Sadrımıza damlayanlar

İnsan için yüce bir değer ihtiva eden özel günlerin kalıplara dökülerek somutlaştırıldığı dönemlerden geçiyoruz. Etrafımızı bir çember misali kuşatan çığırtkanlıkların yükseği konumlamak istediği yer yazık ki düşük bir zemin. Anne ile ilişkilendirilen hassaların pek çoğu anneliğin manasından uzak. Kadının içine çekildiği evren onunla tezat teşkil eden bir içerik arz ediyor. Üstelik merhamet, nezaket ve sükût aralığının ötesine düşen bu göz yorucu, kulak tırmalayıcı menfi çabaların pek çoğu da kadın eliyle inşa ettiriliyor. Çok dillendirilen eksiliyor; çok söz, hâl ilminden alınacak nasibi engelliyor. Oysa zarafet bağırmaz, asalet yormaz, kadının fıtratına Cenab-ı Hak tarafından lütfedilen bereket sokaklara dökülen bir gürültüden medet ummaz. Bir şiirle, şarkıyla, çiçekle ilişkilendirilebilecek kadın tabiatı dış etkenlerin tesiriyle bozulmaya başladığı zaman, zıddından ilham alacak duruma gelir ancak.

Bayrama, bahara, mübarek gecelere ve mukaddes emanetlere, kadına, kitaba, sanat eserine bakmak kişiden kişiye farklılık gösterir. Güzel bir bakışın, manevra ve etki sahası yüksek fertlerde bulunması ise toplumun müspet anlamda eğitilmesi adına önemlidir. Zira sanat ve kültür aşkıyla hizmet veren bir makam; kitleleri, şehirleri, buna bağlı olarak ulusu etkilemektedir. Ezcümle şehirlerin ortaya koyduğu sanatsal ve kültürel etkinlikler, kısa zaman sonra onun kimliği hâline gelerek bir ulusun da ruhunu inşa eder.

Kadınlar günü münasebetiyle pek çok ilde farklı programlar düzenlendi. Bunlardan biri de Çorum’da geleneksel hâle getirilen “Elvan Çelebi Şiir Akşamları” adı altında icra edildi. Ağırlıklı olarak Şehir Defteri Dergisinde yazan on hanım şairi Elvan Çelebi Şiir Akşamlarında ağırlayan Çorum Belediyesi’nin emek verdiği birkaç projede daha yer alma imkânı bulmuştum. Anadolulu kimliğini koruyan; her azasıyla kültüre, sanata ve sanatçıya sahip çıkan bu şehrin iştirak ettiğim bütün programlarında daima özveri, özen, rikkat ve hassasiyet gördüm. Mekân ile özdeşleşen bu ruhun, şehrin dokusundan mı insanına sirayet ettiğini yoksa insanından mı şehre geçtiğini hep düşündüm. Şiirin müzikle buluşturulduğu kadınlar gecesi de gönüllerimize unutulmayacak bir lezzet bırakırken, bu lirik sorudan kopan duyguyu canlandırdı içimde. Çorum Belediye Başkanı Halil İbrahim Aşgın ve Belediye Başkan Yardımcısı Turhan Candan öncülüğünde gerçekleştirilen program 7 Mart Pazartesi akşamı saat 20.00’de Devlet Tiyatro Salonu’nda icra edildi. Yazar Halit Yıldırım, Nilüfer Aşgın, Mehmet Okumuş, Ebru Çelik ve Atakan Tetik’in sistemli ve titiz çalışmaları şekillenen geceye Çorum halkı büyük bir ilgi gösterdi. “İyi ki Varsın Eren” filminde seslendirdiği ağıtla Türk halkının takdirini kazanan Ceren Ece Öksüz birbirinden güzel şarkı ve türkülerle katılımcıya coşkulu anlar yaşatırken Canan Köksal, İnci Okumuş, Leyla Yıldırım, Mehtap Altan, Nermin Eker, Nilüfer Zontul Aktaş, Sevda Doğan Karakaş, Sevil Köse, Tuba Kan şiirlerine ses üfledi. Gecenin sunuculuğunu ise güler yüzü ve zarafetiyle Ebru Çelik üstlendi.

Bu yazıya, şehrin tarihi ve kültürel dokusuna katkı sunan özel bir alanı da iliştirmek isterim. Dr. Halil İbrahim Aşgın'ın başkanlığı döneminde açılışı gerçekleştirilen ve Millet Bahçesi’nin hemen yanında 5 dönümlük bir alan üzerine kurulan Çoruminia, misafirine küçük bir şehir turu yaptırıyor. Zira Çoruminia’da, il genelinde bulunan 26 tarihi yapının minyatürleri yer alıyor. Işığını yitirmeyen şehrin her uzağını ziyaretçisinin yakınına toplayan mümtaz bir yapı bu…

Sözü şiire, şiire şarkıya çeviren bu değerli serüvenin gönüllerimize çizdiği profil güler yüzlüydü. Gülümseyen yüzlerle bıraktık ardımızda şehri. Çorum da hep gülümseyen simasıyla kalacak içimizde…

Selam ile.