Sabah Yıldızı
Sabah Yıldızı roman değil ama daha güzel, daha çekici bir kitap. Aziz dostum Mustafa Kirenci, bu eserini lütfedip imzaladığı ve bana verdiği zaman çok sevinmiştim. Üstat Sezai Karakoç hakkında olduğunu biliyordum ama muhtevasına hâkim değildim. Eve geldim, heyecanla sayfalarını açtım okumaya başladım. Büyüyen Ay Yayınları’ndan çıkan Sabah Yıldızı bir bahar esintisi gibi sarıverdi beni. Okudum, duygulandım, hüzünlendim, sevindim, notlar aldım.
Mustafa Kirenci’nin 30 yılını verdiği 688 sayfalık eserin başında “Sezai Karakoç’un Çağı ve Çağdaşları” var. Sonra üstadın ve Diriliş’in tafsilatlı bir kronolojisi önümüze çıkıyor. 1933’te başlıyor ve 2020’ye kadar geliyor. Yıl yıl esere, fikre, davaya adanmış hadiseler toplamı. Büyüğümüzün idealini gerçekleştirmek için başta Diriliş olmak üzere çıkardığı dergiler, gazeteler. Sonra bütün eserleri, ayrıntılı bibliyografya. Verdiği röportajlar, müstear isimleri ve parti çalışmaları. “Sezai Karakoç ve Diriliş Hakkında Yazılan Eserler”, hazırlanan sempozyumlar, neşredilen armağan kitaplar. Sözlük ve antolojilerdeki yeri. Edibimizden bahseden kaynak kitaplar, edebiyat tarihleri, ansiklopediler. Yabancı dildeki yayınlar ve çevrilen şiirleri. Gazete ve dergilerdeki yazılar, şiirler, haberler. Sabah Yıldızı’nın sonunda “Eser, Dergi, Gazete Adları Dizini” var. Velhâsıl hiçbir şey unutulmamış. Bundan sonra yazılacak kitaplarda ve hazırlanacak tezlerde ilk referans eser belli oldu.
Kitabın omurgasını oluşturan bölüm: “Sezai Karakoç ve Diriliş Hakkında Yazılanlardan Seçmeler.” 1957’den başlıyor, 2020’ye kadar geliyor. İyi ki seçme! Yazılanların tamamı alınsaydı herhâlde 10 ciltlik bir külliyat ortaya çıkardı. Bir “Sezai Karakoç Ansiklopedisi” diyebileceğimiz eserde tanıdığımız ve tanımadığımız cümle kalem erbabı âdeta resmigeçitte. Her kesimden şairler, yazarlar, düşünürler üstadı, eserlerini, fikirlerini ve mücadelesini saygıyla selamlayarak geçiyorlar. Beni şaşırtan isimler de gördüm. Onlar da ‘görevlerini ifa’ etmişler. Bu bölümü okuyunca şunu düşündüm: Karakoç, Türkiye ve İslam âlemi demektir. O,mazlum coğrafyaların vicdanı, mütefekkiridir.
Kütüphanemin başköşesinde üstadın külliyatı duruyor. Diriliş Yayınları’ndan çıkan eserler, rengârenk ve yek âhenkbaşucumda. Hangi konuda tereddüde düşsem sahih fikrine müracaat ettiğim kişidir Sezai Karakoç, üniversitenin dışındaki ilk büyük hocalarımdandır. Gerek arkadaşlarla, gerekse talebelerimle Cağaloğlu’nda ve daha sonra Fındıkzade’de ziyaret ettiğimde, huzurla kapısından çıktığım, gönendiğim, düşüncelerimi tashih imkânı bulduğum kılavuzumdur.
Onunla aynı çağda yaşama talihine erişenler, eserlerini okumuyorsa eksiktir. Şayet bu noksanlığımız varsa, hemen gidermeliyiz. Sezai Karakoç’uokumak insanı fikren yükseltir, vicdanen zenginleştirir. Necip Fazıl Cumhuriyet Devrinin “Şairler Sultanı”ydı. Sezai Karakoç da yüzyılımızın Hikmet Şairi, Bilge Düşünürü, Abide Şahsiyeti’dir.
Büyük fikir ve sanat adamını daha iyi anlamak ve gençliğimize anlatabilmek için önümüzdeki sene “2012 Sezai Karakoç Yılı” ilan edilmelidir. Sene boyunca bu vadide faaliyetler yapılmalıdır.Sezai Karakoç adına her yıl yapılacak, milletlerarası çapta bir ‘mükâfat’ konulmalı ve bu edebiyat yarışması hemen başlatılmalıdır.İlkinin töreni de, üstadın doğum ayı olan Mayıs 2022’de İstanbul’da yapılmalıdır. İsmi, yeni kurulacak ilk üniversiteye verilmelidir. “Sezai Karakoç Üniversitesi”nin kurulacağı şehir, bir medeniyet şehri olacaktır. Şanslı bir müessese, Dirilişdergisi ve gazetesinin tamamının ‘tıpkıbasımı’nıüstlenmelidir. Üstadın Külliyatı, başta Arapça olmak üzere belli başlı bütün dünya dillerine çevrilmelidir. İnsanlık tarihinde yüzyılda bir ancak gelen,deha çapındaki böyle sanatkârlar kolay yetişmiyor. Son zamanlarda değerlerimize sahip çıkarak, şeytanın bacağını ve kafasını kırıyoruz. Bu direnişimizi, “Diriliş’inMimarı”nı ve eserlerini kucaklayarak taçlandırmalıyız.
Annelerin, babaların ve hocaların elleri öpülür. Milletimizin, ümmetimizin ve mazlum insanların muallimi olan Sezai Karakoç’un kutlu kaleminden ve “Diriliş Nesli”ni yetiştiren mübarek ellerinden öpüyorum. Mustafa Bey size de şükran borçluyuz. Büyüyen Ay ile neşriyat dünyamıza seviyeli yayınevi kazandırdığınız gibi bu eserle de hizmetinize anlam kattınız, var olun. Bir sözüm de, ödül veren kurumlara. Bu sene araştırma veya biyografi dalındaki eser hazır: Sabah Yıldızı.