Dolar (USD)
35.21
Euro (EUR)
36.76
Gram Altın
2960.58
BIST 100
9626.56
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
03 Mart 2016

Ra'du'ş Şimal ve içerideki ihanet operasyonu

20 ülkeden oluşan "İslam Ordusu" birlikleri, Hafar el Baten bölgesinde Ra'du'ş Şimal (Kuzeyin Gök Gürültüsü) ismini verdikleri büyük bir tatbikat başlattı. Tatbikata 200 bine yakın askerin yanı sıra 100 savaş uçağı ve yüzlerce kara savaş aracının katıldığı ifade ediliyor. Suudi Arabistan Haber Ajansı SPA'ya göre; bu şimdiye kadar bölge tarihinin en büyük tatbikatıu2026 Dünyada en çok savaş uçağına sahip ilk 3 ülkeden biri olan Suudi Arabistan'ın 4 savaş uçağı da Adana'daki İncirlik Hava Üssü'ne geldi. Diğer taraftan bölgede ciddi bir hareketlilik yaşanırken içeride Carettepe'de Gezi denemesi, AYM'nin kararı ve bir takım terör faaliyetleriyle Türkiye'nin dikkati dağıtılmak isteniyor.

Türkiye'nin YPG mevzilerini bombalamasıyla bölgede ne denli ciddi olduğunu anlayan ABD ve Rusya kısa süreli bir mola verdi. Suriye'de 5 yıldır devam eden ve 470 bin cana mal olan bir savaşın ardından Rusya ile ABD öncülüğünde güya bir ateşkes kararı alındı. Esed'i göndermek istemeyen, PYD/YPG'yi terör örgütünden saymayan hatta işbirliği yapan Rusya ve ABD'nin asıl amacı Suriye'yi bölmek ve tamamen kontrolleri altına almaktır. Kaldı ki 1980'li yıllardan beri raporlarında Suriye'nin bölünmesi yer almaktadır. Condoleezza Rice, 2004 yılında aralarında Türkiye'nin de yer aldığı 22 Ortadoğu ülkesinin sınırlarının değişeceğini söylememiş miydi?

Bugün Suriye üzerinden Ortadoğu'nun yeniden dizayn edilmesini konuşuyoruz. Kurulan ittifaklara, sürekli değişen dengelere ve ellerinde sınırları değiştirilmiş Ortadoğu haritalarıyla dolaşan küresel güçlerin planlarına bakıldığında haliyle Türkiye'nin bölgede aktif rol alması istenmiyor. Çünkü Türkiye artık eski güdümlü, korkak, kontrol edilebilir, zayıf en önemlisi de üst akıl'ın yörüngesinde olan bir Türkiye değil. Erdoğan iş başına gelir gelmez, içeride küresel baronların hizmetkarlığını yapan yapılarla ciddi savaş verdi. Bugün Türkiye'nin dünyada sesi çıkmaya başlamışsa ve oyun kurucu bir rol üstlenmişse bu içerideki yapıların büyük oranda tasfiye edilmesinden ötürüdür.

Erdoğan, Türkiye'nin elini kolunu bağlayan kirli yapıları dağıttıkça Türkiye kendine geldi. Küresel sömürgeci ülkelerin İslam coğrafyasında kurdukları 200 yıllık yerleşik pazar sistemine çomak sokmaya başladı. 402 yıl bize vilayetlik yapmış Suriye'de yaşanan zulme de kayıtsız kalmadı. Dış politika anlayışını medeniyet düşman bir zihniyetin tekelinden çıkardı. Suriye'yi bir bataklık olarak görmedi. Tam tersi mazlum halklara kucak açtı. 100 yıldır uyutulan, uyuşturulan Türkiye bu tarihi dönemeçte bir umut olarak belirmeye başladı. Bugün bölgede bir birliktelik havası oluşmaya başlamışsa bu Türkiye'nin tekrar ayağa kalkmasından ötürüdür.

Suriye bir dönüm noktasıdır. Küresel güçlerin defteri burada dürülecektir. Türkiye 2013 yılından beri İslam ülkelerini bölüp parçalama tuzaklarını boşa çıkartan hamleler yaptı. Bu yüzdendir ki MİT TIR'larına yapılan baskınla Türkiye'nin DAEŞ'e yardım eden terörist bir ülke olarak göstermeye çalıştılar. Can Dündar'ın, baronların talimatıyla bu bilgileri servis etmesini şimdi daha iyi anlıyoruz. Buna rağmen Türkiye'ye dönük gerçekleştirilen bu ihanet operasyonunu bugün bize bir gazetecilik faaliyeti olarak yutturmaya çalışıyorlar. Gezi, 17-25 Aralık darbe teşebbüslerinin temel gayesi Türkiye'yi İslam coğrafyasından el etek çektirmek içindi. Bu tür operasyonlarla devrilmeyen Türkiye'yi 7 Haziran'da koalisyonla devirmeyi, zayıflatmayı denediler ama o da olmadı.

Dönemin koalisyoncu/uzlaşmacı siyasetçilerini, yazarlarını hatırlayınızu2026 Koalisyon olmazsa ülkede iç savaş çıkar tehditlerini hatırlayınız. Bugün karşımızda bir koalisyon hükümeti olsaydı sınırımızı tehdit eden YPG mevzilerini bombalayabilir miydik? Bölgede elimiz bu denli güçlü olur muydu? O yüzdendir ki 7 Haziran'dan sonra adı "Hayır"cıya çıkan ve bilerek isteyerek, risk alarak tabanını AK Partiye yönlendiren Bahçeli'ye bugünlerde ceza kesiliyor. Bugün MHP bu taşeron örgütün tehdidi altındadır.

Bir çoğunun aklını başından alan, kimyasını bozan yüzde 49.5, Allah'ın bu ülkeye bir yardımıdır diye düşünüyorum. Bugün uluslararası güçlerin emrinde olan PKK/HDP'nin de "Hendek" operasyonu bertaraf edildi. Kürtler, bu örgütün gerçekte kendilerine düşman, küresel baronlara dost bir örgüt olduğunu bizzat yaşayarak, bedel ödeyerek öğrenmiş oldular. Türkiye bir taraftan da elini iyice güçlendirecek yeni bir anayasayı ve başkanlık sistemini gündemine aldı. CHP'nin masayı tekmelemesi, Carettepe'de Gezi denemesi, AYM'nin bir casusu serbest bırakması ve AK Parti içinden bir kesimin Erdoğan'a açıktan meydan okuması ve yapılan çağrılar önümüzdeki günlerin zorlu geçeceğini gösteriyor. Erdoğan'ın elini bükmek istiyorlar. Ancak ne çare, ok yaydan çıktı. Türkiye bundan böyle şerefli insanların omuzunda yükselecektir.

@sivildemokrat

[email protected]