Oy kullanmamak zalime destek olmaktır (2)
Artık net olarak görülmektedir
ki, teknolojinin iletişim ve ulaşımda sağladığı imkânlarla dünya bir köy halini
almıştır. Bu küresel köyde efendiler ve köleler var. Birkaç asırdır, bu köle
düzeni, İslam âleminin küresel kâfirler tarafından işgal, sömürü ve
talanlarıyla sürüyordu. Bir asırdır içimizden devşirdikleri hainleri daha çok
kullanmaktadırlar. Son yıllarda köleler, uyanmaya ve kölelikten kurtuluş için
kıpırdanmaya başlamıştır. Efendiler, şimdiye kadar denedikleri zorba
yöntemlerle saltanatlarını devam ettirmelerinin zor olduğunu farkındadırlar.
Dolayısıyla çok farklı yöntemler demek sorundadırlar.
Şu an ölüm tarlalarına
dönüştürdükleri İslam âleminde, bizi birbirimize kırdırmaları, bunun bir
yönüdür. Bizi binlerce fırka, hizip, klik vs. olarak bölüp parçalamaları bir
başka yönüdür. Kendileri sosyal, siyasal, ekonomik, askeri, hatta coğrafik
olarak birleşmenin yolunu ararken, bizi de tam tersine her açıdan bölüp
parçalamaya çalışmaktadırlar.
Bu dağınıklığı biraz olsun
gidermek, zamanla aşama aşama ayağa kalkmak için, nebevi metotla yolumuza devam
ederken, ayağımıza takılan siyasi, bürokratik vs. engelleri aşmada seçime katılıp
parti tercihi yapmak küçük bir vesiledir. Ancak onu da çok ustaca ve bizim dini
damarlarımızdan girerek engellemeye çalışmaktadırlar. “Oy kullanmak şirktir, küfürdür” diyen gençlerin samimiyetinden
genel olarak şüphe etmiyorum. Ancak bu heyecanlı gençlere bunu söyleten bir üst
aklın olduğu kanaatindeyim. Onlar bunun farkında olsa zaten o akıl üst akıl
olmazdı.
Bazıları da yıllardır güttükleri
inadın farkına varmış ama itiraf etmek zor geliyor. Şu misal gibi: “Adam, yaşın
kaç? Sorusuna 35 diye cevap vermiş. 10 yıl sonra tekrar sormuşlar yine 35
demiş.
Yahu on yıl önce de 35 demiştiniz nasıl olur? diyenlere pişkince demiş ki: “35
demişsek 35 tir. Lafınızı mı yiyelim...”
Oy kullanmak, şirktir, haramdır diyenlerden bir kısmının durumu da böyle bir
şey!!!
Şimdi kendi kendimiz
kandırmayalım. Oy vermemekle tağuti sistemi reddetmiş olmayız. Tam aksine
dolaylı olarak, güçlendirmiş oluruz. Bu tağuti sistemin direksiyonunda din
düşmanı olanların olması, gerekçe olarak saydığınız tüm kötülük, içki, kumar vs.
günahların katlanması demektir.
Müslümanlar oy vermeyince, tağuti
sistem yıkılır mı, yoksa eski ihtişamlı günlerine mi kavuşur. İslam’ın irtica
Müslümanın öcü, mukaddesatın ayaklar altına alındığı günler... Müslüman, tağuti
sistemi ihya değil, imha etmek, yerine İslam adaletini ikame etmek için oy
kullanır. Ama Müslümanlar seçime katılmayıp seçim sonrası koalisyon çıkarsa,
Paralel vesilesiyle Haçlı ve Siyonizm ittifakı, koalisyonun doğal ve büyük
ortağı olur. Bunda oy kullanmayanların vebali olmaz mı?
Şu an eski koalisyon döneminin
partileri, dünkü cürümlerini yok sayıp adeta maskeyle seçime girmektedirler.
Özellikle CHP’nin, İslam dinini yok edip, yerine milliyeti ikame etmek için
sayısız zulme imza attığını, kelleler alıp kanlar akıttığını, Kur’an-ı Kerim ve
Arapça ezanı yasakladığını pek çabuk unutmuşa benziyoruz. Hele şu bayan, net
bir şekilde vatana kast etmiş küresel bir şebekenin taşeronu…
Gençler yaşlılara sorsunlar. CHP iktidarında tüp, şeker, gazyağı
kuyruğunda beklememiş olan var mı? Ben 8 yaşımda 3 litre gazyağı için defalarca
gün boyu, kışın ayazında kuyrukta bekledim. Tüp kuyruğu, şeker kuyruğu vs. CHP
ve diğer partilerin şu an bol keseden atmasına aldanana yazıklar...
İttihat ve Terakki’nin devamı
niteliğinde ve pek çoğu Türk kavminden dahi olmayan kimselerden oluşan
Cumhuriyet Halk Fırkası, müderrisleri, hocaları, âlimleri ve bilcümle
münevveri, ayak ve boyunlarından zincirlere vurarak, binlerce kilo metre uzak
şehirlerde kurduğu İstiklal Mahkemeleri’ne götürüp asmıştı. İstiklal mahkemelerinde
asılanların sayısı istiklal savaşı şehitlerinden fazladır.
CHP zihniyeti tarihte sadece
satanizm gibi sapkın yapılanmalarda görülebilen
tarzda bir amentü bile geliştirmiştir. Celal Nuri Bey’in yazdığı amentüleri
şöyledir: “İnandım, iman getirdim, Halk Fırkasına, Halk fırkasının
meb’uslarına, meb’usların yapacağı kanunlara, nâşir-i efkâr olacak gazetelere,
inanıp inanmayanlar için er geç bir yevm-i sual geleceğine, inandım.”
Safi Dümer ise şöyle yazar, CHP’nin amentüsünü: “Kahramanlığın örneği olan ve vatanın
istiklalini yoktan var eden Mustafa Kemal’e, onun cengâver ordusuna, yüce
kanunlarına, mücahit ANALARINA ve Türkiye için ahiret günü olmadığına iman
ederim.”
Camileri satan/yıkan, meyhane ve
fuhuş haneye çeviren CHP, 30 senede insanların kafasından Allah (cc) ve
Peygamber’i silmeyi hedeflemiştir ve bu hedeflerini şu anda da açıkça ifade
ediyorlar. Dilerseniz hiç uzağa gitmeden 28 Şubatta olanları hatırlayınız.
Kapanan binlerce; Kur'an kursları, imam hatipler, medreseler, vakıflar,
dernekler, cemaat ve cemiyetler… Başörtüsünün yasaklanması… Camilerde Kur'an'ı
Kerim öğreniminin yasaklanması vs… En iyisi siz Kadir Mısıroğlu beyin, “CHP’nin Günah Galerisi” kitabını
okuyunuz.