Osman Gazi

Mesafeleri kısaltan, gönülleri şad eden, ümidlerimizi çoğaltan muhteşem Osman Gazi Köprüsü'nün açılışı yapıldı. Milletimiz sevinç içinde, birileri de bu hizmetten ötürü kederde. Öyle oluyor zaten. Geçmişten beri hayırlı hizmetlere karşı çıkan, 'yaptırtmam' diyen bir zihniyet var olagelmiştir. Ama kimin umurunda? Köprü kuranlar sevgiyle kucaklanmış her zaman, köprüleri atmak isteyenler ise buruklukla karşılanmış. Asl olan yapmaktır, yıkmak değil. Mühim olan onarmaktır, kırmak değil. Tahribat kolay, siz tamirat yapabiliyor musunuz ona bakın! Sadece bizde değil dünyanın her tarafında yapıcılar ve yıkıcılar olmuştur. Yapamayanlar yıkmaya çalışmıştır. Yıkamamışlarsa bile kafaları karıştırmak istemişlerdir. Ama ne gam! Gün doğmakta, kader hükmünü icra etmektedir. Şaheser Osman Gazi Köprüsü, Türkiye'mize hayırlı uğurlu olsun!

30 Haziran günü bu açılışla birlikte bir hizmet daha gerçekleşti. Türk edebiyatında uzun yılların ihmaline uğrayan, eserleri en az 20 yıldır bulunmayan, meraklıların tanıyıp sevdiği Cavit Ersen'in eserleri de Damla Yayınevi bünyesinde kurulan Mihrabat Yayınları tarafından kültür hayatımıza kazandırıldı. Ve tevafuka bakın ki neşredilen ilk eseri de Osman Gazi oldu. Bu bir rastlantı olamaz. Hakikaten planlasanız bile aynı güne denk getiremezsiniz. Bir şeyler aksar, olmaz. Ama aylardan beri tashih çalışmaları titizlikle süren eser, adaşıyla birlikte aziz milletimize aynı gün sunuldu. Biri maddi kalkınma için olağanüstü bir hizmet. Öbürü kültürel çaba adına elzem bir yayın faaliyeti. Birbirini tamamlayan iki sevindirici, güzel gelişme.

Cavit Ersen'in Türkiye'deki okuyucularıyla yeniden buluşması mühim. Ama ilk eserinin Osman Gazi olması iyi oldu. Zira dünyaya adaletle, şefkatle, merhametle hükmeden ve bir medeniyet tesis eden Osman Gazi, bir öncü ve kurucudur, bir kahramandır. Altı asır ayakta duran ve halen imrenilerek bakılan muazzam bir devletin anahtarını açandır, "Bismillah" deyip devir başlatandır. Ertuğrul Gazi Oğlu Osman Gazi romanında, bir aşiretten cihan devleti çıkaran, Devlet-i u00c2li Osman'ın kurucu liderleri olan Ertuğrul Gazi ile Osman Gazi'nin ibretli, destansı hayatı yer alıyor. Okuyucu, eserde az kuvvete rağmen Moğollarla ve Bizanslılarla cansiperane çarpışan şanlı cengaverlerin, akıncı beylerinin, cesur alplerin unutulmayan ilgi çekici mücadelelerine şahit oluyor. Tabii bu inanılmaz gücün arka planında manevi desteği görmek gerek. Türkistan'da tasavvuf yolunun pu00eeru00ee Ahmed Yesevi Hazretleri'nin takipçisi olan Şeyh Edebali ile tanıştıktan sonra inancı ve gücü artan, şeyhin kızıyla evlendikten sonra ona hürmeti çoğalan Osman Gazi, bir bakıma 'dua alarak', kılıcını maneviyat suyuna banarak büyük bir imparatorluğun temelini atıyor. Fatih Sultan Mehmed için Akşemseddin ne ise Osman Gazi için de Edebali odur. Aslında bu da ayrı bir araştırma konusudur ve yapılmalıdır. Cihan Sultanları ve Hocaları tarzında bir araştırma yapılmalıdır.

Mihrabat, Cavit Ersen'in bu güzel romanıyla birlikte, Osman Gazi Oğlu Orhan Gazi'yi de kültür hayatımıza kazandırdı. Orhan Gazi, üç kıtaya yayılan cihanşümul Devlet-i u00c2liyye'nin, yani Osmanlı Devleti'nin ikinci padişahıdır. Babası, Osman Gazi'den devraldığı mesuliyetin idrakinde olan Orhan Gazi, bu sorumluluğun hakkını vermiş ve daha babası hayatta iken Bursa'yı fethedip başkent yapmış, civar iller ile birlikte Osmanlı'yı fersah fersah büyütmüştür. Osmanlı, Orhan Gazi ile sistemleşmeye başlamış, muhtelif müesseseler ve teşkilatlar kurularak, Devlet olmanın önü açılmıştır. Yapılan imar ve ihya çalışmaları ile Osmanlı şehirleri, cazibeli birer ticaret ve sanat merkezi haline dönüşmüştür. İlk Osmanlı parası olan akçe sikkelerini bastıran, ilk vezir ataması yapan, Başkent Bursa'ya bağlı sancaklara kadılar tayin eden ve civardaki beylikleri Osmanlı'ya biat ettiren Orhan Gazi'dir. Vakıf sistemini tesis eden, ilk düzenli Osmanlı ordusunu kurup donanma çalışmalarını başlatan ve ilk defa kanunlar çıkaran da Orhan Gazi'dir. Kayı Boyu'nun Devlet olma düşüncesinin temeli onunla atılmış, sonra da sistemleştirilerek hakikate dönüşmüştür.

Cuma günü Beyazıt Devlet Kütüphanesi'nde Cavit Ersen ve Eserleri başlıklı toplantı yapıldı. Yazarın Osman Gazive Orhan Gazi eserleri konuşuldu. Bir sergi ile zenginleştirilen ve ilgi gören programa katılanlar arasında Üstün İnanç, Fırat Kızıltuğ, Dursun Gürlek, Şerif Aydemir, Şakir Kurtulmuş, Fatma Ersem Yargıcı, Hüseyin Doğru, Lütfi Oğuz ve yazarın oğlu Ömer Süreyya Ersen de vardı. Kısa konuşmaların yapıldığı programı idare etmek bendenize nasip oldu. Hem Osman Gazi Köprüsü, hem de Osman Gazi ve Orhan Gazi eserleri hayırlı uğurlu olsun. Kadir Gecesi doğup yine Kadir Gecesi'nde anılan Cavit Ersen'i rahmetle yad ediyorum. Mekanı cennet olsun.