürt sorunu vardır veya bitmemiştir diyenler, en başta
Kürtlerin sorunudur artık.
Kürt sorunu vardır veya bitmemiştir diyenler, Kürtleri
kendi devletleri olan Türkiye’den koparmak için mücadele edenlerdir.
Kürt sorunu vardır veya bitmemiştir diyenler, HDP’ye
bir PKK devleti kurmayı amaçlamaktadır.
Kürt sorunu vardır veya bitmemiştir diyenler, HDP
(PKK)’ye Türkiye’nin yarısını vermek için mücadele etmek demektir.
Kürt sorunu dediğimiz olgu, geçmişin olağanüstü
dönemlerinde uygulanan yanlış uygulamalardı ve bu uygulamalar da ortadan
kaldırılmıştır.
Artık PKK dışında olup da Kürt sorunu kavramını
kullananların niyetleri de sorgulanmalıdır.
***
28 Şubat ittifakı değil, İttihat Terakki İttifakı
Millet İttifakı son derece stratejik bir kararla, 28
Şubat darbesini gündemden düşürmek için çok İYİ bir hamle yaptı. İktidar
çevreleri de 28 Şubat ittifakı söylemini kabul edip bu tuzağa girerek, Millet
İttifakının ekmeğine yağ sürdü.
28 Şubat denince akla ilk gelen post modern darbe
süreci ve Erbakan hükümetinin asker zoruyla devrilmesi olgusu belleklerden
silinmeye çalışıldı.
Böyle giderse bunu başaracaklar.
Asıl 28 Şubat süreci arka plana itilip, yerine İttihat
Terakki ittifakının 28 Şubat’ı getirilecek.
İktidar çevreleri ‘28 Şubat ittifakı’ tuzağına
düşmemelidir.
Bu ittifakın adı: Osmanlı İmparatorluğu’nu parçalayan ‘İttihat
ve Terakki 31 İttifakı’dır. 28 Şubat ittifakı değildir.
Cumhur İttifakı, 28 Şubat ittifakı tuzağına
düşmemelidir.
28 Şubat sadece ve sadece, Necmettin Erbakan
hükümetini devirmek için iç ve dış çevrelerin ortaklaşa yaptığı 28 Şubat darbe
girişimi tarihiyle anılmalıdır.
*
İttihat Terakki İttifakı olan 6 parti, terörle
mücadele edecek mi?
CHP’nin 14. Katında stratejisi belirlenen ve özenle
seçilen 28 Şubat tarihli 6+HDP (PKK) ittifakının yaptığı açıklamada, terörle
mücadele ile ilgili neredeyse hiç bir şey göremedik.
İttihat Terakki İttifakı FETÖ, PKK,
DEAŞ, DHKP-C, … gibi terör örgütleriyle mücadele edecek mi?
Terörle mücadele etmeyi açıklamaktan korkan bir
ittifak, Türkiye’yi nereye götürebilir?
HDP (PKK) ile seçim ittifakı yaparak PKK ile mücadele
edilebilir mi?
*
İttihat Terakki İttifakı (6+HDP), rejimi değiştirmeyi
mi vaat ediyor?
İttihat
ve Terakki İttifakı hazırladığı beyannamede: "1921 Anayasası'nın
nispeten kapsayıcılığının ardından, Türkiye Cumhuriyeti devleti, sonraki
anayasalarında daha dar kalıplara girmiştir" ifadesini
kullanmıştır.
Bu
ifade, PKK (HDP)’ya verilen bir mesaj mıdır?
1921
Anayasası kapsayıcı, 1924 Anayasası 'daraltıcı' ise; Gazi
Mustafa Kemal Atatürk hangi öngörü ile bunu daraltmıştır?
1921
Anayasasının özelliklerinden biri de 'yerel yönetimde idari özerklik' getirmesidir.
1921
Anayasası'na göre, "vilayetler ve nahiyeler tüzelkişiliğe ve
özerkliğe sahip yönetim birimleridir; halkoyu ile seçilen meclisler tarafından
yönetilirler. Sağlık, eğitim, geçim, tarım, imar ve sosyal işlerde yetki
vilayet meclislerindedir; vali sadece gözeticidir; iç, dış, askeri, yargısal
işler ve birden çok ili ilgilendiren alanlar merkezi idarenin
yetkisindedir."
Yani
yerel meclislerin yürütme ve idari özerkliğe sahip bir yapısı vardır.
CHP ve
İYİ Parti’nin başını çektiği İttihat ve Terakki İttifakı 1921 Anayasasıyla PKK
(HDP)’yı ikna edeceğini mi zannediyor?
HDP
(PKK)’ye Türkiye’nin yarısını da versen, PKK’yı tatmin edemezsin.
Sizin
derdiniz yerelde demokrasi mi, yoksa PKK desteğini sağlamak mı?
Gazi
Mustafa Kemal Atatürk, 1924 Anayasasını daraltarak hata mı yapmıştır?
Siz
Atatürk’ün yaptığı hatayı mı düzelteceksiniz?
CHP ve
İYİ Parti’nin başını çektiği, HDP (PKK)’nin desteklediği İttihat Terakki
İttifakı, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün yaptığı hatayı mı düzeltecek?
Gazi
Mustafa Kemal Atatürk; 1921 Anayasasını daraltarak bir hata mı yapmıştır, yoksa
bir öngörüde bulunarak, Türkiye’nin birlik beraberliğini sağlayıp, Türkiye’nin
Türkistan ve Kürdistan olarak ikiye bölünmesini mi engellemiştir?