Otomotiv editörlerini üzmeyin
Otomotiv sektörünün gelişmesi, büyümesi ve ilerlemesi için canla başla çalışan, mücadele eden kişilerin en başında otomotiv editörleri ve yazarları geliyor. Markaların kurumsal iletişiminden CEO'larına kadar herkes, otomotiv gazetecilerini bilgilendirmekte oldukça gayret gösteriyor. Her fırsatta bir araya gelip bilgi alış verişinde bulunuyor. Fakat bazen bizleri ziyadesiyle üzen hadiseler de yaşanıyor. Bunlardan biri, geçtiğimiz hafta sektöre yıllarını vermiş deneyimli bir meslektaşımın başına geldi. Günü birlik İstanbul'da tertiplenen otomobil tanıtımına katılan meslektaşım, etkinlikten birkaç gün sonra markanın PR ajansı tarafından aranmak suretiyle, 'Fark etseydik sizi vapurdan indirmek zorunda kalırdık. Neden geldiniz? Bir daha yapmayın' gibi bir basın mensubuna denmeyecek cümlelerle itham edilmiş. Evet, değerli meslektaşım o tanıtıma davet edilmemişti. Fakat bir şekilde oraya geldiyse markanın yöneticilerine ve çalışanlarına yakışan gazeteciyi en iyi şekilde ağırlamaktır. Daha sonra arayıp da 'bir daha böyle bir şey yapmayın' demek değildir. Ümit ediyorum ki bir daha böyle bir hadise yaşanmaz.
***
Türkiye otomotiv sektörüne ve ekonomisine değer katan Hyundai, SUV modeli KONA ile B segmenti satışlarını bir hayli hareketlendirecek. Geçtiğimiz hafta deneyimleme şansı bulduğum KONA, tasarımı ve ihtişamlı görünümüyle insanı kendine çekiyor. KONA performansı, yol tutuşu ve araç içi dinamikleriyle otomobil tutkunlarının aradığı tüm özelliklere sahip. Özellikle ailenizle yapacağınız seyahatler için de biçilmiş kaftan. Gönül rahatlığıyla alacağınız KONA da tek göze batan ayrıntı ön koltuklar arasında, sağ elinizin altında duran el freni. Nitekim Hyundai teknolojisi el frenini göz önünden kaybetmeye muktedir.
***
Gelelim Türkiye'nin üretmek istediği yerli otomobile. Geçen Cuma Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde yapılacak bir törenle, kurulan şirketin CEO'sunu açıklayacaktı ki, ertelendi. Tabi hemen akıllarda 'acaba bir sorun mu var?' sorusu hasıl oldu. Kesinlikle hayır, herhangi bir sorun yok. Türkiye, zırhlı muharebe araçlarından helikoptere, füzelerden insansız hava araçlarına kadar yüksek maliyetli ürünleri yerli ve milli imkanlarla üretirken 'otomobil mi üretemeyecek?' Daha düne kadar bunun hayalini bile kuramazken, şimdi yerli otomobilin üretimine ne zaman başlayacağımızı konuşuyoruz. Bu yüzden bazı ertelemeler ve gecikmeler gayet normal. Sadece biraz sabır. Bekleyip, göreceğiz.