Dolar (USD)
35.20
Euro (EUR)
36.72
Gram Altın
2955.76
BIST 100
9626.56
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
09 Mart 2020

Ruh Sağlığımızı Korumanın Temel Kuralları-4

(Geçen üç hafta, ilim adamlarının; ruh sağlığımızı korumakla alakalı çok önemli tavsiye ve öğütlerini aktarmaya gayret ettik. Bu hafta da, konuyu kaldığımız yerden alıp tamamlamak istiyoruz:)

*Kuran-ı kerim okuyalım: Her gün bol bol Kuran-ı kerim okuyalım veya dinleyelim. Allahü Teâlânın kelamı; içimizi pozitif enerjiyle dolduracak ve aç olan ruhumuzu doyuracaktır.

*Fazlalıklardan kurtulalım: Bize ayakbağı olan; fazla kilo, fazla eşya, fazla iş, fazla arkadaş, fazla borç, kısacası gereğinden fazla olan her şeyden sıyrılalım. Neşeli olmamızı engelleyen her ne varsa hepsini bir an evvel hayatımızdan çıkaralım.

*Kimseden çekinmeyelim: Hiçbir şeyi içimize atmayalım. Hiç korkmadan herşeyi -nezaketle- ilgili tarafa söyleyebilelim. Aklımızdakini; uygun bir dille, karşı tarafa aktardığımızda yani derdimizi doğru bir şekilde anlatabildiğimizde, hem rahatlarız hem de neşemiz artar.

*Hayatı kabullenelim: Hayatın inişli çıkışlı yollarda ilerlediğini bilmemiz gerekir. Unutmamalıyız ki, neşe gibi sıkıntı da sonsuz değildir.

*Gezmeyi öğrenelim: Seyahat etmek ve yeni yerler görmek; ufkumuzu genişletecek ve kendimizi daha iyi hissetmemizi sağlayacaktır. Yaşadığımız şehri bile, farklı bir bakış açısıyla gezmek neşemizi artıracaktır. Her gün önünden geçtiğiniz yerleri bile, meraklı bir gözle süzdüğümüzde yeni pek çok detayın farkına varacak ve yeni keşifler yaptığımız için kendimizi daha iyi hissedeceğiz.

*İyilik yapalım: Neşelenmenin yollarından biri de iyilik yapmaktır: Komşumuzun hâlini hatırını soralım, bir hastayı ziyaret edelim, kuşlara yem verelim, anne-babamıza yardım edelim, yaşlı veya engelli birini karşıdan karşıya geçirelim. Bunları yaptığımızda, içimiz neşe ile dolacaktır.

*Hayatımızda değişiklikler yapalım: Bilimsel çalışmalar; maceraya katılan, yeni deneyimler yaşayan ve rutinlerini değiştiren insanların daha neşeli olduklarını ortaya komuştur. Faydalı yeni şeyler denemek, beyin dalgalarını da uyarır.

*Hedefler belirleyelim: Kendilerine hedef koyan insanlar, hedefsiz olanlara göre daha neşeli olurlar. Bir amaç doğrultusunda çalışmak, olumlu duyguları devreye sokar ve bu hedeflerin gerçekleşmesi neşelenmeye sebep olur.

*Âdil olalım: Neşeli olmak için âdil olmak gerekir. Eğer kendi bakış açımızı savunma inadından vazgeçer ve enerjimizi tasarruf edersek, neşemizi artıracak aktivitelere daha çok zaman ve imkân buluruz.

*İyi arkadaşlar edinelim: İyi arkadaşlara sahip olan kişiler, daha neşeli olurlar.

*Sık sık tebessüm edelim: Gülümseyip mutlu imiş gibi davranmak, gerçekten kendimizi daha iyi hissetmemize yardımcı olur. Sadece gülümseme hareketi, insanların kendilerini daha iyi hissetmelerine sebep olduğu kanıtlanmıştır.

*İşimize yakın oturalım: İş yerine yakın mesafede oturan kişiler; diğerlerine göre çok daha avantajlı durumdadırlar. Her gün işe gitmek için uzun yol katetmek, sağlığı ve formda kalmayı olumsuz yönde etkiler ve moral bozukluğuna sebep olur.

*Maviyi sevelim: Bilimsel araştırmalar; mavi rengin stresi azalttığını, mutluluğu artırdığını ve özgüveni geliştirdiğini söylüyor. Çevrelerinde mavi rengi görenler, kendilerini daha mutlu hissederler. Özellikle akşam saatlerinde mavi renkle iç içe olmak, kişinin neşesine neşe katar.

*Zihin ve beden sağlığımıza özen gösterelim. Ruhsal sağlık ve beden sağlığının ayrı şeyler olduğu düşünülse de gerçekte zihnimiz ve bedenimiz sıkı bir etkileşim içindedir. İç dünyamızdaki çatışmaların bir kısmı, eğer başka bir ifade yolu bulamazsa bedensel semptomlar şeklinde kendini gösterir. Aynı zamanda bedenimizde olup bitenler, nasıl hissedip nasıl düşündüğümüzü etkileyebilir. Dolayısıyla zihin ve bedenin birbirinden bağımsız olmadıklarını fark edip ona göre hareket etmek gerekir. “Sağlam kafa, sağlam vücutta bulunur,” sözü de bunu anlatmaktadır.

*Gerektiğinde profesyonel destek alalım. Şunu peşinen kabul etmek lazımdır ki; bedenen hasta olduğumuz gibi ruhen ve zihnen de hasta olabiliriz. Binaenaleyh şayet günün birinde; hayattan zevk almamaya ve herşeyi anlamsız görmeye başladıysak; artık ruhî dengemizin bozulmaya başladığını kabul etmemiz icap eder. İşte bu durumdaki bir kişi; hiç vakit geçirmeden bir sağlık kuruluşunun ilgili bölümüne müracaat edip, hekimin vereceği ilaçları kullanmalı ve yapacağı tavsiyelere uymalıdır.