Dolar (USD)
35.18
Euro (EUR)
36.53
Gram Altın
2966.40
BIST 100
9724.5
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
21 Şubat 2017

Referandum

HAFTA sonu Gaziantep'te Cihannüma Derneği'nin düzenlediği "Yeni Anayasa ve Başkanlık" konulu panele katıldık. Her gittiğimiz yerde Anayasanın içeriğine dair çok ilginç sorular geliyor. İnsanlar değişikliklerin neler getireceğini merak ediyorlar. Bunu da öğrenmek istiyorlar. Bizler de kendi imkanlarımızla Anadolu ne düşünüyor, oyunun yönü ne olacak anlamaya çalışıyoruz. Peki geçmiş referandumlarda ne olmuş?

6 referandum yaşamışız

İlk referandum 61 Anayasası için yapılmış, Anayasa % 61 ile kabul edilmiştir. İkinci referandum 82 Anayasası için yapılmış, Anayasa % 91 ile kabul edilmiştir. Bu iki referandum darbe sürecinde yapıldığı için bugün ile karşılaştırılma imkanımız yok. Üçüncü referandum 82 Anayasası ile getirilen siyasu00ee yasakların kaldırılması için 1987'de yapılmış ve 75 bin gibi çok az bir oy farkı ile kabul edilmiş. Dördüncü referandum ise 1988 yılında yerel seçimlerin bir yıl öne alınması için yapılmıştı. % 65 ile halkın ret oyu verdiği tek referandum olmuştur. Beşinci referandum 2007'de, 367 krizi olarak bilinen ve Cumhurbaşkanı'nın halk tarafından seçilmesinin oylandığı ve % 68,95 ile kabul edilen referandumdu. Altıncı ve son referandum ise 26 maddeden oluşan ve daha çok yargı ağırlıklı 1980 darbesinin sene-i devriyesinde 12 Eylül 2010 yılında gerçekleştirilmiştir. Bu referandumda % 57,8 oranıyla kabul edilmiştir.

Şimdi yapacağımız referandumu 88 referandumu ile benzer yönleri bulunmakta. Oy oranı olarak da 2010 referandumunda alınan % 57,8 oy oranının üzerinde bir oranın çıkacağını düşünmüyorum. u2013olağanüstü olayların olmaması durumunda- %47-57 arasında bir "Evet" öngörüyorum. % 57 baraj olarak görme nedenim 367 gibi açık bir hukuksuzluk karşısında bile % 57 olmuşken ve 15 Temmuz darbe girişimi çok çabuk unutturulmuşken, 2010 değişikliklerindeki oy oranını ve seçmen refleksleri netleşmişken kararsız oylar referandumun kaderini belirleyecektir diye düşünüyorum.

Etkileyici faktörler neler?

88 referandumu ve 7 Haziran seçimlerinin çok dikkate alınması gerektiğini düşünüyorum.

Seçimi etkileyecek faktörlere de göz attığımızda; bu süreçte en önemli faktör dil olacaktır. Özellikle "evet" cephesinin kullandığı dil belirleyici olacak. Zira insanların hayatını iktidar belirler. Basının sürekli olumsuzlukları ön plana çıkardığı bir ortamda "evet" vereceğini açıklayan herkesin söylediği en küçük olumsuz söz bile genele yansıtılarak bir algı çalışması hemen devreye sokuluyor. Bu da evet diyen iktidara mal ediliyor.

MHP tabanının kararı önemli 2. Etken olacak. Zira % 10-15 oranında bir oya sahip olan MHP tabanının sandık kararı net kestirilemiyor. Devlet Bahçeli muhaliflerinin "hayır" kampanyası başlatmış olması da tabanın rengini görmemizi engelliyor.

HDP oyları. Sur olayları, tutuklanan milletvekilleri, bölgede güvenlik durumu vs. seçmenin rengini görmemizi engelliyor. Bunu sanırım sandıkta göreceğiz.

AK Parti seçmeni. Bu referanduma giderken 1 Kasım'ın değil, 7 Haziran'ın esas alınması gerektiğini düşünüyorum. Yani % 50 değil, % 41 üzerinden değerlendirme yapılması gerekiyor. Aksi takdirde yanıltıcı bir sonuç ortaya çıkabilir.

En rahat tahmin CHP seçmeninde olacaktır. Zira CHP tüm sol oyları bünyesinde toplamış görünüyor. Seçmeni de AK Parti karşısında CHP'yi yalnız bırakmıyor. Neredeyse firesiz gösterilen istikamette oyunu kullanıyor.

Yurt dışı oyları. Gösterdi ki bundan sonra yapılacak oylamalarda önem arz edecek bir sayıya ulaşmış durumda. Küçük farkla da olsa "evet'in" önde olacağını düşünüyorum.

Ekonomik veriler. Seçmeni her türlü ekonomik veri etkiliyor. Bu nedenle seçim gününe kadar ekonominin izleyeceği seyir de seçimin akıbetinde belirli olacaktır.

Belki de en önemli konulardan bir tanesi de devlet görevlilerinin vatandaşa tavırları/davranışları. Zira vatandaş bürokrasiyi direkt olarak Cumhurbaşkanı ile ilişkilendiriyor. Zaten bu Anayasa değişikliğinin temelinde de bu yatmıyor mu? Davulu sırtında taşıyanlar tokmakları almak istiyor. Sorumsuz ve çok yetkili bürokratlar ve üst kurullar ile bunların çevresindekiler ise bunları vermek istemiyor. Kararı halk verecek.