Dolar (USD)
35.18
Euro (EUR)
36.53
Gram Altın
2966.40
BIST 100
9724.5
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

Rol model

İnsanın ilk yaratılışı ile başlayan insanlık tarihi sayısal olarak sosyal bir toplum olgusuna ulaştığı an itibariyle hem sosyal hem de kültürel olarak beraber yaşamanın gerektirdiği kurallar oluşturmaya ve bu kurallar ile hem ahlaki hem de içtimai hayatlarını düzene koymak zorunda kalmışlardır.

İslam Literatürüne göre her daim İlahi gözetim altında olan insanoğlu ‘’İnsan kendisinin başıboş bırakılacağını mı sanır’’(Kıyamet 36) mesajı ile daha doğru ve daha yaşanılır bir hayat düzeni için ilahi dizayna muhatap olmuştur.

Bu ilahi dizayn, ahlaki ve kültürel açıdan bozulan toplum muhatap alınarak, Allah tarafından zaman zaman görevlendirilen elçiler aracılığı ile doğrudan yapılmış ve toplum her açıdan doğru bir zemine çekilmeye çalışılmıştır.

124 bin elçi tarafından yapılan bu dizayn ve uyarı görevinin en son halkası, Hz. Muhammed (sa) ile artık kıyamete kadar geçerli olan örnek bir toplum modeli oluşturulmuş ve oluşturulan bu model toplum için peygamberin yaşantısı ve hayatı rol model olarak bize sunulmuştur.

Hz. Peygamberin hayatı insanlığın hem ferdi hem de içtimai hayatının bütün alanlarını kapsayan bir özelliğe sahip olduğu için, hem ferdi hem de içtimai hayat açısından istenen yeterliliktedir.(El buti,2022:s.30)

Peygamberin hayatına baktığımızda sadece 40 yaşında gelen peygamberlik görevinden sonraki yaşamı değil, peygamberlik görevinden önceki yaşamı da bizim için örneklik oluşturmaktadır. Yaşadığı toplumda 40 yaşına kadar emin sıfatı ile tanınması, cahili toplumun yaşadığı bozulmuş her türlü ahlak ve kültürü reddetmesi, ayrıyeten bizim için dikkate değer bir noktadır.

Peygamberin yaşadığı toplum, kendi dönemine göre her açıdan en azgın ve her tür olumsuzluğun en katı şekli ile yaşandığı bir dönemi yaşıyordu. Kız çocuklarının sadece cinsiyetlerinden dolayı kabul görmediği hatta diri diri gömüldüğü bir kültürde, kız çocuklarına dolayısı ile kadınlara en üst değerde değer vermiş, bununla yetinilmemiş bir Müslüman için en önemli menzil olan cenneti dahi onun ayakları altına koyarak insan ve kadın hakları konusunda en büyük devrimi yapmış diye biliriz.

Bırakın insan haklarını bir deveye dahi fazla yük bindirmenin haksızlık olduğunu iddia edecek kadar yeni bir medeniyet için gerekli olan yaşamın tüm alanlarında bir dizayn yapmıştır.

Bir toplumda bireysel yaşamın gereklerinden tutunda aile hayatı, eğitim kültür kuralları ve sosyal hayatın her türlü alanına kadar doğru bir yaşam tarzı sunmuş, bunun üzerine örnek bir toplum ve medeniyet inşa etmiştir.

Hz. Peygamber’in model oluşu sadece onun ibadetlerdeki uygulamalarını taklit etmekle sınırlı değildir. İnananlar için Hz. Peygamber’in örnekliği hayatın her alanında geçerli ve gereklidir. Onun bu yönünü belirli alanlara hasrederek daraltmak, onun mesajını çarpıtmak anlamına gelir.

Son yüzyılda İslam dünyası siyasi ve ekonomik anlamda batı medeniyeti karşısında ciddi bir mevzi kaybetmiştir. Bu süreçte kültürel olarak haricî unsurların tesiriyle, özellikle çocuklar ve gençler asli değerlerimizden uzaklaşmıştır. Çocukların medeniyetimizin değerleriyle yakınlaşmaları için, siyasi, ekonomik ve kültürel bakımlardan gerekli çalışmaların yapılması önemli olmakla birlikte, bu alanlarda ilmî çalışmaların artırılması da büyük önem taşımaktadır.

Yaşanan değişimlere paralel olarak insanların etik dışı etkilere fazlasıyla maruz kaldığı günümüz dünyasında, dinin yüklediği değerlerden uzaklaşan toplumun, buna bağlı olarak maddi ve manevi açıdan ciddi problemlerle karşılaştıkları bilinmektedir. Dünyanın, insanlığa değer ve medeniyet aşılayan Hz. Peygamberi rol model edinmeleri söz konusu problemlerin çözümüne önemli katkılar sağlayacaktır.

Dolayısı ile İslam’ın doğru anlaşılmasında Hz. Muhammedi tanımak, onun hayatını araştırmak ve en önemlisi onu örnek bir nesil ve toplum oluşturmak için rol model olarak almak belki de şu an için insanlığın en çok ihtiyaç duyduğu bir şeydir.

Doğru bir toplum ve medeniyet inşası için bu elzemdir.