Ramazan'da yaşanan kitap ve kültür heyecanı
Ramazan bereketiyle geldi. Salgın biterken Türkiye’nin dört bir yanında kültürel faaliyetler başladı, kitap fuarları açıldı.
Mehmet
Nuri Yardım
Rahmet ve bereket ayı mübarek Ramazan, İslam âleminin
her tarafında olduğu gibi Türkiye’nin dört bir yanında coşku ve heyecanla yaşanıyor.
Bu arada salgının giderek azalması, hatta bitme noktasına gelmesiyle kültürel
faaliyetlerde de canlılık gözleniyor. Başta İstanbul ve Ankara olmak üzere
birçok şehrimizde art arda kitap fuarları açılıyor. Türkiye Diyanet Vakfı’nın
İstanbul’da Fatih Camii ve Büyük Çamlıca Camii ile birlikte Ankara’da Ahmet
Hamdi Akseki Camii’nde açtığı 39. Türkiye Kitap ve Kültür Fuarı, kitapseverleri çok sevindirdi. 9 Nisan’da
açılan fuar, 27 Nisan’a kadar ziyaret edilebilecek. Üsküdar Belediyesi’nin
açtığı fuar büyük ilgi görürken kitap meraklıları Yenikapı’da düzenlenen fuara
da gitti. Anadolu’nun birçok şehrinde düzenlenen kitap fuarlarında yazarlar,
okuyucularıyla sohbet ederek kitaplarını imzalıyorlar.
Öte yandan Ayasofya’da ikinci bir şölen daha yaşandı.
Ayasofya Camii’nden sonra 86 yıl sonra ihya edilen Ayasofya Fatih Medresesi, cuma
günü Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıldı. Vakıflar Genel
Müdürlüğü tarafından yeniden inşa edilen ve açılışı törenle yapılan Ayasofya Fatih
Medresesi, Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi’ne tahsis edildi. Güzel
mekânda eğitim verilecek.
KİTAP
ODAKLI MEDENİYET
İslam dinine mensup olan Müslümanlar, Cenab-ı Allah’ın
kitabı olan Kur’an-ı Kerim olmak üzere kitap merkezli bir medeniyete
bağlıdırlar. Bu bakımdan her Ramazan ayında yurdun dört bir yanında kitap
sergileri açılıyor ve vatandaşlarımız ihtiyaç hissettikleri kitapları, bilhassa
dinî eserleri ediniyor, bilgilerini arttırıyorlar. Madem böyle güzel bir
geleneğimiz var. Fuarları dolaşanlar, yayınevlerinin sergilediği on binlerce
kitabı bir arada görme ve inceleme imkânı da bulacak. Bunun için bütün
okuyucularımıza, bölgelerinde açılan kitap fuarlarına mutlaka gitmelerini tavsiye
ediyorum. Öyleyse bu günlerin anlamına uygun olarak yeni yayımlanmış bazı
kitaplardan bahsedelim.
AKADEMİK
MAKALELER
Merhum ilim adamı ve gönül insanı Prof. Dr. Mahmud
Es’ad Coşan Hocanın Akademik Makaleler
isimli eseri, Server Yayınları’ndan çıktı. 1960’lı yıllardan 1980’li yıllara
kadar yazılmış olan bu makalelerin önemli bir kısmı, daha önce muhtelif
dergilerde yayımlanmıştı. Din, tasavvuf, dil,
tarih, edebiyat ve kültür alanlarında, geniş bir yelpaze içinde ele
alınan bu makaleler, akademik camia için olduğu kadar meraklı okuyucular için
de önemli bir kaynak hüviyetini taşıyor. Eserde, “İslami Türk Edebiyatı”,
“Tasavvufi Halk Edebiyatı”, ”Türk Edebiyatında Na’tlar”, “Ramazana Dair Türkçe
En Eski Eser”, “Hacı Bektâş-ı Veli ve Bektaşilik”, bölümlerin sadece bir
kısmını oluşturuyor.
