Otomobil eşittir para

Türkiye’nin toplam nüfusu 82 milyon 3 bin 882.

Geçen yılki TÜİK verilerine göre bu rakamın 7 milyon 186 bin 204’ü 65 yaş ve üzeri.

22 milyon 920 bin 422 de 0-17 yaş aralığını temsil eden çocuk var Türkiye’de.

Yaşlı ve çocuk nüfusuna, ilgisiz olduğunu var saydığım 10 milyon insanı daha eklersek toplam 40 milyon 106 bin 626 kişinin otomobile ilgisi olmadığını düşünebiliriz.

Bu rakamları dikkate alırsak, Türkiye nüfusunun yarısının motorlu araçlara merakı var.

Teorik olarak bu böyle.

Bir de otomotiv sektörünün maddi büyüklüğü var ki; ülke ekonomilerine yön verir nitelikte.

E otomobil reklamlarındaki metinlere de dikkat edin; aileni, dostunu, arkadaşını, kardeşini, başarılı bir sporcuyu, dünyaca ünlü bir sanatçıyı, üstün güçleri olan bir kahramanı ya da seni anlatıyor.

Kimi zaman samimiyeti, kimi zaman gücü temsil ediyor.

Bu kadar insana benzetilen, insanlaştırılan başka bir meta var mı?

Yok.

Hemen hemen her televizyon kanalında spor programı var.

3-5 kişi bir masanın etrafında oturup, 90 dakikayı tamamlamış futbol müsabakasını yorumluyor.

Milyonlarca insan da bu spor programlarını izliyor.

Zira aynı milyonlar, bir otomobil tutkunu ve otomobil meraklısı olabilir.

Neden?

Neden televizyonlarda doğru düzgün otomobil programı yok? diye düşündüm.

Bir kaç gün önce de Rolls-Royce tarihinin ilk SUV modeli Cullinan’ın tanıtımında bir çoğunuzun tanıdığı otomotiv editörü Alper Güler’den özel bir televizyon kanalında yayınlanan 7. Vites programının yayından kaldırıldığını öğrendim.

Eren Tekin’in sunumuyla hazırlanan 7. Vites keyifle takip ettiğim bir programdı.

Ve nihayetinde bu programda ‘para’ kurbanı oldu.

Bir kaç kanalın bünyesinde çalışanlarına hazırlattığı otomobil programı dışında şöyle otomobil meraklılarının keyifle seyredeceği kaliteli yayın yok.

Bunun en önemli sebebi yayıncı kuruluşların otomobili eşittir para olarak görmesi.

7. Vites, 8. Vites, 9. Vites isimlerin hiç bir önemi yok.

İsimden ziyade yayının içeriği ve seyircinin ekran karşısındaki dakikaları dolu dolu geçirmesi önemli.

Yayıncı kuruluşlarla yaşanan bu para sorununu otomotiv gazetecilerinin bir araya gelip, ilgili yerlerle görüştükten sonra çözebileceğini düşünüyorum.

Nihayetinde memleketin yarısı otomobil tutkunu.

Sevgilerle...