Seçimin mesajı: Reform…
Ülkemizde 31 Mart 2019’da yapılan seçimler sonrasında verilen mesajlarda reform vurgusu öne çıkmaktadır. Reform “daha iyi duruma getirmek için yapılan değişiklik, iyileştirme veya ıslahat” anlamındadır.
2019 yerel seçimlerin sonuçlarını 2014 yerel ve 2018 milletvekilliği (genel) seçim sonuçları ile karşılaştırarak inceleyelim:
Seçmen sayısı…
Ülkemizde toplam seçmen sayısı ve kullanılan o oranları 2014 yerel, 2018 milletvekilliği genel ve 2019 yerel seçimlerinde şu şekildedir:
2014: Toplam seçmen 52.710.730; kullanılan oy 46.682.726 ve geçerli oy 44.875.292’dir
2018: Toplam seçmen 59.354.840 (56 milyon 322 bin 632 yurt içi), kullanılan oy 51.188.524 ve geçerli oy 50.059.249’dur.
2019 (31 Mart): Toplam seçmen 57.093.410, kullanılan oy 48.339.647 ve geçerli oy 46.431.063’dür.
Bu verilere göre toplam seçmen sayısı ve kullanılan oy bir sonraki seçimde sürekli artmıştır. Partilerin başarısı oylarını koruma yanında yeni seçmende oy alabilmesi ile ilişkilidir.
Partilere dağılım
Partilerin aldıkları oyları ilk olarak Cumhur İttifakı dikkate alarak incelediğimizde 2019 yerel seçimlerinde AK Parti 20.576.060 (% 44,32) ve MHP 3.393.617 (%7,31) oy alarak % 51,63 (23.9 milyon) oya sahiptir. 2018’de ise Cumhur İttifakı % 53,70 (26.9 milyon) oy almıştı. 2014 yerel seçimlerde ise bu iki parti ayrı ayrı seçimlere girerek sırasıyla % 43.32 ve MHP % 17,63 oy alarak toplamda oyların % 60.95’ini (27,3 milyon) toplamıştır. Buna göre oyların nominal ve oransal olarak düştüğünü söylemek mümkündür.
İkinci olarak Millet İttifakına baktığımızda 2019’da CHP 13.981.565 (% 30,11) ve İYİ parti 3.458.710 (% 7,45) olmak üzere 17.44 milyon oy (% 37.56) almıştır. Bu grup 2018 Genel seçimlerinde % 33.90 (17.0 milyon); 2014’ de CHP % 25,59 (11.49 milyon) paya sahiptir. Ayrıca BDP %4.64 ve SP % 2.77 oy almıştır.
Bu sonuçlara göre elbette farklı analizler yapılması mümkündür…
Dönüşüm ve reform…
Bu sonuçlar reform (düzeltim) yapılmasına işaret etmektedir. Değişim ve reform yapılmasını ülkemiz için kıymetli bulmaktayım. AK Parti ilk kuruluş yıllarında mevcut sistemin dönüşüm ve reformunu öncelikli gören bir politik anlayışı benimsemişti. Nitekim 2002 AK Parti Seçim Beyannamesi’nin sunuş bölümündeki bazı başlıklar şu şekildedir: “Hukuk Ve Adalet Reformu, Yönetimin Yeniden Yapılandırılması, Devlette Şeffaf Yönetim, Dönüşüm Türkiye Projesi, Merkezi İdare Reformu, Yerel Yönetimlerin Güçlendirilmesi, Nitelikli Eğitim…”
Zikredilen başlıklar önemini korumaktadır. Öncelikli olarak ekonomik, hukuk ve adalet ve eğitim alanlarında çalışmalar yapılmalıdır. AK Partinin başarısında reformcu yaklaşımın payı oldukça yüksektir. Örneğin 2002 yılı AK Parti Seçim Beyannamesinde “Nitelikli Eğitim” konusunda “Yaşadığımız sıkıntıların çoğunun kaynağı ve çözümü eğitimde saklıdır” denilmekte. Bir akademisyen olarak bu tespiti doğru bulduğumu ifade etmeliyim. Kaldı ki yeni (genç) seçmende oy almak için gençlerin (eğitim) mutlaka dikkate alınmalıdır.
2019 seçimlerinde 2014’e göre toplam oy sayısı 5.5 milyon artmıştır. Sadece yeni/genç seçmenlerden oy alabilmek için bile partilerin yeni şeyler söylemesi gerekir… Üniversitelerde toplam öğrenci sayısının 7.5 milyon olduğu ve genç işsizlik oranının çok yüksek olduğu dikkate alındığında eğitim/yükseköğretim öncelikli reform alanları arasında yer almalıdır. AK Parti 2002’de üniversitelerle ilgili olarak “Üniversitelerde köklü bir reforma ihtiyaç vardır” ifadesine yer verilmiştir. Bunu günümüzde de önemli bulmaktayım.
Son Söz: Yeni biçim (re-form) alamayan formunu bile koruyamaz.