TASAVVUF
VE TARİKATLAR
Prof. Dr. Mustafa Kara, kıymetli eserleri ve istifade
edilen sohbetleriyle tasavvuf ve
tarikatlar konusunda insanlarımızı aydınlatan mümtaz bir ilim adamıdır. Dergâh
Yayınları tarafından yeni baskısı yapılan Metinlerle
Osmanlılarda Tasavvuf ve Tarikatlar, bu konuları merak edenler için
vazgeçilmez bir kaynak eser. Giriş bölümünde tasavvuf ve tarikatların tarihçesi
hakkında mufassal malumat veren Kara, bu dinî yolların doğuş sebebi üzerinde
ayrıntılı duruyor. İbnü’l-Arabî ve Mevlânâ başta olmak üzere birçok
mutasavvıfın hayatı ve tasavvufa bakışlarını ele alan Hocamız, daha sonra belli
başlı tarikatların kuruluşları, kurucuları, yayılışları ve tesirleri üzerinde
ayrıntılı bilgi veriyor. Osmanlı’da tarikatlar ve Cumhuriyet’e gelişte bu
müesseselerin özüne de temas eden yazarımız, yaptığı genel değerlendirmelerde
konu ile alakalı düşüncelerini toplu olarak okuyucuya aktarıyor. Eserde şöyle
deniliyor: “Nefis terbiyesi, ruh tezkiyesi, kalb tasfiyesi, gönül eğitimi adını
alan ve bizim kültürümüzde tasavvuf diye isimlenen faaliyet alanı
medeniyetimizin en dikkat çekici manzaralarından biridir. Çünkü o, insanın
esrarengiz yönü olan gönlünü ele almakta, onun imkânlarını genişletmekte ve onu
saf hâle getirdikten sonra kalbin sırlı yoluyla yaratıcısına
yönlendirmektedir.”
MUHİT
KİTAP’TAN ESERLER
Yayımladığı değerli eserlerle adından söz ettiren
Muhit Kitap, iki yeni kitapla okurların karşısına çıkıyor. İlki Yunus Emre ve
Nasreddin Hoca hakkında yaptığı derinlikli çalışmalarıyla tanınan Mustafa
Özçelik’in Yunus Emre’nin Şehirleri
adlı kitabı. Özçelik, irfan çağlayanı olan Türkmen dervişi Yunus’un Eskişehir,
Karaman, Aksaray, Manisa, Afyonkarahisar ve Isparta başta olmak üzere birçok
şehrimizde nasıl kucaklandığını ve samimi bir şekilde sahiplenildiğini
anlatıyor. Anadolu’nun dört bir yanındaki Yunus makamları üzerinde duran yazar,
mutasavvıfımızın kuşatıcı dünyasının insanlarımızda karşılık bulduğunu, bu
bakımdan ilahileri, şiirleri ve görüşleriyle şairimizin çok sevildiğini
anlatıyor. Mustafa Özçelik’e göre, “Yunus Emre, bütün bir Anadolu’yu sevgiyle
mayalamış bir ruh kahramanıdır. Milletimiz de ona duyduğu sevgiyi
somutlaştırmak için Eskişehir’den Karaman’a, Aksaray’dan Erzurum’a, Isparta’dan
Ordu’ya pek çok yerde adına makam dediğim türbeler inşa etmiştir.” Muhit’ten
çıkan ikinci eser, “Ene’l Aşk” sözüyle meşhur olan İbrahim Gülşeni hakkındadır.
Prof. Dr. Muhsin Macit, Ene’l –Aşk
Demişti İbrahim Gülşeni kitabında ilk defa bu mutasavvıf şairimizin
şiirlerinden bir seçmeyi kültür dünyamıza kazandırmış bulunuyor. Eserin birinci
bölümünde Gülşeni’nin hayatı, eserleri, tasavvuf edebiyatımızdaki yeri üzerinde
durulurken ikinci kısımda şiirlerinden yapılan seçmeyi buluyoruz. Şeyh Galip’in
Hüsn ü Aşk’ta adını anıp “biricik
bülbül” diye takdim ettiği İbrahim Gülşeni, Halvetiye tarikatının Gülşeniye
kolunun kurucusu. Birçok yeri gezip dolaşan şair, üç farklı dilde şiirler
söylemiş bir iman eri ve maneviyat çağlayanıdır. Bu hikmetli eseri tasavvuf
âlemine ve edebiyat dünyasına kazandıran Muhsin Macit Hocamıza teşekkürler.
