ŞEHİD KUTUP'UN GÖZÜYLE BİR MÜNAFIK: FETÖ

15 Temmuz darbesiyle ilgili her gün yeni bilgiler ve belgeler ortaya çıkmaktadır. Ortaya çıkan bilgi ve belgeler, FETÖ denilen Firavunist Terörist Korsanlar Çetesinin ülkemiz, bölgemiz ve dünyamız için büyük bir tehlike olduğunu ortaya koymaktadır. Firavunist Terörist Korsanlar Çetesi, iç kuşatma ve dış destekle ülkemize yönelik büyük bir işgal harekatı gerçekleştirdiler. 15 Temmuzu sıradan bir darbe teşebbüsü olarak görmek veya küçük bir cuntanın kalkışması olarak değerlendirmek yanılgısından artık kurtulmalıyız. 15 Temmuzda FETÖ denilen Firavunist Korsanlar Çetesi (FİTKOÇ), ülkemizi bir bütün olarak işgal etmeye kalkıştılar. 15 Temmuz işgal girişimi başarılı olsaydı, Firavunist korsanlar çetesinin tatmin olmaz iktidar hırslarıyla bütün dünyayı ateşe atacakların ön görmek için kahin olmaya gerek yoktur. FETÖ denilen korsanlar çetesinin nihai hedefi dünya iktidarıdır. Mehdi ve Mesih olduğunu sanma sapkınlığı içinde bulunan malum sapık kişi, dünya iktidarı vaadiyle militanlarını dünyanın her tarafına yollamakta ve her yerde örgütlemektedir.

FETÖ Denilen terörist korsanlar çetesinin en nefret ettiği kişilerin başında Şehit Seyit Kutup gelmektedir. FETÖ nün terörist ideolojisine göre Seyit Kutup, İslam'ın manevi, ahlaki ve barışçıl özünü bozan, İslam'ı radikalizm ve terörizme indirgeyen bir fanatiktir. FETÖ denilen küresel korsanlar çetesinin Seyit Kutup nefretini anlamak mümkündür, çünkü Seyit Kutup, FETÖ denilen küresel korsanlar çetesinin dayandığı her şeyin karşısında olan bir Müslüman alim ve mütefekkirdir.

Seyit Kutup, modern dönemde Müslüman dünyada cahili değerlere göre üretilen her türlü projeye ve puta karşıdır. Örneğin Elijah Muhammet ve Fetullah Gülen, Müslüman dünyanın içinden üretilen sahte projelerdir, daha doğrusu sahte putlardır. Elijah Muhammet ve Fetullah Gülen birbirine benzeyen en büyük proje putlardır. Elijah Muhammet İslam Ulusu adında bir kült kurarken, Fetullah Gülen ise Gülen Hareketi adı altında karanlık bir çete kurmuştur. Elijah siyahi toplumu içeriden çürütmek için üretilirken, Fetullah ise Türkiye, Orta Asya ve Ortadoğu başta olmak üzere bütün Müslüman toplumları yozlaştırmak için üretilmiştir. Elijah kendisinin peygamber olduğunu iddia ederken, Fetullah'da kendisinin Mehdi olduğunu iddia etmektedir. Elijah siyahların üstün ırk olduğunu iddia ederken Fetullah da kendi grubunun yeryüzünün varisleri olarak Allah tarafından seçilmiş altın nesil olduğunu iddia etmektedir. Elijah zinayı meşru görürken, Fetullah amaçların gerçekleşmesi için her türlü haramın helal, helalin haram olduğunu militanlarına empoze etmektedir. Seyit Kutup, Elijah Muhammed ve Fetullah Gülen gibi içimizde yetiştirilen proje putlara karşı insanlığı uyaran bir Kur'an insanıdır. Seyit Kutup'un gözünde Fetullah gibi tipler cahiliyenin sahte birer proje putundan başka bir şey değildirler.

Seyit Kutup, insanlığa tevhit akidesini saf ve berrak şekilde anlatmayı hayatının gayesi edinmiş büyük bir Müslüman insandır. Seyit Kutup'a göre, asıl olan akidedir, yani Tevhittir. Akideyi yani Tevhid'i her şeyin esası ve önceliği olarak gören Kutup, modern insanlık durumunu Tevhit kriterine göre değerlendirmektedir. Seyit Kutup'un tevhit merkezli dünya görüşüne karşı, Fetullah Gülen İslam ve insan karşıtı bir anlayış ve çete inşa etmiştir. Gülenist sapkınlıkta ve haydutlukta, İslam'a, insana ve Tevhid'e yer yoktur. Tevhidi önemsizleştiren, anlamsızlaştıran ve inkar eden Gülenist sapkınlığın yücelttiği ve esas aldığı pratik takıyyedir. Seyit Kutup, kulluğu sadece Allah'a hasretmek için Tevhidi esas almaktadır. Mehdi ve Mesih olduğunu sanan sapkın zihniyetli Gülen ise, kendisini, iktidara ulaşmayı ve dünyaya tapmayı esas aldığı için takiyyeyi öncelemektedir. Seyit Kutup'un akideyi önceleyen dünya görüşü açısından Gülenist çete, sapkın, dünyaya tapan ve takıyyeyi din haline getirmiş bir çılgınlar güruhundan başka bir şey değildir.

Seyit Kutup, Amerika'nın materyalizmine, hazperestliğine, çürümüşlüğüne ve dünyaya emperyalizmini yaymasına karşı radikal bir karşı duruş içindedir. Kutup, Amerika'nın İslam'ı küresel emperyalist sistemine uygun hale getirme girişimlerini sürekli olarak eleştirmiştir. Kutup'un Amerikancı İslam dediği şey, Müslüman toplumların ihyasını ve inşasını esas alan sahih bir dini uyanış yerine, Amerikalıların, Siyonistlerin ve Avrupalıların çıkarlarına hizmeti önceleyen, empeyalizme hizmet eden sahte din anlayışını kast etmektedir. Gülen ve çetesi, emperyalizme uygun bir din icat ederek örgütlendikten sonra süreç içinde bir terör, çıkar ve şantaj çetesine dönüşmüşlerdir. Şiddet olmadan emperyalizm olamayacağı gibi, emperyalizmin hizmetinde olanlarında darbeci, terörist ve eşkıya olmaları kaçınılmazdır.

Seyit Kutup, Cahiliye'ye karşı saf İslam'ı ve Tevhid'i savunmaktan hiçbir zaman vazgeçmemiştir. Mısır'ın darbeci Firavun'u Cemal Abdülnasır, onun tavizsiz muvahhid ve mümin duruşundan çok rahatsız olmuştur. Firavun Abdülnasır, Kutup'tan kendisinden özür dilemesini istediğinde aldığı cevap şu olmuştur: "Bir mü'min, bir münafıktan özür dilemez!"Kutup, sahih bir mümin olarak hiçbir zaman darbeci ve takiyyeci olmadı, çünkü o, Tevhidi ve Kuran'ı esas aldığı için darbeci bir Firavun tarafından şehit edildi. Gülen ise, takiyyeyi esas aldığı için hep bir münafık, istihbaratçı ve darbeci olarak yaşadı. Yapmış olduğu başarısız darbe vahşetinden sonra münafıklığı ve ahmaklığı tescillenen Gülen'in, Mümin, Muvahhit ve Müslüman olan Şehit Şeyid Kutup'u referans alması büyük bir münafıklık örneği olarak tarihe kaydedilmiştir.