Dolar (USD)
32.42
Euro (EUR)
34.29
Gram Altın
2492.64
BIST 100
9693.46
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

10 Şubat 2015

Paralel Polisler

Artık 'Yeni Türkiye'de' milletin malına canına, yok ağaçlar içinmiş, yok bilmemne içinmiş kastetmek öyle kolay değil 'koçum'! Ayağını denk alacaksın!
TBMM Genel Kurulu, görüşülmesi ertelenen ve bazı çevrelerce yine 'mal bulmuş magribi' gibi çokca dillendirilen 'İç Güvenlik Paketi' olarak bilinen tasarıyı 10 Şubat Salı yani bugün görüşmeye başlayacak.
Bize ne bundan? E tabii haklısınız, bizim polisle bir derdimiz yok. Elimize molotof alıp sokaklarda terörestirmiyoruz. Tanınmamak için yüzümüzü gözümüzü maskelemiyoruz, utanacak, gocunacak halimiz yokki!. Kamu malını geçtim, esnafın malına canına da kastetmiyoruz!
Maalesef uzun yıllar gereken düzenlemer yapılmayınca polislerin 'Paralel Çetenin' tetikçiliğine soyunması kaçınılmaz olmuştur. Özellikle toplu gösterilerde görev tanımlarının net belirlenmemiş olması asıl polisleri madur etmiştir. Bu durum haklı yahut haksız polisleri hedef tahtasına konmasını kaçınılmaz kılmıştır.
Yeni çıkacak İç Güvenlik Paketini böyle okuyunuz.
Detaylara girmeden evvel milletin menfaatiyle kendi menfaatleri arasında tercih yapanları bir kere daha dikkate alınız. Kimin kimden ne beklentisi var ve gayesi ne? Kim neyi niçin istismar ediyor? BankAsya önünde dualar zikirler edenler Charlie Hablo için yas tutanlar acaba halk için ne ifade ediyor? Veya halk onlar için ne ifade ediyor?
Yok polis devleti imiş, yok demokratik protesto hakları engellenecekmiş vs. Yok ya?
2011 yılında Hüseyin Akdoğan ve Yasin Köse(Yok, bu bizim Yakup Köse'yle ilgisi yok. Sadece soyisim benzerliği!) Polis yetkilerinin Amerika'yla mukayeseli 'risalesini'(Risale? O ne ki? Ağızdan mı alınıyor yoksa sürülüyor mu? fetullahçılar azdan çokdan 'risale' nedir Bediüzzeman Said Nursi'den bilseler gerek!) yayınlanmış ve Polisin müdahelede sınırlarının tanımlanması netleştirilmesi noktasında gereksinimleri aktarmış.
Tom McEwen'in 1997 yılında Amerika Birleşik Devletlerindeki 96 farklı polis biriminin zor kullanma politikalarını incelediği çalışmayı temel alarak, Türk Polis Teşkilatının ve Amerika Birleşik Devletleri polis teşkilatlarının zor kullanma politikalarını karşılaştırmalı olarak incelemektedir.
İşlerine gelince Avrupa ve Amerika diyenler bakalım Avrupa ve Amerika'da molotof atma, yüzü maskeyle örtme, toplantı ve gösteri yürüyüşü kanunu ve polisin müdahelesi nasılmış?
Amerika'da 'Occupy Walstreet'(Hani 'ahmakça' Yunanistan'da Çipras'ın kazanmasından umutlananların 'Kapitalizm' çöktü diye bir zaman heveslendiği olaylar) hatta daha yakın tarihli zenci Micheal Brown'ın öldürülmesine verilen tepki gösterilerine polisin müdahalelerini televizyonlarda görmüşsünüzdür. Yok görmediyseniz sosyal medyada dolu videolar var, isteyen baksın.
Mesela Amerika'nın ilk eyaletlerinden ve de özgürlükler anlamında diğerlerine mukayeseyle daha geniş sayılan Delaware eyaletinde Molotof Kokteylin cezası D sınıfı Felony suçu olarak görülüyor ve de 16 yaşındakini deçocuk değil yetişkin olarak kabul ediyor. 8 yıl eyalet cezaevinde hapis $50000'dan(elli bin dolar) başlıyan para cezası! He, Eyalet cezaevi Amerikan sisteminde 'jail' den farklı olarak daha da ağır suçlulara mahsustur!
Peki ya Ingiltere? 16-21 yaş arası 3 yıldan başlıyor 21 ve üzeri ise 5 yıl!
Peki Avrupa'da herhangi bir ülkede müsamaha var mı? Yaa,YOK tabiiki! 'yağ yoksa 'bal' var değil mi?' yakalım, yıkalım Tayyip gitsin!
Peki yüzünü maskeleme, görünmiyecek şekilde örtme? Evet ya, yine bildiniz, Avrupa'nın her yerinde ama her yerinde yine SUÇ ve yine CEZA! Amerika ve Kanada?
Kanada 2013 yılında geçirdiği kanunla yüzünü tanınmayacak şekilde kapatıp gösteriye katılan kişiye 10, yazıyla 'on yıla' kadar hapis istiyor! Neredeyse eş zamanlı olarak Amerika'da da 2013 yılında kabul edilen yasayla yine aynı oranda 10 yıla varan mahkumiyeti var! Peki ya Avrupa?
Danimarka'da yasak, Avusturya'da 6 aydan başlıyor tekrar halinde katlanarak artıyor. Almanya'da aynı, keza Fransa da. İsveç ve İsviçre dahil. Yalnız İspanya'da hapis değil 30000, yazıyla 'otuz bin' avrocuk para cezası!
E hani siz Avrupa Birliği diyordunuz, hani Avrupalılaşmaktan bahsediyordunuz? İtirazlar niye?
Son sözümü Mustafa Kemal'in askerlerine atıfla, acaba size verilen ödev paralele takılıp 'geri-zekalılık' etmek mi?
***
Yüreğin kavi, bilirim Dostum. Şüphesiz zorluktan sonra bir ferahlık var! Hükümlerin ötesinde de bir hüküm var.
Yazarımız Yakup Köse'nin yanındayız.