Önemsemediğimiz fırsatlar
Hayatımızın her alanında kendisini örnek
almakla yükümlü olduğumuz Allah’ın resulü Muhammed aleyhisselam, dinimiz
hakkında her türlü inanç esaslarını, ibadetleri ve helal- haramları bizlere
bildirmiştir... Bununla birlikte bir tevbe misali günahlarımıza kefaret olan
amelleri de bizlere bildirerek Allah’ın biz iman edenlere karşı ne kadar
merhametli olduğunu da hatırlatmıştır. İşte onlardan biri:
Ebu Hureyre radıyallahu anh ‘den
rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem:
“Size, Allah’ın kendisiyle günahları yok edip,
dereceleri yükselteceği hayırları haber vereyim mi?” buyurdular. Ashâb:
– Evet, ya Resulallah! Dediler. Resûl-i Ekrem:
– “Güçlükler de olsa abdesti güzelce almak,
mescidlere doğru çok adım atmak, bir namazı kıldıktan sonra öteki namazı
beklemek. İşte ribatınız, işte bağlanmanız gereken budur” buyurdular.”[1]
Bu hadisimizin masaya yatırıp
etrafında şöyle bir dolaşalım:
“Size,
Allah’ın kendisiyle günahları yok edip...” Yani
size öyle bir müjde vereceğim ki... Bu müjde ile günahlarınız temizlenmiş
olacak... İbn-i Kayyım’ın tabiri ile “günahlar, kalbin Allah’a ve ahirete olan
yürüyüşünü yavaşlatır... “ Bir yandan tevbe misali günahlarınız temizlenirken
diğer yandan Allah’ın katına tertemiz çıkma fırsatınız olmuş olacak...
“...dereceleri
yükselteceği...” Günahları yok
etmekle birlikte bir de Allah katında dereceler de yükselmiş olacak... Tabiri
caizse bir taşla iki kuş tutma fırsatı... İşte bu müjde ile Allah’ın gerçekten
de merhamet edenlerin en merhametlisi olduğu anlaşılıyor...
“...
Hayırları haber vereyim mi?”
Henüz bu müjde verilmiş değil....
Resulullah aleyhisselam soru sorup cevap vererek dikkatleri mevzunun üzerine
çekmesi açısından islam davetçilerine güzel örnekler de sunmuş oluyor...
-
Acaba nasıl bir salih amel söyleyecekti?
-
Sadece zenginlerin yapabileceği bir salih amel
miydi?
-
Yılda bir defa yapılacak bir amel miydi?
-
Nefse ağır gelen bir amel miydi?
Hem onca yıl işlenen günahları yok
edecek, hem de Allah katında derece artıracak!... Vallahi kim olursa olsun ağır
bir amel beklerdi... Yapılması zor olan bir amel!...
Fakat, Allah’u Teala iman eden
kullarına zor ameller yüklemez!... Ve Resulullah aleyhisselam günahkâr bir kul
için büyük müjdeyi veriyor:
“Güçlükle
de olsa abdesti güzelce almak...”
Subhanallah...
Günde en az beş defa fırsat verilen bir amel... Ne yorucudur, ne de maddi
zenginlikler istiyor!... Su mu bulamadın? Teyemmümle bu işi hallet... Alınan
her abdest insanı anasından doğmuş gibi yaptırıyor! Demiş olsam sanırım
abartmış olmam...
“...
Mescidlere doğru çok adım atmak...” Mescid
denince akla cemaatle kılınacak olan namaz gelir... Güzel bir abdest ve mescide
doğru atılan adımlar... Namaz ibadeti başlı başına kötülüklerden uzak tutan bir
ibadettir... Buna bir de cami ve cemaat eklenince kalplere vesvese atan
şeytanın işi bir hayli zorlaşacağından dolayı günahlar minimuma inecektir...
“... Bir namazı kıldıktan sonra öteki namazı
beklemek. İşte ribatınız, işte bağlanmanız gereken budur” buyurdular.”[2]
Vakti Allah’a ayırmak...
Bunun da güzel bir karşılığı:
“bağışlanmak ve derecelendirilmek...” İşte bu iki büyük fırsat günde en az beş defa minarelerden ilan ediliyor... Rabbim bu iki fırsatla amel etmemizi nasip etsin... Amin
[1] Müslim, Taharet 41. Ayrıca bk. Tirmizi, Taharet 39; Nesai, Taharet 180; İbni Mace, Taharet 49, Cihad 41
[2] Müslim, Taharet 41. Ayrıca bk. Tirmizi, Taharet 39; Nesai, Taharet 180; İbni Mace, Taharet 49, Cihad 41