Dolar (USD)
32.53
Euro (EUR)
34.90
Gram Altın
2435.08
BIST 100
9770.75
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

28 Nisan 2017

Sanatın önemi

Başına bizim kadar OLAY gelen bir başka millet yok. Bu kadar OLAYI bu kadar az zararla atlatan başka millet yok.

GEZİ KALKIŞMASI, 17-25 İHANETİ gibi ortalama bir devleti çökertecek OLAYLAR yaşadık biz.

15 Temmuz'da tankların önünde çıplak ellerimizle durduk. Ve de onları püskürttük.

Şimdiye kadar yaşadığımız olayları yalnızca biz gazetecilerin gözünden gördünüz.

Ama yetmezu2026

Yaşadığımız bu inanılmaz ihanetleri romanla, şiirle, sinemayla, tiyatroyla anlatamazsak BİZDEN OLMAYANLAR kalkar BİZİ suçlar.

Öyle de oluyor zaten. MAĞDUR edebiyatıyla alt yapısını çok iyi bildikleri ihanet davalarını sulandırıyorlar. Ağa babaları ise daha profesyonel.

Onlar her türlü malzemeyi topluyor, öğütüyor, değerlendiriyor. Saldıracaksa SAĞLAM saldırıyor. İkna ediyor.

Biz ne yapıyoruz? Bizler de onun yalanını bunun yalanını düzeltmekle zaman harcıyoruz.

Yaşadığımız süreç bizlere daha planlı, dikkatli ve akıllı hareket etmek gerektiğini öğretti.

Yavaştan da olsa bazı çalışmalar yok değil.

Bunlardan biri de İstanbul Sancaktepe Belediyesi tarafından gerçekleştirilen '7 Bölge 1 Film' projesi.

Bir Sinema Akademisi kurmuşlar. Akademide 6 hafta pratik sinema eğitimi alacak gençler, 7 ünlü yönetmen ve 7 ünlü oyuncuyla Türkiye'nin 7 ayrı bölgesinde film çekecek. Bu yılın teması; 15 Temmuz Direnişi.

Proje sonunda kaliteli bir yapıt ortaya çıkacak mı? Bekleyip göreceğiz.

Ama benim açımdan yapılan çalışmanın asıl değeri gençleri sinemaya, sanata yönlendirmek ve bu konuda eğitimler vermek.

Sancaktepe Belediye Başkanı İsmail Erdem, "Sinema Akademisi'nde gençlerimize sinema eğitimi verecek, onlara kendi yeteneklerini geliştirme noktasında önemli bir imkan sağlayacağız" açıklamasını yaptı.

Benim için önemli olan bu.

Eğitimi vereceğiz ki kalite isteyelim.

Tabi şunun da altını çizmemizde fayda var.

Ortaya konulan eserlerin zaman geçirmekten ibaret olduğu bir dönem yaşıyoruz. Neyse ki "Diriliş Ertuğrul" gibi bazı kaldıraçlar bu konuda ufuk açıcı oldu.

Yani kültür, sanat, sinemayla uğraşan gençler "neden ben daha iyisini yapmayayım?" demeye başladı.

Belki bu düşünce sanatsal faaliyetleri daha iyi bir noktaya taşır.

Eğer bizler, içimizdeki cevheri keşfedebilirsek en azından ne yaşadığımızı DOĞRU anlatabilirsek yolun yarısını almış oluruz.

Nitekim Hollywood "Amerikan Rüyası"nı dünyaya kabul ettirdi. Zalimi mazlum, mazlumu da nasıl zalim gösterdiklerini hep birlikte izledik.

Müslüman katleden adamları kahraman olarak gördük.

Ben bu kadarını değil sadece gerçeği can alıcı, etkileyici, duygusal şekilde anlatan yapımlar ile yetinebilirim. (en azından şimdilik)

Edebiyatla, resimle, tiyatroyla, sinemayla içli dışlı olmanın tam zamanıdır. Sadece üretim anlamında değil. Tüketim anlamında dau2026

Birileri eserler üretirken bizlerin de en azından birini izlememiz, birini okumamız, birini dinlememiz bu çarkın aralıksız dönmesini sağlayacaktır.