Dolar (USD)
32.25
Euro (EUR)
34.66
Gram Altın
2393.67
BIST 100
10247.75
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

14 Ocak 2023

Pinokyo Kemal

Bir muhalefetimiz var ki, düşman başına. Her gün yeni bir yalanı yürürlüğe koyuyorlar. Hukuk yoluyla yalanları onlarca kez tescillendiği halde taktiği asla değiştirmiyor, yalan ve iftiradan milim şaşmıyorlar. CHP Başkanı Bay Kemal, ödemeye mahkûm olduğu tazminatları da bağış yoluyla parti üyelerine ödettiriyor. Partililer ise “Başkan biraz ölçülü konuş” diyemiyor.

Devlet kademelerindeki yandaş ispiyonculardan bilgi sızdırıp hükümetin yapmaya hazırlandığı icraatları önceden öğrenip, güya biz söyledik yaptılar iddiasındalar. Muhalefetin son tescilli yalanı, önceki gün Arifiye Tank Palet Fabrikası’nda fırtına obüsleri teslim töreninde ortaya çıktı. 2,5 yıl önce fabrikaya ortak alınıp genişletilmesine neler dememişlerdi ki… İlk iftiraları “Katar katar satıldı” olmuştu. “… kapısına kilit vurulacak. Artık üretim yapılmayacak. Rant amaçlı olarak betonlaşacak” diye iddia etmişlerdi.

Fabrikaya Katar devleti ortak olunca, iftirayı yapıştırmışlardı: “Katar’ın ilk işi, çalışan işçileri kapının önüne koymak olacak.” Hiçbiri olmadı. Yapılan yabancı sermaye takviyesiydi. Fabrika modernize edilip büyütüldü. Tank ve obüs üretmeye başladı. Ortak olan Katar değil Almanya olsaydı, gıkları çıkmazdı. Bir İslam ülkesi olunca kıyameti kopardılar.

***

Pinokyo’yu bilirsiniz. Hani şu yalan söyledikçe burnu uzayan oyuncak kukla. Türkiye’nin ana muhalefet partisinin başkanı Bay Kemal de bu oyuncak kukladan farksız. Ortaya bir iddia atıyor, ama dava açılınca belge sunamadığı için hukuk yoluyla mahkûmiyet alıp her seferinde tazminat ödüyor. Bıkmadı bir türlü…

“Bay Kemal” epey bir zamandır Avrupa ve Amerika’da komedi programlarının konusu. Sunucular bir yandan Türkiye’nin icraatlarını verirken, izleyicilerini güldürmek için ana muhalefet partisi başkanının sözlerini yayınlayarak dalga geçiyorlar. Sadece Bay Kemal açısından değil, Türkiye açısından da üzücü bir durum.

Seçim kazanmak için kırk dereden su getiren Bay Kemal, aslında becerikli biri. Yamalı bohça şeklindeki muhalefeti birleştirmek için kırk dereden su getiriyor. Yerel seçimlerde HDP ve Saadet Partisi’nin desteği ile büyükşehir belediyelerini kazanmıştı. Kurduğu altılı masada ise her kafadan bir ses çıkıyor. Nutuklarında kendince yiğitlikler taslayıp naralar atıyor. Millet ise sadece gülüp geçiyor.

***

Şimdi durum daha da renklenecek. Çünkü seçim sürecine girildi. Haziran ayındaki Cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimleri Mayıs ayına çekilecek. Dört ay sonra önümüze sandık geliyor. Bu iki seçime bir de başörtüsü referandumu eklenecek. Üç tercihi bir arada yapacağız.

Muhalefet, samimiyetsizliğini başörtüsü konusunda da gösterdi. Bay Kemal, kalkıp başörtüsüne yasal güvenceye çağrısı yapınca, Cumhurbaşkanı Erdoğan da, “Madem öyle bu konuyu anayasal güvenceye alalım” dedi. Anayasa değişiklik teklifi hazırlanarak Meclis’e sunuldu. Ama bu kez oy avcılığı işe yaramadı, tıpkı 2008 yılında imzaladığı dilekçe ile Anayasa Mahkemesi önünde “Başörtü serbest bırakılamaz” diyen Bay Kemal hemen çark etti.

Hükümet her gün yeni bir icraatı hayata geçiriyor. Dün Rami’de Türkiye’nin en büyük kütüphanesi açıldı. Bir hafta sonra İstanbul Havalimanı metrosu açılacak. Savunma sanayiinde her gün yeni bir gelişmenin haberini alıyoruz. Yedi parçalı muhalefet ise ganimet peşinde. HDP, Cumhurbaşkanlığı yardımcılığı verilmeyince dişini gösterdi. Bakalım kapatılınca ne yapacaklar?