Seçimden Sonrası
Yazmayalım dedik ama duramıyoruz. Üzerinden bir aya yakın süre geçti. Duyduklarımızı değil bildiklerimizi seçim öncesinde yazsaydık yanlış anlaşılırdık. Şimdi yazıyoruz yazmasına da alıngan veya tarafgirler yazdıklarımızla rahatsız olabileceklerdir. Yazımızda kim, kimler suçlu demeden neden, niçin veya nasılına bir el atalım.
Kaybetmek, hayatın bir gerçeği gibi görünse aslında bir fırsattır. Neden kaybedilir sorusu, birçok faktörü içinde barındırır. Zira kaybetmek son nokta değil, aksine bir başlangıç olabilir diyerek siyasette halka dokunmanın yolu ne olmalıdır sorusuyla devam edelim. Ardından milletin önündeki örnek insanlar, toplumla nasıl iletişim kurmalıdır sualine cevap arayalım. Öncelikle, halka dokunmanın temelinde samimiyet yatar. İnsanlar, samimi ve içten iletişim kurulduğunda etkilenirler. Karşılıklı güvenin sağlanması, toplumla ilişkilerin en önemli kısmını oluşturur. Bu nedenle, siyasetçilerden, sanatçılardan, din adamlarından veya diğer toplum önderlerinden bekledikleri sahici bir iletişimdir.
İkinci olarak, empati kurma becerisi hayatî öneme sahiptir. Toplumun çeşitli kesimlerinden gelen insanları anlamak ve onların duygularını paylaşmak, etkili bir iletişimin anahtarıdır. İnsanlar, kendilerini anlaşılmış ve değer görmüş hissettiklerinde, örnek aldıkları kişilere daha fazla bağlanırlar.
Üçüncü olarak, şeffaflık ve dürüstlük vazgeçilmezimizdir. Liderler, halka karşı açık ve şeffaf olmalıdır. Liderler, topluma ilham vererek, ortak bir hedefe doğru yol almalarını sağlamalıdır. Yapılan hataları kabul etmek ve bunlardan ders çıkarmak, güvenin ve saygının kazanılmasını sağlar ki pozitif bir vizyon ve umut aşılamak önemlidir. İnsanlar, geleceğe dair umutlu ve olumlu bir bakış açısına ihtiyaç duyarlar.
Konumuzla ne kadar ilgilidir pek bilemem ama son yerel seçimlerde AK Parti’nin oy kaybı yeni bir dönemin başladığına işarettir. Kaybettiği oylar, sadece siyasî bir tercih değil, aynı zamanda toplumun değişen beklentilerinin ve ihtiyaçlarının bir yansımasıdır ve böyle okunmalıdır. Seçim neticesini tahlil etmek için, köklü bir parti olarak AK Parti’nin toplumun çeşitli kesimlerinden gelen geri bildirimlere ve eleştirilere açık olması gerektiğini söyleyebiliriz. Muhalefetin güçlenmesi oy kaybedilmesi veya vatandaşların değişen beklentileri gibi faktörlerin yanı sıra, parti içi dinamiklerin de bu konuda etkili olduğunu göz ardı etmemek gerekir.
Bu noktada, AK Parti’nin toplumla kurduğu bağları yeniden kurması ve onların taleplerine duyarlı bir şekilde cevap vermesi gerekiyor. Bu, sadece siyasî bir iletişim stratejisi değil, aynı zamanda politika ve hizmetlerin yeniden gözden geçirilmesiyle sağlayabilir ki bazıları kuruluş ayarlarına geri dönülmesi yorumunu yapıyorlar.
Toplumun çeşitli kesimlerinin ihtiyaçlarını ve beklentilerini daha iyi anlaması ve onlara hitap edecek politikalar geliştirmesi, şeffaf bir yönetim anlayışıyla, halkın AK Parti’ye olan güvenini tazelemesi ve kaybedilen oyları geri kazanması mümkün olabilir. İstakoz, Maldivler gezisi veya Rolex görüntüsü ile iktidarın oy kaybını tahlil etmek doğru değil ama Ak Parti’nin gelecekteki stratejilerini şekillendireceği aşikâr ve’s-selam.
