Selahattin Demirtaş'ın mektubundaki mesajlar
Yüksek Seçim Kurulunca (YSK), 31 Mart'ta yapılacak Mahalli İdareler Genel Seçimi'ne ilişkin seçim takvimi işliyor. Siyasi partiler, aday listelerini en geç 20 Şubat Salı saat 17.00'ye kadar teslim edecek, Siyasi partiler, aday listesindeki eksiklikleri 22 Şubat'a kadar tamamlayabilecek. Kesin aday listeleri 3 Mart'ta ilan edilecek.
Yerel seçim
takvimi bu şekilde ilerliyor. Partilerin aday belirleme ve ilan etme süreci
hala devam ediyor. Bu seçim de Cumhur
ittifakı (Ak Parti - MHP) dışında kalan tüm partiler ; anlaşma , uzlaşma ,
paslaşma şeklinde ucu açık denklemler kurmuş bulunmaktalar.
Yeniden Refah Partisi ve DEM ‘in bu seçimde el
yükselten partiler olduğunu görüyoruz. Doğrusu 3 Mart’a kadar her şey
değişebilir. Siyaset de sözler ve eylemler çok hızlı yer değiştirebiliyor. Tüm
partilerin kendilerini ispat etmek istedikleri şehirlerin başında İstanbul
büyük şehir belediyesi bulunmakta.
İstanbul ayrıca, Kürt nüfusunun en fazla olduğu
şehirlerin başında yer alıyor. 5 milyona yakın seçmenin olması, siyasi partiler
noktasında ayrı bir cazibe noktası haline getiriyor. Kürt seçmeni çanta da
keklik sanan siyasi anlayış bu seçimde de değişmedi. CHP - DEM ile Mart yerel
seçimlerinde seçim iş birlikleri konusunda “kent uzlaşısı” stratejisi
yürütüyordu.
Bu strateji de DEM ve CHP’nin beklemediği bir ses
yükseldi. Başak Demirtaş “halk ister, partimiz de uygun görürse, demokrasi ve
toplumsal barışın önünü açmak için İstanbul için aday olurum” dedi.
Demirtaş’ın bu çıkışı partisi tarafından sürpriz
olarak yorumlandı. CHP’de hayal kırıklığı ve kızgınlık yaratı.
İktidar için de önemli bir heyecan oluşturdu.
Demirtaş’ın adaylık konusu DEM acısından iki taraflı elini güçlendirdiği
aşikar…
Demirtaş, birkaç gün önce adaylıktan çekildiğini
söyledi. DEM İstanbul adayı olarak Meral Danış Beştaş ve Murat Çepni’yi
gösterdi. Meral Beştaş, Başak Demirtaş’tan geri kalır bir aday değil, parti
tabanında da güçlü isim. Yani anlayacağınız tavşan aday değil, parti tabanın kendine
yakın bulup en rahat oy vereceği isimdir.
DEM Parti adına İstanbul için gösterdiği ikinci isim
Murat Çepni, aslen Rize’li İzmir de
yaşamış. Kendi deyimi ile “sosyalist” ve “Türk”.
Bu karar ile DEM siyasi yolculuğunda tek başına
yarışacak, CHP ile kurulan zorunlu prangalarını atmış olacak. Böylelikle Kürt
seçmeni kendi oy iradesine konulan ambargoyu yıkarak kendi varlığını bu seçimde
göstermiş olacak.
DEM, parti tabanının itirazlarını dikkate almak
zorunda kaldı. Pozisyonlarının kaybettirme veya kazandırma olmadığını
söyleyerek.
Bugün ki son deyimleriyle, kimseye “jest veya rest”
yapmıyoruz.
Selahattin Demirtaş’ın eşinin adaylığı ile ilgili şu
açıklamayı yapmıştı. “Başak Hanım’ın adaylık açıklaması partimize güç vermek
içindi, geri çekilme açıklaması da partimizin bilgisi dahilinde. Bütün bu
süreçler birlikte yürütülmüştür”
Bu açıklama yeterli olmamış ki, Demirtaş sosyal
medya üzerinden bir mektup paylaştı.
Bu mektubun içinde önemli mesaj ve çağrılar var.
Hem iktidara, hem muhalefete, hem de kandil’e …
Demirtaş’ın mektubu, Türkiye’deki siyasi
tartışmalara yeni bir boyut kazandırması açısından önemli. Mektubun, önümüzdeki
dönemdeki siyasi gelişmeleri nasıl etkileyeceği ise merak konusu.
Demirtaş, aktif siyaseti bıraktığını açıklamasına
rağmen, önemli siyasi gelişmeler hakkında yorum yapmaya devam ediyor.
DEM Parti’nin ‘üçüncü yol’ siyaseti yapmasını
tavsiye ediyor. Mektupta CHP’ye yönelik bazı eleştiriler yer alıyor.
Demirtaş, DEM Parti ve Ak partinin diyaloğu olmalı
diyor: İki parti arasında olup olmadığı belirsiz bir görüşme trafiğine atıfta
bulunuyor ve bu durumun büyük bir
eksiklik olduğunu savunuyor . Tüm partilerin ülkenin ve toplumun sorunları için
görüşebilmesi gerektiğini söylüyor. Demirtaş, herkesle görüşülmeli diyor.…