Osmanlı döneminde afet yönetim sistemi
Eldeki tarihi kaynaklar bize, Anadolu‘da meydana gelen çok sayıda şiddetli depremlerin, onbinlerce insanın hayatını kaybetmesine, pek çok binanın yıkılmasına sebep olduğunu göstermektedir. Osmanlı döneminde sosyal ve ekonomik hayatı en çok etkileyen doğal afet depremlerdir.
Bunlardan en çok bilineni
1509 İstanbul depremidir. Sultan II.Bayezid döneminde yaşanan deprem o derece
şiddetli olmuştur ki halk arasında Kıyamet-i Suğra olarak adlandırılmıştır.
Yaklaşık 45 gün süren sarsıntılardan sonra İstanbul surları ciddi şekilde hasar
almış, evler yıkılmış, 5000 ile 13000 civarında insan vefat etmiştir.
Yine 1688, 1766 ve 1894
yıllarında İstanbul’da büyük hasara yol açan depremler yaşanmıştır. 1559
Eskişehir depremi ve 1588 Erzincan’da yaşanan depremler oldukça yıkıcı
olmuştur. Osmanlı dönemindeki afet yönetimi ile ilgili bilgilerimiz ise
deprem ve yangınlarda oluşan büyük yıkım sonrası padişah fermanı ile halka
yapılan acil yardım ve konutları içermektedir.
Bununla ilgili ilk yazılı
örnek, Eylül 1509 yılındaki İstanbul depremi sonrası ile ilgilidir. II.
Beyazıt çıkardığı bir fermanla, yeniden ev yapmak amacıyla aile başına 20 altın
bağışta bulunmuş ve harap olan tarihi kentin yeniden imarı için 50.000 usta
görevlendirilmiştir.
Aynı fermanla 14-60 yaşları
arasındaki erkeklerin inşaat işlerinde çalışmaları zorunlu kılınmış, bu sayede
yeniden imar hızlandırılmıştır. Bu suretle devlete ait olan İstanbul ve Galata
tarafındaki yerler için başlayan inşaat 65 günde sona ermişti.
Deniz kenarındaki dolgu
zeminler üzerine ev yapmak yasaklanmış ve ahşap karkas ev yapımı teşvik
edilmiştir. Bazı yapılan araştırmalarda Sultan II. Beyazıt etrafındaki ulemayı
toplayıp depremin nasıl durdurabilecekleri ile ilgili istişarelerde bulunmuş ve
bunun sonucunda yer altındaki gazın, basıncının giderilebilmesi, yeryüzüne
rahatça çıkabilmesi için İstanbul çevresinde yaklaşık 200 kuyu açtırmıştır.
1894 depreminden sonra
yazılmış olan Resul Mesdi Efendi’nin Siper-i Zelzele’si bu konuda yazılmış
ilginç bir risaledir. Bu risalede deprem zararının en aza indirilmesi için
raylı sistem, mekanik evlerden bahsedilmiş ve bu evlerin nasıl yapılması
gerektiği hakkında ayrıntılı izahatta bulunulmuştur. Osmanlı devletinde bir
afet yaşandığı zaman; başkent İstanbul’dan üst düzey özel memurlardan oluşan
bir heyet görevlendirmekteydi.
Padişah ve merkezi hükümeti
temsil eden bu kişiler deprem bölgelerinde ve diğer afet bölgelerinde inceleme
yaparak yerleşim biriminin ve halkın durumunu yerinde görmekte ve gereğinin
yapılması ile ilgili İstanbul’a rapor etmekteydi.
Padişahlar kendi hazineleri
olan hazine-i hassadan depremzedelere dağıtılması için paralar gönderirlerdi.
Gönderilen bu paralar bizzat özel temsilcileri vasıtası ile halka dağıtılırdı.
II.Abdülhamit tarafından tayin edilen özel yetkililer büyük bir deprem,
İstanbul’da duyulur duyulmaz çok daha geniş bir ekiple (doktor,erzak,tıbbi
malzeme,çadır) kısa süre içerisinde İstanbul’dan yola çıkarılırdı.