Şehit bacısına PKK bile küfür etmemişti

Bugüne kadar bir PKK’lıdan (Abdullah Öcalan da dahil); Cemil Bayık, Murat karayılan, hatta Duran Kalkan gibi birinden bile bir şehidin bacısına yapılan herhangi bir küfür duymadık.

Ama bu da oldu.

Hem de ülkücü olduğunu iddia eden Meral Akşener’in genel başkanlığını yaptığı İYİ Parti’den. Yine ülkücü olduğunu iddia eden İYİ Parti milletvekili Lütfü Türkkan’dan.

*

Meral Hanım acaba, ‘Bir Lütfü bütün İYİ Parti’ye, bir Türkkan dünyaya bedeldir’ mi diyor?

Nedir Lütfü beyi bu kadar değerli kılan. Yoksa parası mı Meral Hanım?

*

Meral Akşener hala şehit bacısına küfür eden Lütfü Türkkan’ı İYİ Parti’de tutmaya devam ederken

Kemal Kılıçaroğlu da Lütfü Beyle kurdeleli bir açılış fotoğrafı verdi.

Lütfü Bey de istifa edip kendisini unutturmak yerine, adeta ‘bütün İYİ Partililere bedelim’ diyerek yerinde duruyor.

Lütfü Beye bundan sonra İYİ Parti genel başkanlığı da yakışır.

*

Lütfü Türkkan İYİ Parti’yi finansal olarak destekleyebilir ama, İYİ Parti’yi barajın altına doğru da sürüklüyor.

Lütfü Türkkan, şehit bacısına küfür etmiştir.

Lütfü Türkkan bir kadının namusuna dil uzatmıştır.

Namusun toplumumuzda ne kadar önemli bir kavram olduğunu ve bedelinin de ne kadar ağır olacağını, Meral Hanım da 2023 seçimlerinde görecek.

Meral Hanım da, buna ses çıkarmayan bütün İYİ Parti yöneticileri de bunu hak etmiştir.

Demek ki İYİ Parti’ye Lütfü Bey gibiler yakışıyor.

*

PKK, Atatürk’ün çizgisini beğenir mi Ekrem Bey?

CHP’lilerdeki PKK’lı Selahattin Demirtaş gibilere olan sevgi bir türlü bitmiyor.

Selahattin Demirtaş Atatürk’ün çizgisini mi beğeniyor?

Bir kez olsun Anıtkabir’e mi gitmiş?

Atatürk ile ilgili bir kitap mı yazmış?

Cumhuriyet değerlerine mi bağlı?

Nedir bu PKK’lılara, PKK’yı destekleyenlere olan sevginin sebebi?

CHP, Apo’nun heykeli ile Atatürk’ün heykeli arasında gidip geliyor.

CHP PKK’ya Atatürk’ün heykelini diktiremedi ama, PKK CHP’ye Apo’nun heykelini diktirecek.

Gidişat bu yönde.

Bu da PKK’nın büyük bir başarısıdır.

*

HDP, ABD’ye yapılan operasyonları yine kınamış.

“Şengal, Mexmûr ve Dêrik’e yönelik saldırıları kınıyoruz”, diyen HDP Merkez Yürütme Kurulu, PKK’ya, Türkiye ile neden ABD ile işbirliği yaparak, Amerikan askeri olarak savaşıyorsunuz? Neden Kürtlerin devletini zayıflatmak için ABD cephesinde Türkiye ile savaşıyorsunuz? demek yerine, ABD ile savaşan Türkiye’yi kınıyor.

Türkiye Kürtlerle değil, ABD ile savaşıyor.

Türkiye 40 yıldır PKK’yı bir kalkan olarak, bir piyon olarak kullanan ABD ile savaşıyor. Hala bunun farkında olmayanlar var.

*

HDP İslam dinin düşmanıdır.

HDP ile CHP İslam düşmanlığında da ortaktır.

Zaten Abdullah Öcalan gibi birinin izinden giden herkes, tartışmasız İSLAM dininin düşmanıdır.

HDP Milletvekili Oya Ersoy da Abdullah Öcalan’ın izinde olduğunu gösterdi.

Oya Ersoy: "Size neden 'gerici' diyoruz biliyor musunuz? Çünkü sizler, ta 500 yıl geride kalmış Osmanlı'yı, 1500 yıl geride kalmış din esaslı toplum düzenini yeniden hortlatmaya çalışıyorsunuz da ondan" diyerek, adeta, size neden Müslüman diyoruz biliyor musunuz?” dedi.

*

ABD ve İngiltere’nin 1. Cumhurbaşkanı adayı belli oldu.

İngiliz büyük elçi ile ABD büyükelçisi kimin başına çuval geçirdi?

