Sahaya 'evet' için çıkanların bilgisine!
Evet için sahaya çıkan siyasetçi için her şey çok kolay olmalı!
Seçim stratejisi, konuşma içerik ve biçemi, bilumum taslak vs sebebiyle uzun çalışmalara, uzman ve danışman yardımına ihtiyacı hissetmeyecekleri bir propaganda dönemi geçiriyorlar.
Gerçi kimi partililer sahaya çıkmak için 18 maddenin tamamını ezberleme çabası içerisine girip yasama-yürütme-yargı üçlemesiyle başlayan cümlelerle konuşmayı tercih etse de seçmeni ikna etmek zannedilenden daha kolay!
Öncelikle bilinmesi gereken; seçmenin, dün olduğu gibi bugün de anayasanın maddelerindeki detaylarda ziyade anayasanın kimin, hangi amaçla işlevselleştirildiğini mühimsediği olmalı.
Toplum, anayasa maddelerinin hukuki terminoloji ile mesleki hususiyet gerektiren sunumundan ziyade irfan ve zeka ile kavranacak bir dillendirmeye ihtiyaç duyuyor.
Üniversitelerde, hukukçulara yönelik programlarda hukukçu kadrosundan müteşekkil konuşmacıların söz konusu çerçevede izaha girişmeleri elbette zorunluluk!
Lakin mahalle aralarında, halk buluşmalarında, sosyal tesislerdeki çalışmalarda ihtiyaç duyulanın, değişiklik talebinin hukuki boyutundan ziyade maksat ve nihai hedef noktasında ikna edicilik olduğu hatırdan çıkarılmamalı.
Sözgelimi, halk buluşmalarına, salon toplantılarına mesleki kalıplar içerisinde sunum yapan hukukçulardan ziyade seçmenin anlayacağı dilden konuşan, biraz medyatik ve güvenilir isimler davet edilmeli.
Seçmen, 18 maddenin tek tek tasnifini değil hayırcı taifenin baskın bir algı yönetimiyle zihinleri bulandırdığı karışıklığın çözümlenmesini istiyor.
Bu tür programlarda konuşmacının tek taraflı sunumundan ziyade soru-cevap kısmına ağırlık verilmesi ve akıl karışıklığının giderilmesi çok daha önemli.
Öte yandan seçim çalışmalarının bir savunma formatında değil iddialı, kararlı ve tutarlı bir zeminde sürdürülmesi gerekiyor.
Sahalardan gelen soruların tek elde toplanıp partililerin bu bağlamda seminerlerle bilinçlendirmesi her bir görüşmenin sıhhati açısından ciddiye alınmalı. Savunduğu şeyi tam olarak anlamamış çalışan, seçmen üzerinde daha ziyade negatif bir sonuca yol açacaktır.
Evetçiler, millete sadece; "Cumhurbaşkanı Erdoğan bunun millet ve vatanın bağımsızlığı için istiyor ve desteğinizi bekliyor" mesajını ulaştırabilseler bile kafi!
Milletin Cumhurbaşkanı Erdoğan'a sonsuz güven ve teveccühü üzerinden yürütülecek bir seçim çalışmasının akamete uğraması ihtimali bulunur mu?
Sahaya çıkan partililer, hiçbir argüman bulamasalar bile Batı dünyasının hayır için yaptıklarına, hayırcı cephenin ortaklarına dikkat çekebilseler yeterli çalışmayı yapmış olacaktır zaten...
Twitter.com/sabihadogann