Seçim algıları üzerine
MÜSİAD Balıkesir Şubesi açılışı için Cuma günü Balıkesir'in yollarını tuttum. Gecen hafta da hem Anamın iftarı için, hem yeğenimin geçirdiği trafik kazası nedeniyle Ege Üniversitesi Hastanesi'ne ziyareti hem de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Balıkesir Mitingine katılmak için yine Balıkesir yollarını tutmuştum.
Gecen haftaki Balıkesir programı dolayısıyla önce Anamın iftar programına ardından yakın köydeki birinci sıra Milletvekili Adayı Adil Çelik'in seçim programında olduğunu duyunca oraya eşlik etmiştim. Ertesi günü ise Ege Üniversitesi Hastanesinde yatmakta olan yeğeni ziyaret geçtim. Akşamında ise Bigadiç Belediyesi'nin Davutça, Galafat Köylerindeki iftar programlarına Başkan İsmail Avcu'nun daveti üzerine dostumuz Vecihi Bilen ile eşlik ettik.
Hem seçim programları hem iftar programları toplum kaynaşması, dostlukların artması ve insanların hesapsız birliği açısından çok faydalı oluyor. Kaynaşma artıyor. Tanış olmanın değ artırıyor. Hep söylerim ve sırrına ermek için gayret gösteririm. Rabbim "Bilinmek istedim insanı yarattım" mealindeki hikmetine... O sırrın insana bakan, insanlar arasındaki hikmetini anlamaya çalışırım. Siyasete de bu hikmet penceresinden bakmaya çalışırım. Ne milletvekili olmak, ne iş takipçisi olmak ne de her hangi bir makam ve kariyer için önceliği tutmamaya çalıştım. Tüm bunlar nasip olursa da bu düşüncenin bu anlayışın meyvesi olsun istedim. Zaten şunu da çok iyi biliriz; denilen hedeflere bir dönem ulaşır sonra o hedefler geride kalır-gelip geçer. Ama tanış oldukların, biliştiklerin arasında sana geride kalacak dostluklarınız sizindir. Onlar sizinle ömrünüzün sonuna kadar gider. Geride kalacak olan o dostluklarınızdır. Çevremde çoğu insan bu şekilde düşünen çok az kişiyi anlamakta zorlanıyor. Çıkarın, makam hedefin yoksa neden bu işlerle uğraşır durursun, zamanını harcarsın, paranı saçarsın bakışlarına ve söylemlerine muhatap olursunuz. Çünkü bu tür işlerle uğraşanların büyük kesiminin düşüncesi beklentisi hedefi makam mevki çıkar ve menfaattir. Hem Ankara'daki hem memleketteki çevremin büyük çoğunluğu böyledir. Bu durum liderlerin çevresinde de böyle. Şu an en karizmatik ve en güçlü lider konumundaki Recep Tayyip Erdoğan'ın çevresininde bundan farklı olmadığı görülüyor. Bunu hem genel merkezde görev alan kadrolarda hem Meclis kadrolarında hem Külliye kadrolarında hem belediye kadrolarında görmek mümkündür. Kaybettiği makamı, kaybettiği mevkii, elde edemediği çıkarı gerçekleşir gerçekleşmez sırt dönen, karşı cepheye geçen nice isimler örnektir. Erdoğan'ın gücünü son damlasına kadar kullanıp sonra elinden giden yetkiler dolayısıyla küsüp gidenler... 16 yıldır Erdoğan'ın gölgesinin altına sığınıp her yerde küçük koloniler oluşturup gücünü başkalarına karşı silah olarak kullananlar... iktidar nimetlerini o küçük kolonilerin dışına taşırmayanlar... Tüm bunlar sadece Erdoğan'ın çevresi için değil bütün siyasi yapılar bütün liderlerin çevresi için düşünün.
Demek istediğimiz açıktır. Liderler bir taraftan ülke dengelerini, siyaset terazilerini tutarken bir tarafta oluşturdukları gölgelerin altını kimlerin işgal ettiğinin farkında olacak. Çok kısa dönemli çok acil bir seçim dönemi yaşıyoruz. Gördüğüm manzara, hissettiğim durum seçim havasını hissedemiyorum. Herkes bir kenarda iftar ve sahur programlarını geçmeyen bir çalışma düzeni, siyasi belirsizlik... Çalışma potasına girmeye çalışan önemli bir kesim. Ama kendini ötelenmiş, küçük bir kıvılcım bekleyen fakat bir türlü çakılmayan kıvılcım. Samimiyetle görev bekleyenler, bir tarafta ise samimi olanları göreve bekleyenler. Seçim havası bu manzaraya dönüşmüş. Sonuca göre tavır gösterecek ciddi bir kesiminde varlığı..
Diğer taraftan MÜSİAD gibi ülke ekonomisine katkı sağlama gayretinde olan ve bu konuda illere yayılan organizasyonlar. MÜSİAD'ın Balıkesir Şubesi açılışı için geldiğimiz memleketimizde dünya ile iş yapma hevesinde olan önemli bir kesimi müşahede ediyor seviniyorsunuz. MÜSİAD başkanının cesaretlendirici üslubu da ayrı bir önemde.
Kısaca siyaseti ülke hesabında milletin refahı, toplum hesabında vatandaşa katkı, ekonomi hesabında genel çıkarlar, şahıs hesabında ise dostlukların kazanılması için yapmak lazımdır. Aksi halde çıkar hesapları her zaman şaşacak, edinilen dostluklar baki kalacaktır. Bir hafta içinde ikinci kez yolumuzun düştüğü memleketten dönerken süzülenler bunlar.
Kalın sağlıcakla...