Dolar (USD)
35.18
Euro (EUR)
36.53
Gram Altın
2966.40
BIST 100
9724.5
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
26 Şubat 2020

Sayın Kemal Kılıçtaroğlu’na bazı suallerim var

Bu ülkenin ana muhalefet partisinin lideri sayın Kemal Kılıçta oğlu, 15 Temmuz darbe teşebbüsü yapılırken şahsınızla ilgili bazı suallerim elbette olacak. Malum olduğu üzere sorumlu bir eğer sorumlu bir muhalefet yapmak isterseniz elbette iktidarın yaptığı her şeye karşı çıkmamak gerekir. Oyunu aldığınız halka karşı sorumlu bir kişi olarak sizde tereddütsüz hesap vermelisiniz. Çünkü hesap vermek sadece iktidara ait olamaz. Bütün parlamento buna dahildir. Bu nedenle; merak ettiğim bazı hususları sıradan bir vatandaş olarak size sormak istiyorum,

Sayın Kılıçtaroğlu; 15 Temmuz darbe gecesi zat-ı aliniz kontrollü olarak darbecilerin hiçbir tepkisine maruz kalmadan tankların arasından son derece dikkatli bir şekilde ve size yol verilerek elinizi kolunuzu sallayarak geçtiniz.

Halkına karşı silah kullanan iki yüz ellinin üzerinde insanımızı şehit, iki bin beş yüz kadar insanımızın üzerine acımasızca kurşun sıkarak yaralayan, tanklarla önüne geleni adeta ezip geçen, askerini polisini öldüren parlemento binasına bomba yağdıran, bu gözü dönmüş vahşi darbecilere karşı şahsınızın onların arasından geçerken tepki göstermemesi ve hiçbir şey olmamışçasına oradan ayrılmasını nasl izah edersiniz. ANA MUHALEFET PARTİSİ DE ÜLKENİN GELECEĞİNDEN İKTİDAR KADAR SORUMLU OLMALIDIR.

Acaba diyorum sizin yerinizde Sayın Reisicumhur Recep Tayyip Erdoğan olsaydı o tankların arasından geçmeye çalışırken darbeye teşebbüs edenler onun cesedini paramparça ve tanınmaz hale getirip, bütün dünyaya iftiharla haykırarak zaferlerini ilan etmezler miydi.

Siz o darbe gecesi otel de kalmak istediğinizi, ancak otel de yer olmadığını söylediniz, merak ediyorum, hangi otele başvurduğunuzu söylemisiniz, o otelin kayıtları incelenirse, bu beyanınız açıklık kazanacaktır elbette.

Darbe gecesi tankların arasından geçtikten sonra Bakırköy Belediye Başkanının evine gittiniz, televizyondan darbe hakkındaki gelişmeleri bir film seyreder gibi izliyordunuz. O Sırada Sayın Resicumhur Recep Tayyip Erdoğan’ın hayatı tehlikede idi, darbeciler onun yerini tespit etmeye çalışıyorlardı ve hangi şehre ineceğine dair kesin bir karar yoktu. Kendi ülkesinde havada adeta vatansız kalmıştı. 1 nci Ordu Komutanının güvence vermesinden sonra uçağı İstanbul ’a indi ve halka hitaben darbeye karşı çıkmalarını söyledi. Halk darbeye karşı galeyana geldi ve darbeyi canı pahasına önledi. Darbecilerin darbesine ilk defa halkımız bir darbe vurdu.

O gece kahvenizi yudumlarken, bu ülkenin ana muhalefet lideri olarak, neden darbeyi önlemek için halkımıza hiçbir çağrıda bulunmadınız. Böyle bir çağrıda bulunmak hiçte zor değildi. Telefonunuzun tuşlarına basmanız kafi idi. . İnandığınız demokrasiye karşı bütün dünyanın gözü önünde darbe yapılmak istenirken, darbecilere karşı en ufak bir tepkinizin olmaması nasıl izah edilebilir. Bunları sormak elbette vaz geçilmez hakkımızdır. Arz ettiğim hususlarla ilgili olarak lütfen bizi ve aynı zamanda kamuoyunu aydınlatır mısınız.