Orta vadeli program
Değerli okurlarım ülkemizde ve dünyada gizli saklı nerede ise hiçbir şey kalmadı.
Görenler için her şey
ayan beyan ortada.
Bin yıllık tarihimizde
bugün yaşadıklarımıza benzer yaşanmışlıklar olduğu için insan ister istemez meseleye
kader perspektifinden de bakıyor.
Hafta içinde açıklanan
orta vadeli programı ekonomiden anlamayan bir vatandaş olarak hayırlı bir
başlangıç olarak gördüm.
Çiçeği burnunda hükümetimiz
daha fazla gecikmemeli ve ivedi çözümler üretmede elini çabuk tutmalı ki, fitne
kazanını kaynatanlara fırsat vermesin.
Alınan tedbirler ivedilikle
uygulanarak fırsatçı aç gözlülerin ekmeğine yağ sürülmemeli.
Vatandaşta oluşan ve
giderek artan güven zaafı tutarlı ve kararlı uygulamalarla ters yüz
edilmelidir.
“Emirle demir
kesilmez” atasözünü unutmadan tedbirler hakka, hukuka uygun olarak hızlı bir
şekilde alınmalı.
Ekonomik sorunlar, fiyat
istikrarsızlığı ve etiketlerdeki hızlı değişime çözüm aranırken aynı zamanda
son yıllarda kangren haline gelen ev sahibi- kiracı meselesi de adilane bir şeklide
çözüme kavuşturulmalı.
İçinden çıkılmaz hale
gelen ve kangren oluşmuş bu meseleye de 1 Eylül itibarı ile çözüm için umut
olacak bir adım atıldı, adalet bakanlığı kira davalarında sistemin tıkandığını
gördü ve arabuluculuk sistemi içerisinde bu davaları eritme yolunda ilk adımı
attı.
Çözüm olur mu zaman
içerisinde göreceğiz.
Enflasyon canavarının
önüne geleni yutmaya niyet ettiği bir zamandayız ve canavarı azdıracak her
türlü yanlışı da devlet millet el ele vermiş yapıyoruz.
Kanaat zenginliği
azaldıkça varlık içinde yüzen fakirler çoğaldı.
Birçok kalemde füze
hızı ile artan fiyatlara ayak uydurmanın mümkün olmadığı bir dönemden geçerken
kira geliri ile geçimine katkı sağlamaya çalışan ev sahipleri kiracılarının
insafına terk edilmiş durumda.
Aynı şey maalesef
kiracılar içinde geçerli. Onlarda ev sahibinin insafı ile karşı karşıyalar.
Yeni Türkiye’de
devletimizin gözü kulağı eskiden olduğundan çok daha fazla işitiyor ve
görmeside keskin.
Kimin ne yaptığını da
çok net biliyor ve görüyor.
Semirdikçe semiren ve
azgınlaştıkça azgınlaşan zengin zümreye dokunmadan vatandaşın sınırlı geliri
üzerinden zevahiri kurtarmak pek mümkün gözükmüyor.
Hiç olmazsa bundan
sonra yanlış yapanın kesesine akçe konulmasın. Hata yapana bedeli geciktirilmeden
ödetilsin.
Nasıl olsa affedilir
kolaycılığında haklı çıkan haksızlar güruhu bundan sonra haklı çıkmasın.
Seçim sürecinde
fütursuzca uygulanan popülist politikaların bedelini ödüyoruz.
Durumdan vazife
çıkaranlar aynalarla barışık olsalar bugün yaşadığımız maddi ve manevi
sıkıntıların sebebi olarak bir nebze de olsa kendilerini görür ama nerde o
cesaret ve o akıl.
Vurun abalıya
cinsinden bir aymazlıkla suçlamanın kolaycılığını tercih edenlerden olmamamız
dileği ile …
Sağlık ve mutluluk
dileklerimle