Dolar (USD)
35.18
Euro (EUR)
36.53
Gram Altın
2966.40
BIST 100
9724.5
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
28 Aralık 2022

Sana Hizmet Ettirten Bir Din

Âdem aleyhisselamdan bu yana gücü elinde bulunduran her bir fert kendi hevasına uygun kurallar koyarak ülkesini yönetmek ister. Koyacağı kanunlarda halkının menfaati pek yoktur. Kendi şahsı, ailesi ve mallarının korunması merkezli çıkarılan kanunlarda az da olsa halk nasibini alır. Kendileri için sus payı olan bu kanunlar bu dünyada da kendilerini mutlu etmeyecektir.

Fakat kullarına karşı merhametli olan Allah’u Teâlâ koyduğu kanunlarla bütün canlıların haklarını sonuna kadar savunmuştur… Halkı müslüman olan hangi ülkeye giderseniz gidin mutlu olmanız için konulan kanunlardan faydalanırsınız.

***

Misafirliğe gittiğinizde çok büyük bir ihtimalle aç olduğunuzu söyleyemeyeceksiniz. Ben açım demek gerçekten de zor bir itiraf. Dünyadaki hiçbir sistem ev sahibine misafirine ikram et emrini veremez… Ama güzel dinimiz misafirin onurunu, kişiliğini, haysiyetini koruyarak şöyle bir uyarıda bulunuyor:

Ebû Hureyre radıyallahu anh den rivayet edildiğine göre Peygamber aleyhisselam şöyle buyurdu:

“Allah’a ve ahiret gününe iman eden kimse misafirine ikram etsin…”

“Allah’a ve ahiret gününe iman eden…” Yani sen gerçekten Allah’a iman ediyorsan, yani Allah’ın vaadlerine, her an seni gördüğüne, salih ameller karşılığında bolca sevaplar vereceğine iman ediyorsan…

“Ve ahiret gününe iman eden…” Yani yarın mahşerde sevap terazine bu amelinin konulacağına, unutulmayacağına,cennette ebediyyen bu amelinin karşılığını göreceğine iman ediyorsan….

Subhanallah…

Ev sahibini öyle bir yerden yakaladı ki… Dikkat edersek misafirin akidesi, ahlakı, maddidurumu, tanışıklığı, memleketi vesair ile alakalı hiçbir şartın konulmadığını görürüz.

Gelen kişi bizzat Allah’ın gönderdiği kişi… Yani Allah’ın özel bir misafiri… Peki Allah’ın misafirine ne yapılacak? Herhalde aç mısın diye sorulmayacak…

“Allah’a ve ahiret gününe iman eden kimse misafirine ikram etsin…”

Misafirini rahat ettirten bir din…

Devam ediyoruz:

“…Allah’a ve ahiret gününe iman eden kimse akrabasına iyilik etsin…”

Şeytan bazen akrabaların arasına girerek huzuru bozabilir… Ya da başka sebeplerden akrabalar ilişkiyi kesebilir… İlişkisi kesilen akrabaların barışma ihtimali oldukça zayıf olur… Bu da her iki tarafı üzer… İşte güzel dinimiz her iki tarafı üzmemek için akrabalar arasında sıcak muhabbetin devamı için birbirlerine karşı iyilik yapmalarını emreder...

Allah resulünün emri devam eder:

“…Allah’a ve ahiret gününe iman eden kimse ya faydalı söz söylesin veya sussun!”[1]

Bu kez insanların akide ve amellerinin ifsat edilmemesi için uyarı gelir… Eğer gerçekten de muhatabınıza fayda vereceğinizi düşünüyorsanız doğru olan bilgi ve tecrübelerinizi söyleyin… Kimseden korkmayın. Ama bununla birlikte eğer bilmiyorsanız da muhatabınızı hatalara sürükleyecek sözlerden de kaçının…

Çünkü sizin doğru söylediğinizi zannedebilir… Bu sözle hem amel eder hem de başkalarına anlatır. Derken bir çığ gibi büyüyerek toplumu ifsat eder…

İşte böylesine güzel dinin mensuplarıyız. Rabbim bizleri bu güzel hadisle amel etmemizi nasip etsin. Amin



[1] Buhârî, Nikâh 80, Edeb 31, 85, Rikâk 23; Müslim, Îmân 74, 75, 77. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Edeb 123; Tirmizî, Kıyâmet 50; İbni Mâce, Edeb 4