Oyunlar ah bitmeyen oyunlar!..
Seçim yaklaşıyor oyunlar bir bir sıralanmakta… Hile belli; Kemalizm’e sığın, birkaç provokatör ayarla; heykele saldırsın, galeyana getirecek söylemde bulunsun, bu fırsatla saldır saldırabildiğin kadar… Hedef mi? Milli iradeyi iktidardan indir, bu fırsatla Müslüman’ı yeniden cendereye al, Akdeniz’de doğalgazı ve Ortadoğu’da ki zenginlikleri Müslüman’a yar etme, İsrail zulme ve katliama devam etsin. Kardeşim; vallahi bu oyunlardan bıktık usandık. Bu ayaklar, öğrenciler kıyma makinelerine atıldığı yalanından beri kokma ötesine geçti!
Keşke; bizim yerli ve milli bilim adamlarımız, provokatörlerin oyunlarına karşı vatandaşlarımızı bilinçli hale getirecek bir aşı üretebilseler… Bu şeytani cinlerin başvurduğu hilelerin anında gözükmesi için gözlük yapsalar… Aslında bunlara hiç gerek yok; sadece biraz feraset yeter ama…
Müslümanlar 1400 senedir demokrasiyi en güzel şekilde temsil ederek, kimsenin hayat tarzına ilişmemişlerdir. Fakat İslam düşmanları Müslümanların gücünü zayıflatmak, bölmek, safların arasına ihtilafları yerleştirmek için Müslüman görünümlü saldırılardan asla geri durmamışlardır… Dış müdahalelerin içerideki haçlı çocukları hiçbir suikastten ve çirkin söylemlerden geri durmazlar ve durmayacaklar; Kemalizm’i diri tutmak için heykele balta ile ezana Türkçe bahanesi ile vs. saldırmaya devam edecektirler... Tüm bu pis ve hileli oyunlar karşısında samimi Müslüman nasıl davranacağını bilir; ne kimsenin zorlama ilahına ilişir, nede heykeline ve hayat tarzına… Bu tür oyunlara sadece geçmişte olduğu gibi bu günde başvurmaya devam edenler; demokrasiye, çoğunluğun tercihine düşman olmaktan utanmayan ve tek parti özlemi içerisinde bulunanlardır. Sağı iktidardan alaşağı etmeye asmaya kesmeye alışık zihniyettir bu oyunların tek sahibidir!..
Evet, dediğim gibi; keşke bu topraklarda yaşayanları hain olmaktan koruyacak aşı üretilse… Her seçimden 6 ay önce 81 milyona bu aşı yapılsa; hem provokatör oyunlarına gelinmese hem de batılılara ve batıla uşak olmaktan korusa. 1950’den beri bu ülkede demokrasiye sandığa düşman olanları, millet iradesini hiçe sayanları tedavi etse... Fakat üzücü olan bu malum çevreler tedaviyi de kabul etmiyor; kendilerinden başka herkesi hastalıklı görüyorlar…
Demokrasi ve özgür irade düşmanları Mart yaklaştıkça kudurganlığı arttırmaya devam etmekten vazgeçmeyecekler... “Göbeğini kaşıyan, makarnacı” diye aşağıladıkları milletimiz demokrasiye her seçimde sahip çıktığı gibi önümüzdeki seçimde de sahip çıkarak asıl özgürlük savaşçısı ve demokrasi aşığı olduğunu yeniden gösterecektir...
Türkiye’de ki bu özgürlük ve demokrasi düşmanları, Ak Parti ve Erdoğan gitsin diye her türlü yalana hileye başvurdukları kadar; demokrasiye ve milletimizin değerlerine sahip çıksaydılar, iktidar olma şansları çok daha artardı… Neticede anlaşılan hakikat şudur; bu insanlar asla iktidar olmak istemiyorlar çünkü bu milletin büyük bir çoğunluğu şuurlu ve her şeyin farkındalar... Geriye yapacak tek şey kalıyor: Bu milleti iktidar etmemek için ne gerekiyorsa yap! Yalansa yalan, iftira ise iftira. Birde Kemalizm’i eline dola bahaneler ile gerçek Müslüman’a vurdukça vur!
Ne tuhaf şey; Atatürk’ün fotoğraflarını okullardan, resmi kurumlardan ve paradan kaldıranlar, bu ülkeyi bilmem kaç sente muhtaç edenler, bankaları hortumlayanlar, vatandaşı hakir görüp, gerçek hizmeti vermeyenler, kuyruklara ve yokluklara esir edenler, teknoloji ve bilim üretmeyenler Kemalizm kırbacı ile her tür bahanelerle asil milletimizi kırbaçlamaktalar… Oyunlar ah bitmeyen oyunlar!.. Çoktan uzaya gitmiş, çoktan ilim ve bilimde zirveye oturmuştuk, çoktan yeniden medeniyetin merkezi olup, dünyaya huzur dağıtmıştık… YETER ARTIK!
Son söz: Ey ortalığı karıştıran; madem Atatürk'ü seviyorsun, köpek PKK'lılar Atatürk heykellerine saldırırken, yakarken nerede idin? Neden HDP'nin ümmüğüne çökmedin? Hımmm; senin derdin başka!