Ramazan kardelenidir ömrümüzün
Her hasretin sonu muhakkak vuslattır. Neyin hasretini duyuyorsanız vuslatınız ona olur. Hasret ile vuslat arası hissettiğiniz duygudur özlem. Özlemek de buradan gelir. Özlemeyi kıymetli kılan beklenenin değerindendir. Beklenen değerliyse özlemek o vakit külfet değil ülfet olur. Beklemenin hakkını verenler kavuşmanın lezzetine ulaşabilir. Beklemenin erdemini gösteremeyen sabırdaki hikmeti kavrayamaz. Sabır hayra açılan kapıdır. Yokluğa sabretmek varlığa aralanan kapıdır. Varlık kapısından sabır ile geçenlere düşen nihai görev şükretmektir.
Dünü hayır olanın akıbeti de hayır olur. Her
işinde hayrı gözetmek insanı iyiye ve güzele sevk eder. İnanç, ibadet ile süslenince
güzeldir. İbadet, inancın libasıdır. Sabır da ibadetlerin süsüdür. Ramazan da
başlı başına sabırdır. “Şüphesiz güçlükle beraber bir kolaylık
vardır. Gerçekten, güçlükle beraber bir kolaylık vardır.” (İnşirah
Suresi, 5 ve 6. Ayetler) Güçlükle beraber kolaylığı veren Allah’a hamdolsun.
On bir aylık hasretin nihayetinde gönlümüzün
sultanı, ömrümüzün miracı, ruhumuzun sükûnu, başı rahmet, ortası mağfiret, sonu
da cehennem azabından kurtuluş olan Mübarek Ramazan ayı hoş geldi.
Ramazanı külfet olarak görmek ülfeti
ıskalamaya neden olur. Ramazan ülfete vesiledir. Herkesin halinden anlayıp
insanların birbirleriyle kaynaşmasını sağlar. Ramazan, güzelliklerin birin
binle çarpılarak hesaplandığı ve ruhun cennet rayihasıyla dolduğu zamandır.
Anı yaşamanın lezzeti gizlidir Ramazan’da. Latin
Şair Horatius’un Hedonist Felsefenin temelini oluşturan “carpe diem!” sözünün aslına rücu ettirilerek hakiki anlamda idrak
edilmesini sağlayacak zamandır Ramazan. Anlayacaklar için bir fırsattır. Hatta
fırsatlar silsilesinin ilk basamağıdır. Bugünün batıl anlamda haz merkezli anı
yaşamak düşüncesinin çürümüşlüğünden kurtularak anın içinde zamanın kıymetini
bilerek yarının huzuruna ermek için vesiledir Ramazan. Carpe diem felsefesi etrafında şekillenen “Sadece bir tane hayatınız var ve şimdi yapmayacaksınız da ölünce mi
yapacaksınız?” düşüncesi yerine “Sadece
bir tane hayatınız var ve ölünce size faydası olacak şeyleri şimdi yapmalısınız.”
fikrini yerleştirmek gerekir.
Bu anlamda Ramazan, anı yaşamak isteyenler
için en güzel fırsattır. Kur’an-ı Kerim’in indirilmeye başlandığı bu ay aynı
zamanda oruç ayıdır. Başında rahmet, ortasında mağfiret ve sonunda cehennem
azabından kurtuluş olan bu ayda tutulacak oruçlarla ilgili olarak bir kudsî
hadiste Yüce Allah’ın “İnsanın oruç dışında her ameli kendisi
içindir. Oruç benim içindir, mükâfatını da ben vereceğim”
buyurmaktadır. Bu hadis dahi başlı başına bu ayın ne kadar kıymetli olduğunu
göstermeye yeter.
Hazreti Ali: “Her şeyin bir baharı vardır.
Kalplerin baharı Kur'an, Kur’an’ın baharı da inmeye başladığı ay olan Ramazan
ayıdır.” diye buyurur. Bu dünyada her mevsim bize kış... Bu dünya
çilehane... Bu dünya dertler yumağı… Çözmeye çalıştıkça daha da girift olan
sorunlarla dolu bir yer. Her yanımız kan, gözyaşı, hüzün, keder, çile… Bugün
Gazze mazlumlar için kan gölüne döndü. İçimiz kış, bitmek bilmeyen bir çile
kuşatmış her yanımızı. Zulme rıza göstermiyoruz, zalime karşı duruyoruz. Lakin
içimizdeki kışa bir türlü bahar gelmiyor. Her yanımız acıyor.
Biliyoruz ki bu dünya imtihan yeri…
İmtihanı geçebilmek en büyük mesele… Bunun için sabrı tüm cümlelerin başına koyuyoruz.
Sabrın en güzel öğretmenidir Ramazan. Ramazan, kardelenidir ömrümüzün. Baharı
müjdeler hayatımıza. En çetin kışlara direnişimizin umududur Ramazan. Bu dünya
imtihan yeridir ve her kışın ertesi bahardır. Baharın anlamı kışa sabrımızda
gizlidir. Çilelere sabrederek rahmete erişir insan. Rahmet ile kuşatılmak
istiyorsak evvela sabrı kuşanmak gerekir. Ramazan her haliyle sabrı öğretir
bize. Ne mutlu bu öğretiye vakıf olan gönüllere...
Âlemlere rahmet olarak gönderilen Peygamber
Efendimiz (SAV): “Oruçlunun rahatlayacağı iki sevinç anı vardır: Birisi, iftar ettiği
zaman, diğeri de orucunun sevabıyla Rabbine kavuştuğu andır.” hadisiyle
bizlere bu güzel müjdeyi veriyor.
Rabbimiz, sahurda O’nun rızasıyla niyet
ederek tuttuğumuz ve iftarda da “Allâhümme leke sumtü ve bike âmentü ve
aleyke tevekkeltü ve alâ rızkıke eftartü.” (Allah’ım! Senin rızan için oruç tuttum. Sana inandım. Sana güvendim.
Verdiğin nimetle oruç açtım.) diyerek açtığımız oruçlarımızı kabul
buyursun.
Ramazan ayımız ümmetin vahdetine, Gazze’nin
direnişine, insanlığın dirilişine, mazlumların zaferine ve ömrümüzün kardelenine
vesilesi olması umuduyla mübarek olsun.