Şehit aileleriyle gaziler baştacıydılar...
Değerli okurlarım, Kütahya Valisi Ali Çelik ile eşi Neziha Çelik'in ev sahipliğinde düzenlenen Cumhuriyet Resepsiyonu'na katıldım. Sayın Vali ile eşi konuklarını kapıda karşıladılar.
Genelde bu tür organizasyonların ikram menüleri merak edilir. O merakı giderme adına, bazı detaylar vermek istiyorum.
Efendim, masalar tatlı tuzlu çeşitleriyle doluydu. Hani ikram konusunda en ince detay bile düşünülmüş desem, abartılı olmaz...
Resepsiyonun katılımcıları arasında, belediye başkanları, iş insanları ve STK temsilcileri vardı. Tabi, şehit aileleriyle gaziler, resepsiyonun baştacıydılar.
Vali Çelik, masaları tek tek dolaşarak konuklarıyla yakından ilgilendi. bu dolaşma esnasında, şu olay benim dikkatimi çekti:
Vali Bey, masaları dolaşırken, konuklarının Kütahya'ya dair konularını dinledi. En az durduğu masada üç dört dakika kaldı.
Engellilerin burnundan getirmeyin...
Değerli okurlar, Cumhuriyet Resepsiyonu için Kütahya'dayken, hat taşıması yapmak üzere Vodafone Abone Merkezine uğradım.
Burada, devletin engelli kimlik kartının bir işe yaramadığını gördüm. Çünkü benden, engelli tarifelerini seçebilmem için, raporumu istediler.
Ben öteden beri hep şunu soruyorum: Bankada T.C kimlik numaranızla her türlü bilginiz görünürken... Peki, T.C kimlik numarası üzerinde, kişinin engelli bilgileri niye yer almıyor?
Hangi çağda yaşıyoruz? Bireyin engelli olduğunu ispat edebilmesi için illa evraka mı ihtiyaç var? Engelli raporunun taşıması kolay olsa, yanımızda bulunduralım da...
Burada ilginç olan, firmanın devletin engelli kimlik kartına itibar etmemesidir. Hayır, raporla engelli kimliği arasındaki farkı anlayamadım.
Konuyu Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın araştırmasını istiyorum. Kendilerinin verdiği karta firma neden itibar etmiyor? Bakanlığın engelli dediği kişinin engelli olduğuna neden inanmıyor?