Sahtelikler Dünyası
Asılın önündeki en büyük engeldir sahte. Gerçeğin önünü
keser, üzerini örter görünmez kılar. Küfrün manası hakikatin üstünü örtmek
demektir zaten.
Bir hakikati görünmez kılmanın, daha ötesi kötü göstermenin
yöntemlerindendir sahtesini çıkartarak onun üzerinden saldırmak.
İslam’ı, terör hikayesiyle kötü din, Müslümanı adam
kesiyorlar hikayesiyle vahşi insan gösterme çabasına giren emperyalist kurgucuların
yetiştirmesi bazı tipler, ısrarla İslam ve Müslümanlara saldırdıkları her konu,
yine onların açıktan veya gizli bir şekilde destekledikleri, yol verdikleri
veya kullandıkları mevzuular çıkıyor.
İslam’a açıktan saldıramayan müptezel ruhsuzların, insanlar
üzerinden İslam’a vurmanın zevkini çıkardığı bir zamandayız. Ortalık kazurat
çukuruna dönünce malzeme sıkıntısı da olmaz zaten…
Cehalet ve sefalet çukurunda rezillikler yapan kişi kim
olursa olsun tepki gösterilmesi gerekirken, bu kişiler üzerinden İslam’a
Müslümanların değerlerine saldırılması asıl sorundur. Şeyh sahteydi ama sizin
vekil gerçekti. Sesiniz çıkmadı. Şeyh sahte ama sizin desteklediğiniz PKK daha
çocuk yaştaki kızları dağa kaldırdı sesiniz çıkmadı. Mesele kötü ile iyi için
mücadele etmek ise, kötünün kimliği hangi kesimden olduğu, ideolojisi fark eder
mi? Etmez, etmemeli.
Bunların kötü bir hadisede verdikleri tepki bile sahte,
pazarlıklı ve samimiyetsiz…
***
Bir bar kavgasında sarhoşların birbirine girmesini bile
İslam’a ve Müslümanlara fatura etmeye kalkan bir zihniyet bu.
Kötüye kötü demek için bile hangi kesimden olduğuna bakacak
kadar zavallı bir zihniyet var ortada.
Tepkileri de sahte, talepleri de… Doğruyu hiç önemsemeyen ve sadece
kendi ideolojileri için her şeyi istismar eden bir zihniyet…
Her şeyi dört dörtlük olsa bile bu zihniyet milletin
değerlerine saldırmaktan vazgeçmez, yine algı operasyonu yapmaya devam eder.
Dertleri hakikat değil.
Doğru bilgi değil, güzele ulaşmak değil. Kişiler bile değil. Onlar
sadece malzeme…
Diğer yandan, sistem İslami bir sistem mi ki Müslüman
görünümlü birisi bir halt yediği zaman hemen İslam’a saldırıyor sunuz ? İslami
bir sistemde böyle cahil sefiller var olabilir mi zannediyorsunuz?
Yüzlerce yıllık kurumsallığı olan, silsilesi, geleni gideni,
eğitimi seyri sülüğü belli Tarikatleri zor kullanarak susturup yok etmeye
çalışırsan neticesinde bu şekilde sahteler yol bulur. Osmanlı zamanında Meşayih
Kurulu vardı. Öyle kafasına göre ilimsiz amelsiz ihlassız kimse posta oturup
şeyhlik iddiasında bulunamazdı. Her yönden incelenir, imtihan edilir uygun
görülürse onay verilir ve takip edilir, dönem dönem tahkik edilirdi.
Fetönün ortaya çıkış ve güçlenişinin sebebi mevcut sistem
olduğu gibi, böyle sahte, ilimsiz amelsiz şeyh müsveddelerinin çıkış sebebi de
sistemdir. Ve bu sistem bizim sistemimiz değil. Fetö bütün gücünü Müslümanlara
yapılan zulümden aldı, Bütün gizli örgütlenmesini bu yasakları bahane ederek
yaptı. “Namaz kılan askeri orduda
yaşatmıyorlar dedi, kapalı olana yol vermiyorlar. İslami hassasiyeti olanları
ya atıyorlar ya önünü kesiyorlar.” Vs vs. diyerek gizliliğine meşruiyet
kazandırdı. Yaptığı ihaneti emperyalizm adına yaptı ama dediklerinde haksız
mıydı? Değildi.
Yani Fetöyü doğuran bu sistemdi, sahte şeyhi de, sahte
Prof.u da, ülkemizi Batıya köle yapmaya çalışan aydını da, İndirilmiş dinciyim
deyip milletin itikadını bozanı da…
Milletin meclisinde milletin vatanını bölmeye çalışan vekili de, ülkenin
menfaatini değil de Batının çıkarını düşünerek haber yapan gazetecisi de,
kazandığı parasını bu ülkeye değil dışarıya yatıran tüccarı da doğuran bu
sistemdir.
Tarikatçılık oynayıp saçma sapan işler yapan cehalet yumağı
tipler, ilim adamcılık oynayıp bilim tanrısına tapmaktan beyni bulanmış
milletin dinine diyanetine sövenler, geçtiğimiz hengamede ülkenin yanında değil
de düşmanın amacına hizmet edenler, yalancı gazeteciler, kifayetsiz
siyasetçiler, ilimsiz bilim insanları, çıkarcı bezirganlar, seviyesiz aydınlar,
Batının oyuncağı olmuş partiler, sanattan habersiz sanatçılar, onlar bunlar…
Sistem sorunu yaşıyoruz ve bunu her alanda ayrı ayrı tezahürünü görüyoruz. Bu
sahte şeyh meselesi de işin küçük bir parçası sadece.
Yani demem o ki, doğru teşhis olmadan doğru tedavi olmaz. Ve
meseleyi doğruya irca etmekte samimi olan bir insan, suçun hangi kesim
tarafından işlendiğinden ziyade oluş sebebine dikkat kesilir ve o sebepleri
ortadan kaldırmaya çalışır.
Sistem sorununu sahte tepkilerle değil gerçekten dert
edinerek çözülmeden bu sorunları maalesef kökten çözüme kavuşturamayız.