Sahiplenen terör örgütü duruşu

Taksim İstiklal Caddesi’ne düzenlenen bombalı saldırı sonucunda biri çocuk olmak üzere altı canımızı kaybettik. Şehitlerimize Allah’tan rahmet, yaralılarımıza ise acil şifalar diliyorum.

Saldırının hemen ardından 1200 güvenlik kamera incelemesi ve 21 adrese eş zamanlı baskın sonucunda olaydan yaklaşık 10 saat sonra terörist yakalandı ve bağlantıları tespit edildi. Teröristin PKK mensubu olduğu ve eylemden sonra Yunanistan’a kaçırılıp orada infaz edileceği bilgisine ulaşıldı.

Bu detaylı ve titiz çalışmaya ek olarak teröristin kısa sürede yakalanması, Suriye uyruklu ve PKK bağlantılı bir isim olması nedeniyle olsa gerek bazı çevreleri tatmin etmedi. Teröristin eşkâli, gözaltına alınma biçimi, operasyon yapılan ev, elindeki çiçek, üzerindeki kıyafet… Bunlara bir de PKK’nın (çok mutebermiş gibi) saldırıyı üstlenmemesi eklenince iş farklı bir noktaya evrildi: Terörist beğenmeme!

Bir terör örgütü sözcüsünün açıklamasına neden itibar edilmemesi gerektiğini anlatmak gerçekten utanç verici bir durum. Asıl meselenin inanmamak değil, “inanmak istememek” olduğunun herkes farkında ama yine de bu işlerin nasıl yürüdüğünü hatırlatmakta fayda var. 2016 yılındaki Güvenpark eylemini saldırıdan dört gün sonra TAK, aynı yıl Diyarbakır’da yapılan bombalı saldırıyı ise HPG isimli örgütler üstlenmişti. Bunun dışında PKK bünyesinde faaliyet gösteren YPG, YPS, SDG gibi üç harfli bir sürü örgüt ismi var. Yani basit bir hesapla “PKK yapmadı” diyebilmek için 29x29x29=24.389 farklı nedeniniz olabilir.

“Adını anmak istemediğim örgüt bile bomba patlatınca sahipleniyor. Doğruyu öğrenmek istiyoruz, kim yaptı bu işi?” diye ortalarda dolaşan detoks bitkileri, “AKP’den artık kurtulmamız lazım” diyen sosyal medya guruları, kamera açısı hesabı yaparak teröristin muhtemel örgüt bağlantılarını ortaya çıkaran FETÖ firarilerinin aslında tek bir amacı var: Devletin terörle mücadeledeki başarısını itibarsızlaştırmak. Bölgede olası bir istikrarsızlık ve güvensizlik ortamı oluşması için ellerinden gelen her şeyi yapıyorlar ve yapacaklar. Unuttukları şey ise Türkiye’nin dünden daha güçlü, kararlı ve tecrübeli olduğu.