Seçime çoklu adayla gidilecek
2002 yılından beri Türkiye’yi AK Parti yönetiyor. Karşısında ise çok parçalı bir muhalefet var. Ana muhalefet partisi görevini CHP yapıyor. Ancak CHP’nin başına bir kaset kumpası ile getirilen şahsın liderlik özelliği yok. Sadece CHP’nin genel başkanı. CHP’liler de bunun farkında ve hemen her seçimde genel başkanlarına rağmen partilerini destekliyorlar. Tabii bu destekte alternatif olmamasının büyük rolü var.
14 Mayıs’ta bu durum değişebilir. Ana muhalefet görevini Meral Akşener’in İyi Parti’si üstlenebilir. Kemal Kılıçdaroğlu’nun küçük partileri bir araya getirerek ortak bir cephe oluşturma girişimi önceki gün altılı masa toplantısında sona erdi. Minik parti başkanlarının desteğine rağmen Kılıçdaroğlu’nun adaylığını İyi Parti kabul etmedi. Dün de altılı masayı dağıttılar.
İyi Parti şimdi yeni bir yol ayrımında. Meral Akşener, dün Genel İdare Kurulu toplantısı sonrası altılı masadan çekildi. Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş’ı göreve çağırdı. İki belediye başkanından biri konusunda hala da diretiyor. Kılıçdaroğlu’nun adaylığına kerhen bile razı olsalardı ciddi oy kaybına uğrarlardı.Şimdi İyi Parti’nin önüne net bir fırsat var. Kendi adayını çıkaracak ve seçimlere Ana Muhalefet Partisi olmayı hedefleyerek girecek. Bu durumda kazançlı çıkma ihtimali yüksek.
***
Kılıçdaroğlu’nun kurduğu ittifak, mahalli seçimlerde HDP’nin de dışarıdan desteği ile sonuç vermişti. Ancak Millet İttifakı verdikleri hiçbir sözü tutmadı. Büyükşehir belediyelerinden işçi çıkarmayacağım diye söz verip on binlerce çalışanı kapının önüne koydular. Sosyal medyada Kılıçdaroğlu’nun seçim öncesi verdiği sözler ile seçim sonrası yaptıkları viral oluyor.
Millet İttifakı, sözünde durmadığı gibi Türk siyasetini kirleten kesintisiz bir yalan ve iftira kampanyası yürüttü. Recep Tayyip Erdoğan ve Ak Parti takıntısı, 6 Şubat’ta yaşadığımız deprem felaketi ile birlikte devlet düşmanlığına dönüştü.
Önümüzde Cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği seçimi var. Görünen o ki, iktidar değişmeyecek. CHP’ye oy veren milyonlarca insan, Kılıçdaroğlu yerine bir alternatif arayışı içinde. Meral Akşener, ana muhalefet partisi olmayı hedefleyecek bir politika ortaya koyarsa bundan pekâlâ karşı çıkabilir.
***
Türkiye’de muhalefet partilerinin Recep Tayyip Erdoğan karşısında “Kazanacak aday” çıkarma ihtimali yok. Çünkü mevcut parti başkanlarının liderlik özelliği bulunmuyor. Kitleleri peşine takıp sürükleyecek bir aday, kendisini hemen belli eder. Liderlik sonradan kazanılan bir özellik değildir, insanın mayasında olması gerekir.
6 Şubat depreminden sonra siyaset meydanına çıkacak kişinin tüm Türkiye’yi kucaklayacak bir vizyona sahip olması şart. Kapsayıcı ve uzlaşması olması, ayrım yapmadan herkese hitap edebilmesi gerekir. Ancak delegelerin özgürce söz söyleyebildiği bir yapıya sahip olmayan muhalefet partilerinden böyle bir aday çıkması mümkün gözükmüyor.
Görünen o ki, Türkiye 14 Mayıs seçimlerine çok adayla gidecek. Tecrübesi ve birikimi ile Recep Tayyip Erdoğan’ın bir dönem daha ülkeyi yönetmesi bekleniyor. Yıkılmış olanşehirleri kısa sürede ayağa kaldıracak hızlı ve kararlı bir siyasi iradeye ihtiyacı olduğunu herkes görüyor. Türkiye’nin kalbi durumundaki İstanbul’u devletin desteği ile dönüştürüp yeni bir felaketi ve yüzbinlerce ölümü önleyecek bir liderlik şart. Türk siyasetinin Erdoğan’nınbu son döneminden sonra politika üretecek ve ülkeyi güçlendirecek genç ve donanımlı beyinlerle ihtiyacı var…