Rahmetli Erbakan ve 28 Şubat
Bugün 27 Şubat, Rahmetli Necmettin Erbakan Hoca’nın vefat yıldönümü, yarın da 28 Şubat, darbenin yıldönümü.
Yıllar geçtikçe kıymeti daha iyi anlaşılıyor.
Ne çileler çektiğini de çok daha iyi kavrıyoruz, umur görmüş, çok iyi eğitim görmüş, hem sayısal hem sözel zekâsı çok yüksek, feraseti çok yüksek bir Lider ve etrafında “toprak kokan” insanlar…
Gariban, hayata çok geriden başlayan, dışlanmış, ezilmiş kitleleri aldı, bir yerlere taşıdı merhum.
“Yerli ve milli” dendiğinde aklınıza gelebilecek bütün belli başlı sivil toplum örgütlerini Rahmetli Erbakan Hoca kurdu.
Her yerde onun izleri var…
Rahmetli Erbakan’ın,
“Ne yaptıysam Allah rızası için yaptım,” cümlesi O’nu tam olarak anlatıyor.
“Bizim motor değil, şeftali üretmemizi istiyorlar!” sözüyle de ifade edilen gerçek malûm.
Rahmetli Erbakan hakkında birçok yazı kaleme aldık, 28 Şubat darbesi ve darbecileri hakkında da…
Binlerce yazı, binlerce haber, binlerce konuşma…
Ve toplamda, milyonlarca yazı, milyonlarca haber, milyonlarca konuşma…
Bugün geldiğimiz noktada, gençlerimizin büyük bir bölümü için 28 Şubat neyi ifade ediyor?
Üzerinden 23 sene geçmiş, koskoca 23 sene, kaç nesil demek bu?..
Memleketin bugünkü gerçeklerini, bugünkü sıkıntılarını 28 Şubat’ı bilmeden kavramak mümkün mü?
Asla!..
Bakın; 15 Temmuz İhaneti’nin arkasında bile “28 Şubat” var; o gün korunanları, yıllar sonra “paşa” oldular ve 15 Temmuz ihanetine imza attılar!..
Rahmetli Erbakan’ı alaşağı eden darbe olmasaydı, çok daha az borçlu bir ülke olacaktık, çok daha fazla üreten, kişi başına geliri çok daha fazla bir ülke olacaktık.
Şimdiki meselemiz, bütün topluma ve özellikle de gençlere 28 Şubat’ı anlatabilme meselesidir.
Bu konuda, Külliye’ye, Meclis’e, belediyelere, sivil toplum örgütlerine, medyaya büyük görevler düşüyor…
Ne yapıp edip, 28 Şubat’ın arkasındaki “şer odaklarını” anlatmak mecburiyetindeyiz herkese.
Bu bilinse…
Bu kavransa…
28 Şubat’ın arkasındaki Siyonizm, Evanjelizm anlaşılsa…
28 Şubat darbecilerinin PKK ve diğer terör örgütlerinin palazlanmalarına nasıl hizmet ettikleri anlaşılsa…
O zamanın “5’li çete”sinin hangi unsurlardan meydana geldiği bilinse…
Rahmetli Erbakan Hoca ve ekibinin, “savunma sanayiini” yerlileştirme ve millileştirme hamlelerinin ne engellerle karşılaştığı ve niçin karşılaştığı bilinse…
Bugünkü gelişmelerin, bugünkü saldırıların, bugünkü “ihanet ittifakların gerçek “niyetleri” net bir şekilde görülecek…
Bugünkü mücadelenin “esası” anlaşılacak…
Ne yazık ki, bunca yayına, bunca konuşmaya rağmen, gençlerimizin çoğu bilmiyor o günleri…
Bundan dolayı da…
“Kaba sloganlar” gerçeklere hakim oluyor.
Algı operasyonları tutuyor…
Gençler, sosyal medyadaki “art niyetli odakların” ürettiği sloganları tekrarlıyor…
Böyle giderse, iyi şeyler olmaz…
Böyle giderse, bir “50 yılı” daha kaybederiz!..
Rahmetli Erbakan Hoca’yı anlamak, Rahmetli Muhsin Başkan’ı anlamak; 28 Şubat’ı anlamak…
O günlerden bugünlere gelmek…
Ve “Büyük Resmi” görmek…
Tarihi, Rahmetli İkinci Abdülhamit Han’ın dönemine kadar geri almaya bile gerek yok, 23 yıl geriye alalım ve bugüne gelelim yeter.
Ey “yerli ve milli” denilen “kimi” kanallar, “Femifaşist programlardan” vakit kalırsa buralara da gelin…
Ve ey Milli Eğitim yetkilileri, 28 Şubat’a müfredatta “hak ettiği” yeri verin!..
Biz de biraz daha yüklenelim; taaa ki, 28 Şubat’ı bilmeyen vatan evlâdı kalmasın…
Ha Gayret!..