RUHLARIN
GIDASI
Ötüken Neşriyat, edebî eserlerin yanı sıra dinî sahada
da mühim eserleri okuyucularına ulaştırmaya devam ediyor. Ruhların Gıdası, 15. Asır Şairi Feyzî’nin Kût-ı Rûhî isimli mevlidi. Arzu Atik ve Güler Doğan Averbek’in
birlikte hazırladığı eserin giriş bölümünde Türklerde “Mevlid Geleneği”
üzerinde durulurken Kût-ı Rûhî ve
şairi hakkında geniş bilgi veriliyor. 15. Asır şairi Feyzî’nin, Sultan II.
Bayezid’e eserini sunduğu ifade edilirken şairin Hazret-i Peygambere duyduğu
samimi muhabbetin okuyucu tarafından hissedildiği belirtiliyor. Kût-ı Rûhî’nin metni ve günümüz Türkçesi
ile söylenişi, kitapta birlikte yer alırken Türk edebiyatında pek çok mevlid
yazılmış olması şu gerçeğe bağlanıyor: “Naatlar, samimi duygularla yazılan,
riya kokmayan, son derece lirik metinlerdir. Mevlid türündeki eserleri de bu
kapsamda değerlendirmek mümkündür.” Din
ve Kültür İlişkisi Üzerine kitabı Prof. Dr. Recep Kılıç’a ait. Yazar bu
eserinde din ve kültür münasebetleri üzerinde kaleme aldığı müteferrik
makaleleri topluca okuyucuya sunuyor. Bu bölümlerin başlıkları arasında
“Teknoloji-Din İlişkisi”, “Dinî Çeşitlilik ve İslam”, “Çalışma ile Kültür ve
Medeniyet İlişkisi” de bulunuyor.
PEYGAMBER
AHLÂKI
Büyüyen Ay Yayınları, bilhassa geçmişte kaleme alınmış
ancak bugün elimizde bulunmayan pek çok eseri kütüphanelerimize kazandırmakla
büyük bir hizmette bulunuyor. Ömer Ferid Kam’ın bütün eserlerini meraklılarına
ulaştıran yayınevi, Peygamber Ahlâkı’nı
Ramazan’a yetiştirdi. Suat Ak’ın yayına hazırladığı eserin orijinal ismi Ahlâk-ı Seniyye-i Risaletten Bir Nebze’dir.
Takdimin ilk satırları nasıl bir eseri elimizde tuttuğumuzu bize hissettiriyor,
okuyalım: “Bu eser, Ömer Ferid Kam’ın Allah Resûlüne duyduğu sınırsız hürmet ve
aşkın mahsulüdür. Gittikçe ağırlaşan modern bunalımı içinde çırpınan ve
kendisine bir kurtuluş kapısı arayan insanoğluna, göremedikleri, bilemedikleri
mucizenin, en büyük hidayet güneşi Efendimiz sallallahu aleyhi vesellemin
‘mukaddes zâtları’ olduğu hakikatini beyan edicidir.”
Tâhirü’l Mevlevî’nin eserlerini de neşreden yayınevi,
müellifin tasavvuf ve ahlak yazılarını Ehl-i
Hakikate Göre Muhabbet ve İnsan Şeytanları ismiyle vitrinlere çıkardı. Mustafa
Kirenci’nin hazırladığı eserde Tahirü’l Mevlevînin muhtelif mecmualarda basılan
makaleleri bir araya getirilmiş bulunuyor. Ayrıca müellifin İslâm Yolu mecmuasında “Büyüklerin
Sözleri” başlığıyla tefrika ettiği İslam büyüklerinden hikmetli, arifane sözler
de yer alıyor.
Muhtevalarından daha geniş şekilde bahsedilmesi
gereken diğer dört eser ve yazarlarını, şimdilik isimleriyle zikredelim: Ahî Evran Ahîlik Fütüvvvet ve Fütüvvetnâmler,
Oğuz Çetinoğlu (Bilgeoğuz Yayınları), Türkiye’de
Şehirli Dindarlık, Memiş Okuyucu (Değişim Yayınları), İslâm’ın Mistik Yüzü Sufiler, Reynold A. Nıchollson, Çeviri: Receep
Yılmaz (Kapı Yayınları), Mevlâna ve
Konfüçyüs Hayatın Anlamı, İbrahim Özdemir (Akıl Fikir Yayınları).