Kemal Kılıçdaroğlu’nun mu?

Ekrem İmamoğlu’nun mu?

Meral Akşener’in mi?

Millet İttifakının mı?

ABD ve İngiltere Ekrem İmamoğlu’nu 2023 Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde destekleyeceklerini, büyükelçileri üzerinden resmen ilan ettiler.

2023 seçimlerinde ABD-İngiltere’nin ilk adayı (Ekrem İmamoğlu) belli oldu.

PKK (HDP)’nın kimi aday göstereceği ise henüz belli değil.

ABD ve İngiltere PKK (HDP)’nın da adayını (Başak Demirtaş) belirleyecek.

Böylece ABD ve İngiltere cumhurbaşkanlığı seçimlerinde 2 adayı destekleyecek.

CHP ve PKK adaylarını.

Bu utanç da CHP ve HDP tabanlarının alnında kara bir leke olarak duracak.

Kendi adayını belirleyemeyenlerin adayını, dış güçler (ABD, İngiltere, …) belirler.

*

Atatürk heykeline provokatif saldırı

Samsun’da provokasyon kokan bir olay gerçekleşti.

Atatürk heykeli yerinden sökülmeye çalışıldı.

Bu olay derinlemesine araştırılmalıdır.

Unutmayalım ki son 20 yılda Türkiye en az 5 kez Suriye olmaktan döndü.

1. Çözüm süreci (olmasaydı) öncesi

2. Gezi (Alevi) İsyanı

3. Çözüm süreci (bitmeseydi) sonrası

4. Kobani (Kürt) İsyanı

5. 15 Temmuz işgal girişimi

Bu olaylardan ders çıkarmalıyız.

Atatürk heykeline olan saldırı, Atatürk üzerinden laik-antilaik çatışması çıkarma girişimidir. Türkiye’yi büyük bir iç isyana sürüklemeye çalışıyorlar. Bu isyan laik-antilaik mi Tür-Kürt çatışması şeklinde mi olacak? Bu iki ihtimaller denenecektir.

*

Türkiye Kürtleri ve Amerikan (HDP-PKK) Kürtleri

PKK (HDP) sürekli, Türkiye’ye bağlı olan Kürtleri ‘Sarayın Kürtleri’ diyerek aşağılamaya çalışıyor, itibarsızlaştırmaya çalışıyor.

Sarayın Kürtleri dediği Kürtler ise; Türkiye’yi devleti olarak gören, hatta Türkiye’yi dünyadaki bütün Kürtlerin devleti olarak gören Kürtler.

Halbuki PKK (HDP), ABD’nin askeri olmuş, Büyük İsrail’e alan açmak için Kürt çocuklarını feda ediyor.

Kürt Halkı; Türkiye’nin Kürtleri olup kendi devletlerinin yanında mı olur, yoksa ABD askeri olup, kendi ülkesi ile mi savaşır?

*

Haftanın önemli Notu: Kobani İsyanı, Kürtleri ayaklandırmak isteyen PKK (Selahattin Demirtaş-BDP-HDP)’nın amacına ulaşamaması sonucunda, Türkiye Suriye gibi parçalanmaktan kurtulmuştur.

Kobani İsyanı daha çok bir, Kürt-Kürt isyanı olarak, PKK’ya destek olmayan Kürtler hedef alındığı için başarıya ulaşamamıştır.

Basiretli Kürtlerin de PKK’nın başlattığı isyana destek olmaması sayesinde, isyan bir Türk-Kürt çatışmasına dönüşmeden sonuçlanmıştır.

PKK taraftarlarının Kürtlere saldırısı, Türklere saldırı olarak gerçekleşseydi, Türk-Kürt çatışması ve bir iç savaşın çıkması kaçınılmazdı.

Hala Kobani isyanındaki tehlikeyi göremeyen ahmaklar var ki; PKK’lı Selahattin Demirtaş’a kahraman gözüyle bakıyorlar. Eğer PKK’lı Selahattin Kobani isyanında istediği amaca ulaşsaydı, bugün Türkiye Suriye’den beter bir durumda olurdu. Türkiye’nin dört bir yanı dış güçlerin işgali (ABD, İngiltere, Rusya, Yunanistan, Fransa, …) altında olurdu.

Kobani isyanı ile nasıl bir tehlike atlattığımızı Kürt Halkı yaşayarak öğrenmiştir. Artık Kürtler üzerinden değil, CHP ve PKK tabanı birleştirilerek bir iç karışıklık üzerinde çalışılıyor.

Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve Aleviler CHP’nin, Kürtler (Aleviler) de PKK’nın istismarından kurtarıldı mı, böyle bir amaca ulaşılmasının önüne önemli ölçüde geçilebilir.