Önce düzgünlük
Fıtrata yakın kaldıkça arızalanmaz kilit
Ve rahat döner anahtar
Takılı kalsın üzerinde
Düşürme, paslandırma
Düzgünlük fıtrattandır. Kalbimizin toprağını
çorak bırakmamak, sürmek, doğuştan gelen düzgünlüğü daim kılmaktır. Fıtrat
ekseninde kalmak için çabadır bu.
İntizam üzeredir insan, dünya, kâinat. Bu
minvalde oldukça; insanın iç huzuru, yaşam kalitesi ve üretimi artar.
İçten dışa
kat kat düzgünlük, estetik insanın kendisine ve çevresine vereceği en büyük
katkıdır.
Aynaya
baktığımızda şeffaflığımızdır, yüreğin yansımasını yüzümüzde görmektir esas
olan. Bu hal, topluma sirayet edecek yönüyle de anlam bulur.
İnsan, temiz
ve düzgün oldukça tüm bedenine yansıyan bir işlevsellik kazanıyor. Kalp zeminin düzgünlüğüdür,
güzel başlangıçlara da zemin olan.
Kalp;
Rabbin kelamı ile kalaylanırsa, iyiliğin, samimiyetin, üretkenliğin ülkesi
olacaktır. Yaşam
kalbe bağlıdır. Devamlılığı, damarlardan akışkan bir kanın pompalanması ile
ilgilidir. Bu döngünün korunağı, sağlığını korumaktan geçer. Beslenme ve
aktivite sorumluluğu içerir. Bu sayede kan vücutta rahat dolaşır. Bu da zeminin düzgünlüğünü
sağlamak demektir fiziki olarak.
Manevi
olarak düzgün tutmak ise; fıtrat kelamının, canlının doğumundan ölümüne kadar
hayatına hükmeden olmasıdır.
Bir
kırlangıç yuvasının o muhteşem mimarisini bilirsiniz. Onlar ilahi kelamı
ömürlerine an be an yayarlar. Yavruları dünyaya gelir. Sen ben demeden yuvaya
defalarca giderler, gelirler çabalarlar.
Düzgünlük;
öncelikle kendilerine tahsis edilen fıtrat ölçüsündedir, yuva kurma oradaki
intizamdır sırayla.
Tabiattaki
her şey bu düzenden bir parçadır. Büyük resme bakmak, parçalardaki orijinalliği
ayrıntıyı bize farkettirir. Bu bakış ile yol alan insan düzgünlüğü simetride
aramayıp iç huzura yansıyan parçaları yan yana koyabilme detayında bulur.
Stres ve sıkıntıdan uzak kalp için bu düzgünlüğe
ihtiyaç vardır. Bu çerçevede özgür ve özgün yaşar.
Günlük
yaşama indirgeyecek olursak da bu böyledir. Düzenli olan bir mutfakta yemek
yapmak da yemek yemek de daha keyiflidir. Sıralı bir bahçede ekin toplamak da. Düzenli bir
dolaptan kıyafet seçmek, düzenli bir defterden notlar almak gibi.
Yaşadığımız
evde, çalıştığımız ortamda fiziki bir düzenleme de ruh dünyamıza yansıyan bir
iyileşme sağlar.
Çocukluğumda; babaannemin, annemin kahvaltıdan
sonra tüm odaları havalandırıp örtüleri silkeleyip, sermesi eve bir düzen
katmaları, ardından herkesin kendi özel işine yönelmesi çok hoşuma giderdi.
Zemininin düzgünlüğü insan ruhunda çiçekler açtırıyor.
Tohum atmak isteyen çiftçinin tarla zeminine
düzeltmesi gibi. Otundan taşından ayrışan toprak düzenlendikçe verime hazır
hale geliyor.
Düzenli bir
hayat iç dünyanın huzurunu tetikler.‘’düzgün bir insan’’ tabirini
de sıkça kullanırız. Adap bilen, huyu kişiliği yerli yerinde olana.
Maneviyatla başlayarak,
yaşamın her noktasında düzgün ve düzenli olma çabasında bir varoluştur ömür.
Eğilen bükülen,
bozulan yerleri onarmaktır kâh. Bozulmaması için emek vermektir bazen. Kâh
fiziki olarak çabadır.
Bir
eylemdir, bir duruştur.
Bir nidadır,
bir yorulmadır…
Gün olur
bütünlüktür, gün gelir bölüştürmedir.
Kaburga
kemiğini düzeltmemektir
Tatlı su
ile tuzlu suyu karıştırmamadır kâh.
Fıtratın
toprağını çamurlaştırmamadır
Düzgün kalma
çabasının, düzeltme becerisiyle istikamet bulması; kalbi yakınlıkları hak,
hakikat merkezli tutmaktan geçer.
Temizliği
imandan cüz sayan dinimiz, temiz ve düzgün tutulacak kalbin yükünü tüm bedene
parça parça sirayet ettirir vesselam.
Sen
zemini sağlam tut. KALBİNİ
…