'Özellikle medya yoluyla büyük oyun!'
Hayli zamandır “özellikle medya yoluyla” çok yaman bir “oyun”un oynandığına…
Çok “yaman”
bir “tezgâhla” karşı karşıya
bulunduğumuza…
Aile yapımızın hedef alındığına…
Kirli karakterlerin ve kirli hayat tarzlarının övüldüğü
diziler, programlar, reklâmlar aracılığıyla toplumun “felâkete” sürüklenmek
istendiğine dair nice yazı kaleme aldık, konuşma yaptık, paylaşımda bulunduk…
Sonuç?
Hiç!..
Tam da…
“Yok
arkadaş, yaz yaz boşuna, toplum duyarsızlaşmış… Yukarıyla da hatlar kesilmiş!”
diyorduk ki…
Bir açıklama düştü önümüze…
Gündemin tozu, dumanı arasında büyük ihtimalle
gözlerden kaçmıştır.
Hayır kaçmamalı.
Altı çizilmeli.
Bir “oyun”un,
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın başkanlık ettiği toplantıda “ortaya
konulduğu” gözlerden kaçmamalı…
Dedikten sonra…
“Cumhurbaşkanlığı
Yüksek İstişare Kurulu Cumhurbaşkanı Erdoğan Başkanlığı’nda toplandı” başlıklı
açıklamayı çarpıcı bir misal olarak dikkatlerinize arz edelim:
Toplantı sonrasında yapılan “Resmi” açıklamanın içinde “oyun” kelimesinin geçtiği bölümü
şöyle:
“Aile
yapısını sarsmaya yönelik saldırıların giderek yaygınlaştığına değinilen
toplantıda, özellikle MEDYA YOLUYLA DAYATILAN ÇARPIK BİREYSEL VE TOPLUMSAL
İLİŞKİ BİÇİMLERİNİN VE GENÇLERİN ÖNÜNE ROL MODEL OLARAK ÇIKARILAN ÖRNEKLERİN
ÖNCE AİLEYİ HEDEF ALDIĞI, MEDENİYET VE KÜLTÜR KODLARIMIZLA TABAN TABANA ZIT
FİKİRLERİN VE HAYAT TARZLARININ SÜREKLİ OLARAK YÜCELTİLMESİNİN VE
ÖZENDİRİLMESİNİN BU OYUNUN BİR PARÇASI OLDUĞU BELİRTİLMİŞTİR.”
Okudunuz mu, Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu’nun çarpıcı tespitlerini…
Özellikle medya yoluyla dayatılan çarpık ilişki
modelleri, Anadolu Ruhu’na taban tabana zıt fikir ve
hayat tarzları…
Ve bir “oyun”!..
Türkiye üzerinde “özellikle medya yoluyla”
büyük bir oyunun oynandığını defalarca yazdık…
Ve şimdi...
Böyle bir
“oyun”un, böyle bir “tezgâh”ın var olduğu…
hem de Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın başkanlık
ettiği Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare
Kurulu tarafından ilân edildi.
Ortada böylesine “organize işler” varsa, böylesine “berbat” bir “organizasyon” varsa…
Bizim gibilerin yapması gereken, -bugüne kadar
yaptığımız gibi- ikazlarda bulunmak, “yöneticilerin”
dikkatini çekmeye çalışmak”tır.
Yöneticilerden beklenen ise “tespitle” iktifa etmemek,
“bu
oyunu” bozmak için gereken adımları atmaktır.
Zira bu mesele…
Malûm;
“Beka Meselesi”dir.
****************
Kayıp
Nesil!..
Milli Eğitim Bakanlığı, “uzaktan eğitim”in 22 Ocak 2021 tarihine kadar uzatıldığını ve
ilköğretim okullarında “sınav
yapılmayacağını” açıkladı.
Sayın Ziya Selçuk, kendisini Cumhuriyet
tarihinin en “kısmetsiz” milli eğitim bakanlarından biri olarak görüyordur
herhalde.
Çocuklarımızın başarısı düzeylerini belirlemek
için ortaya koyduğu “ölçme ve
değerlendirme” kriterlerini bir eğitimci olarak benimsemesi elbette mümkün
değil.
Amma velâkin; “Plân/demi Ortamı” işte, yapılabilecek olan bu kadar galiba.
Çok sıkıntılı günlerden geçiyoruz, çok.
Milyonlarca vatan evlâdının gözlerine far
tutulmuş tavşanlar gibi, “şaşkın”
bir şekilde neler olacağını beklediği bu ortamın, iyice bunalmış durumdaki “Yeni Nesli” “kurutmasından” ciddi bir şekilde endişe ediyorum.
“Kayıp
Nesil” kavramını duymuşsunuzdur.
Francis Scott Fitzgerald, “The Great Gatsby” adlı eserinde, “Kayıp Nesil”den nice misal
sergiler.
Kavga, çatışma, kamplaşma, savaş, ölüm, felâket
gibi insanlığı canından bezdiren olayların iyice bunalttığı koca bir neslin,
karamsarlığı üzerinden atmak için kendisini “içkiye, uyuşturucuya, eğlenceye” verdiği, çareyi “düşünemeyecek kadar sarhoş olmakta
aradığı” yılların acı tabloları…
Göz kamaştırıcı mâlikhanelerdeki akıl almaz
israfı ve “kül çöplüğü” denilen berbat alandaki akıl almaz sefaleti kana kana
içenler…
Tam bir “kayıp nesil” tablosu.
Eser defalarca filme alınmış.
İzlemeyenler, bu “sokağa çıkma kısıtlaması” ortamında “ibret” nazarıyla
bakabilerler, The Great Gatsby’e.
Uzun yıllar boyunca yaşadığı “ağır stres, belirsizlik, karamsarlık,
çatışma, kamplaşma, savaş” ortamının yıkıcı etkilerinden kurtulmak için
yapmadık çılgınlık bırakmayan Amerikan Toplumu’nun düştüğü durumun epeyce
uzağındaysak da…
Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu’nun
yukarıdaki bölümde arz ettiğimiz açıklamasında belirtildiği gibi “Özellikle medya tarafından kurulan ve
öncelikle ailemizi, kültürümüzü hedef alan oyun”un etkilerini gün geçtikçe
daha fazla hissediyoruz…
Gençlerimiz, çocuklarımız “kafa dağıtma
arzusunu” gittikçe arttırabilecek bir süreçten geçiyor…
Gençlerimizin çoğu bu “oyun”a direniyor ama nereye kadar?..
Çocuklarımızı ve dolayısıyla geleceğimizi bu
“oyun”dan, bu “tezgâhtan” korumak
için neler yapılıyor?..
Anadolu’nun kültürel kodlarını hedef alanlara
karşı neler yapılıyor?...
Sosyal medya kontrol edilmesi son derece çok zor
bir alan…
Bu alanda temizlik çok zor.
Öbür taraflara bir “ayar” vermek ise o kadar
zor olmasa gerek.
RTÜK , elinde kuvvetli “etki araçları” bulunan bir yapı…
Orası neler yapıyor?..
“Mesele rating meselesi değil hâlâ anlamadınız mı?”
demekten yorulduk gayrı!..