Dolar (USD)
32.47
Euro (EUR)
34.73
Gram Altın
2440.77
BIST 100
9915.62
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

16 Mart 2021

Papa pul oldu...

1900’lü yıllara kadar çizilen Dünya haritalarında Avrupa’nın Afrika’dan çok daha büyük gösterildiğini biliyor muydunuz? Oysaki gerçek yüzölçümlerine bakıldığında Afrika, Avrupa’nın neredeyse üç katı...

Kendi menfaati söz konusu olduğunda hiçbir kural tanımayan batının, maddeten sömürdüğü devletleri zihnen de esir almak için başvurduğu saptırmalardan sadece birisi bu harita oyunu.

Yakın tarihte Irak’ta da benzerine şahit olmuştuk. Kendi ülkelerinde veya İsrail’in elinde bulunan nükleer silahların varlığını unutup düzmece raporlar ile Irak işgal edilmişti… Nükleer silah yalanı ile gelen batı, demokrasi getirecekti bu ülkeye güya ...

Getirdikleri kan, gözyaşı, sefalet, kin ve nefret oldu.

Her şeyi sömüren acımasız batı, yakıp yıktığı Irak halkının nefretini de sömürmeyi ihmal etmedi elbette.

İşgal dönemi sistematik işkenceye maruz kalan Sünni Müslümanların öfkesini kendi eliyle İŞİD’e kanalize etmiş ve büyük bir kaos oluşmasını sağlamıştı. Tıpkı zamanında Kürtlere yapılan sistematik baskılar ile PKK’ya kaynak devşirdikleri gibi.

İŞİD’e alt tabakalarda katılanlar kullanıldıklarını anladıklarında çok geç olmuştu. İstikrarsız bir Ortadoğu isteyen batı, İŞİD ile boşalttığı alanlara PKK’nın Suriye kolu PYD’yi yerleştirmeye başlamıştı bile.

Yüzyıl önce Osmanlı’dan kopardıkları parçalarda küçük ve köksüz devletler kurduranlar, yüzyıl sonra bu coğrafyada Kürtlerin de var olduğu gerçeğini hatırlamışlardı.

Geçtiğimiz hafta Vatikan devlet başkanı ve Katolik Hristiyan dünyasının lideri Papa Irak’a resmi bir ziyaret düzenledi. Kürdistan Bölgesel Yönetimi de özel olarak ziyaret programına dahil edildi.

Bu ziyaret sebebi ile bastırılması planlanan hatıra pulunda Türkiye topraklarının da yer aldığı bir Kürdistan haritası kullanıldı.

Papa muhtemelen bu pulu daha önceki kurbanlarını kandırmak için oluşturduğu pul koleksiyonuna ekleyecek...

Papa’nın bu ziyareti birçok farklı açıdan değerlendirildi. Yıllardır her resmini gördüğümüzde içimizin yandığı Aylan bebeğin babası, çizdiği portreyi Papa’ya hediye etti ziyaret esnasında.

Çok duygusal anlardı ve bizi halifesiz bırakan batı, yüzyıl sonra Papasını topraklarımıza göndererek adeta timsah gözyaşları döküyordu.

Stockholm sendromuna rahmet okutacak görüntüler eksik olmadı bu ziyarette. Hele ki karşılama töreninde ki oyun ve halaylar saç, baş yolduracak cinstendi.

Yaklaşık yirmi yıl önce Irak’ta bulunan bir Amerikan askerinin bir çocuğun eline tutuşturduğu karton ile çektirdiği hatıra fotoğrafındaki yazı geldi aklıma. Yazıyı okumazsanız bir çocuk ile gülümseyerek resim çeken, sevecen bir asker diyebilirdiniz rahatlıkla...

Çocuğun tuttuğu kartonda tam olarak şu yazıyordu ‘’ Çavuş Boudreault babamı öldürdü ve sonra kız kardeşime tecavüz etti’’.

Sözün bittiği yer aslında…

Bu topraklarda kendi kültürümüz ve değerlerimiz ile ayakta kalmak istiyorsak güçlü olmaktan başka şansımız yok. Her mazluma el uzatmak, anlamak, dinlemek zorundayız.

Yüzyıldır bu coğrafyanın belki de en mazlum halkı olmuş Kürtleri anlamaz ve bu ziyareti basit yaklaşımlar ile okumaya çalışırsak, denize düşenin yılana sarılması gibi, onların da Papa’ya bel bağlamasına kızamayız.

Bu coğrafyada bir Kürdistan kurulmasının, kan ve gözyaşını artırmaktan başka bir işe yaramayacağını, küçük ulus devletler ile değil Osmanlı’dan daha güçlü, daha kuşatıcı ve daha büyük bir devlet ile bu coğrafyadaki tüm halkların huzur içinde yaşayacağı gerçeğini benimsemek ve bunu anlatmak zorundayız.

Bir Kürdistan’ın kurulması hayaline verilen ırkçı tepkilerin hepsi, bu hayal ile bu coğrafya da daha fazla kan akıtmak peşinde olanların ekmeğine yağ sürmekten öteye gitmez…

Birlik, beraberlik, kardeşlik cümlelerini bol bol kullanmak ve buna inanmak zorundayız. ‘’Bak ben türküm benim ne güzel Türkiyem var, sen bir Kürt olarak Kürdistan’ı rüyanda görürsün’’ anlamına gelecek yaklaşımlardan uzak durmadıkça, bölgemizden kan, pullardan papa eksik olmaz…