SAYIN BAKANIMA ARZIMDIR.
Gündem sıkıntısının çekilmediği ülkeler yarışmasında ilk sıralarda olacağımız kesin.Gazetecilerimiz yazarlarımız bu konuda oldukça şanslılar.Şimdiden cumhurbaşkanlığı seçimlerinin altından girip üstünden çıktık bile. Her kafadan bir avaz.Ortalık yine toz duman.
Ağzı olanın konuştuğu eli kalem tutanın bir şeyler yazdığı toprakların insanıyız.Havasından mı ? Suyundan mı? Bilinmez ama gerçek bu. Benim doğup büyüdüğüm yerden ise şairler yazarlar çizerler sanatkarlar fazla çıkarmış. Hemşerilerimiz bu özelliği içtikleri suya atfederek açıklama yaparlar.Ülkemizdeki bu zenginliğin kaynağı ile ilgili bir açıklamam da yok.
Bugünkü makalemin başlığından da anlayacağınız gibi farklı bir konuyu sizlerle paylaşacağım. Otuz yılı aşkın bir süredir hekimlik yapıyorum . Meslek hayatımda oldukça eski sayılacak bir durumdayım. Görüşlerim yorumlarım bu yönü ile isabetli olabilir diye düşünüyorum.
Ülkemiz her yönden değişiyor ve gelişiyor.Son on yılda bu değişimin ivmesi gerçekten baş döndürücü nitelikte hızlı.Hız bazen hedefe bizi götürürken işe yarayabilir.Bazen de sorunlar yumağı oluşturarak işimizi zorlaştırabilir.Yemek yerken hızımızı alamadığımızda nasıl obez olunursa burada da sorunlar obez hale gelebilir.
Devletin asli görevlerinden sayılan sağlıkla ilgili sorunların düzeltilmesinde de hızla ilgili sorunlarımızın olduğu kanaatindeyim.Yasalar yönetmelikler tebliğler elbette düzeltici mahiyette gerekli olmakla birlikte sağlık hizmetinin özelliği nedeni ile bazen yeni sorunlarla bizi karşı karşıya getirmektedir.
Kamuoyunda tamgün yasası olarak bilinen yasanın yürütülmesi geçen gün anayasa mahkemesi tarafında bir kez daha durduruldu. 26 haziran 2013 tarihli milat gazetesineki köşemde sayın bakanıma bir arzı halim olmuştu.Bunuda o günkü makalemde sizlerle paylaşmıştım.
Bakanıma hitaben yazdığım mektup biraz uzun ancak özeti ; O günlerde yine gündemde olan tamgün yasasını tekrar gözden geçirip istişarelerden sonra aceleye getirmeden yasalaştırılmasının daha uygun olacağı diye bir temennim olmuştu.
Amacım şu değerli dostlar.Sağlık gibi farklı özelliği olan hizmetlerde kanunlar kurallar elbette olmalı ancak iş sadece bununla bitmiyor.Hekimlik mesleği sanat yönü de olan ve icra edilirken de bu yönü ile sonuç alınan bir meslek. Sanat yönü olmadan icra edildiğinde evrak düzenleme ve reçete yazma memuru gibi olur misyonumuz.
Sağlık sisteminde son 10 yılda yapılan düzeltmeler elbette başımızın tacı.Ancak bunun yeterli olmadığı ve bir çok yeni sorunlarla da karşı karşıya olduğumuz da bir gerçek.
İnsan merkezli bir alan olması nedeni ile her şeyi kağıt üzerinde raptı zapt altına almak mümkün değil.Aksaklıkları emirle para ile kanun ile düzeltmek de mümkün değil konu sağlık olduğunda.
Günümüzde yapılan düzenlemelerle ciddi hastalığı olmayan hastalarımız için sistem tıkır tıkır işliyor sayılabilir. Ancak ciddi bir hastalığınız yada hastanız varsa durum hiçte sanıldığı gibi değil. Tedavi olacak hastane bulmak tedavi edecek hekim bulmak bu durumda olan insanlarımız için gerçekten bugün dünden daha zor. Dünde zordu ama bu gün daha da zor.
Hekimlik mesleğinin icrasında bir çok hekimin hayali olan serbest çalışmanın önündeki engeller tüm bu gerçekliğe rağmen demoklesin kılıcı gibi duruyor. Hiçbir meslek gurubuna getirilmeyen zorlaştırıcı negatif ayırımcılık bizde hala geçerli olamaya devam ediyor.
Hastalarımız çalışma ortamımızla ilgili serzenişlerde bulunduklarında bu engellemeler aklımıza geliveriyor. Serbest meslek icra eden bir çok kişi ve kurum yangın merdivensiz asansörsüz deprem raporsuz binalarda meslek icrası yaparken bu bizden esirgenmeye devam ediyor.
Sayın bakanımdan bu sorunlarımızın çözümü konusunda tekraren bir kez daha durumumuzu arz ederek mesleki şevkimizi biraz daha canlandırmasını umuyorum. Yapılanları elbette takdirle takip ederken malumu olan ve devam eden engellemelerin de bir bir kaldırmasını bekliyorum.
Şahsım adına olmayan tüm meslektaşlarımız adına olan bu talebin halkımızın sağlığına yönelik olumlu katkıları olacağına inancım sonsuzdur. Ciddi sorunları olan hastalar ve hasta yakınları üst makamlara bürokrasiye ulaşamasalar da bizlere kolayca ulaşarak yaşadıkları sorunları bizlerle paylaşıyorlar. Meslekte tecrubesi olan insanlarla yakın mesaisi olan bir hekim olarak gelecekte niçin paylaşmadın vicdani suçlamasına muhatap olmamak için kaygılarımı aktardım. Sağlık ve mutluluk dileklerimle.
