Paralel ile mücadelen vazgeçelim!
Paralele yapı ile mücadele ne aşamada, daha doğrusu gerçekten böyle bir mücadele var mı diye düşünmemek elde değil. 17-25 Aralık paralel darbe girişimi sonrası ortaya çıkan süreçte somut olarak neler yapıldı, yapılmakta?
Sahi, paralel ile mücadele etmek kimin görevi?
Konuyla ilgili siyasi arenaya baktığımızda çıkan cılız birkaç sesten başka bir çıkışa rastlamak mümkün değil.
Medyada da durum, bundan farklı değil. Her türlü riski almış üç beş kişi konuyla ilgili yazmaktan, konuşmaktan yılmamış görünüyor.
Yargıda devam eden süreç ise hepsinden daha trajikomik gibi! Belli periyotlarla başlatılan seri gözaltları, kısa bir süre aynı serilikle yürütülen bir dizi serbest bırakılmayla devam ediyor.
Kamuoyunun aklında deli sorular elbetteu2026 Bunlar masumsa eğer neden gözaltına alınır, suçlu ise neden bırakılır!? Her gözaltı sonrası tahliyenin kişilere bir prestij sağlamanın dışında paralel yapıyla mücadeleyi ne ölçüde yıprattığı ilgililer tarafından bilinmez mi?
Paralel yapı ile mücadele sürdürülemez hale getirilmişken birçok STK'da, organizasyonda bırakınız kriptoluğu, paralelliği aşikar isimlerin yer alması, onların ön plana çıkarılması cehaletten mi yoksa bilinçli bir tercihten mi kaynaklanır bilinemez!
Piyasada paralel ile mücadele için tüm imkanlarını, gücünü, etki mekanizmalarını seferber eden birkaç yalnız kişiden başka neden kimseye rastlanılmaz?
Köşe başlarını tutanların, organizasyonların başköşelerine oturtulanların, en güzel programları kapanların bu konuda sesleri neden hiç çıkmaz ya da anlaşılmaz bir halde boğuk ve siliktir?
Peki, ya siyasetin paye verdiği kişilerin çoğunun bırakınız paralel yapıyla mücadeleyi, bu konuyu gündemlerine almaktan kaçınmalarının temelinde hangi gerekçeler sıralanmış olabilir?
Sahi, neden siyasetin, medyanın, STK'ların sessizliğini, acziyetini telafi etmek Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın üzerine yüklenmiş bir borç/yük gibi durur!
Paralel yapı ile mücadeleyi neredeyse Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kişisel bir savaşı gibi algılatılmasına yol açan sorumlular kimlerdir ve bunu bilinçli bir şekilde mi yapmaktadırlar?
Öte yandan, paralel ile mücadele görüntüsü adı altında kendilerine muhalif, kişisel hırs ve kaygıları için tehdit görülen her şahsın "paralel" olarak yaftalayıp diskalifiye eden/etmeye çalışan acayip ihtiraslı, sınır tanımaz kinli, ölçüsüz koltukseverler peyda olmuş durumdadır!
Bu tipler, menfaatleri, tatmin edilmesi zor hırsları adına önlerine çıkan her maniayı paralelci sıfatını bulaştırarak bertaraf etme peşindedirler. Bu şekilde bir yandan onların boşalttıkları makamlara yerleşirken diğer taraftan da olası her tür tehdidi bertaraf etmektedirler!
Üstelik bunu yaparken kendilerine "antiparalelci" yahut "paralelsavar" kisvesi kazandırdıkları için kamuoyunun takdirini topladıkları gibi suni bir kahramanlık sıfatını da üstlerine geçirmiş olurlar!
Medyada, bürokraside, sosyal medyada, akademik çevrede, siyasette, iş dünyasında böyle aç akbabalar piyasayı doldurmaya, güçlerini palazlandırma peşindeler. Dikkatli bakışlar, ince tetkiklerle bunları deşifre etmek çok zor olmasa da nedense hiç kimse parmağını bile kıpırdatmamaktadır!
Paralel yapıyla mücadelenin Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kişisel meselesi olmadığını; ihtirasları potansiyellerinde büyük, ikbal peşinde koşan, omurgasız insancıkların piyasada yer tutma, köşe kapma çabalarını ne zaman görüp konuya dahil/müdahil olacağız?
Twitter.com/sabihadogann