Rezerv ligi
Öncelik
ile belirtelim ki “rezerv” kelimesinin Türkçe karşılığı bulunup kullanılmalıdır.
TFF’nin aldığı kararı destekliyorum. Tereddüt edilmesine, kararsız kalınmasına
gerek yoktur. Çünkü gençlerimizin önünü açacağız, onlara yeni fırsatlar doğacak.
Neden öyle
düşünüyorum?
Çünkü
özellikle futbol ile ilgili haberleri medyada üzülerek ve umutsuzluğa kapılarak
okuyoruz.
Takımlarımızın
yöneticileri başarıları yurtdışında arıyorlar, anahtarı oralarda sanıyorlar.
Halbuki
reçete ceplerindedir.
Avrupa’daki
futbolcuların çoğu Fransızca, İngilizce ve Almanca’yı öğrenmişler konuşa
biliyorlar.
Zira bu
oyuncuların büyük bir çoğunluğu sömürge ülkelerinin evladı veya asimile olmuş
gençler.
Oyuncular
milli kimliklerini yitirmişler, başkalaşmışlar, içinden çıktıkları topluma
yabancılaşmışlardır.
Her ne
kadar öteki muamelesi görseler de benlikleri iyice yok edildiği için farkındalıkları
ortadan kalkmış.
Zaten başka
sermayeleri de yok.
Yurtdışından
gelen misafir çalıştırıcılar ve oyuncular Türkçe öğrenmiyorlar. Bu bize değer
vermiyor demektir.
Beklentimiz,
saygıdeğer konuklarımızın öğretmen niteliğinin öncelik göstermesidir.
Not-1:
Mesut Özil’in Türkiye’de başarısız olması bizi derinden etkilemiştir. Yerli ve
milli duruşuna hayran olduğumuz Mesut Özil’in Avrupa’da veya başka bir yerde
kariyerine devam etmesini dört gözle bekliyoruz.
2- Kırkpınar’daki
güreşçilerimizi kutluyoruz ve onlarla İftihar ediyoruz.
3-Akdeniz
Oyunları’ndaki genç sporcularımızı takdirle izledik, hepsiyle gurur duyuyoruz.
4-Aşılı olduğum halde ben de covide yakalandım. Rabbime şükürler olsun ki ayakta geçirdim.
5-Ayhan
Songar hocamızın isminin bir sağlık kuruluşuna verilmesini yöneticilerimizden
özellikle istirham ediyoruz.
Sonuç: “Bir ülkenin dilini ya da kültürünü öğrenmezseniz başarılı olamazsınız.”