Dolar (USD)
32.47
Euro (EUR)
34.76
Gram Altın
2443.83
BIST 100
9915.62
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

19 Haziran 2021

Öküz altında buzağı aramak

Bu deyimin anlamına tam da uyan bir süreç yaşıyor ülkemiz. Acımasızca ve insafsızca omurgasız ve her türlü değerden yoksun bir süreç bu.

Dünya aya biz yaya olmasak da, ister istemez her alanda bu sürecin fren etkisi ile karşı karşıya kalıyoruz.

Örnek mi?

Çok…

O kadar çok ve o kadar acımasız ki, insanın içi cız ediyor. Aybaşından beri ülke gündemini işgal eden gelişmelere göz ucu ile baktığımızda ne kadar kof ve boş işlerle uğraştığımız hemen anlaşılır.

Tüm umudunu NATO zirvesinde zırvalanacak şeylere bağlayanlar umduklarını bulamayınca bulduklarından anlam çıkarma peşinde battıkça batıyorlar. Konuştukça batıyor, battıkça da konuşmaya devam edilince ister istemez insan yeter artık diyor.

Görüntülü ve yazılı basında pişirilen zehir zemberek yemekler soyu sopu bozuk medyada servis edilirken gördüklerimize ve okuduklarımıza kısa bir göz atmamız yeterli aslında düşülen çukurun derinliğini görmeye ama

Nerede o göz?

Nerede o akıl ve feraset.

Hepsi birden kin havuzunda boğulmuş.

Durum bu olunca gerisini siz düşünün.

Rabbim, ‘akledenlerden olunuz’ demese ve bu düstura uyanlar çoğunluk olmasa inanın bir bardak suda bu milleti boğarlar da çok şükür millet akıl nimetinden yararlanmaya gayret ediliyor.

Bir tarafta bir psikopat ve sosyopatın zırvalarını gündemde tutmak için çaba gösterenler, diğer tarafta NATO zirvesi sürecinden aradıklarını bulamayanların öküz altından buzağı devşirme gayretleri..

Yazık ki, ne yazık.

“Esfel-i Sâfilîn”de sinizde haberiniz yok.

İstemezükçülük genetik bir hastalık olsa gerek. Çünkü atalarınız da bu hastalıktan mustaripti ve küçüle küçüle Anadolu'ya sıkışmamıza bu çapsız ve hastalıklı ruhunuz sebep oldu. Bir türlü de geniş düşünüp ne ferah oluyorsunuz ne de bu milletin yakasından düşüp özgür bırakıyorsunuz.

Dininizin temel düsturu kininiz olunca, hem boğuyor hem boğuluyorsunuz.

Zirve öncesi zırvalardan sadece bir iki örnek vererek ar damarı henüz çatlamamış olanlara gerçekleri hatırlatmak istiyorum. NATO zirvesi başlamadan bir iki gün önce döviz fiyatlarında bir çalkantı oldu ve Türk Lirası değerlendi.

Bir zırvacı bu gelişmeyi aynen şöyle aktararak kerizlerini utanmadan sıkılmadan kandırdı. "Hükümet S-400 ve F-35 den taviz verdi ve el altından bunu yandaşlarına duyurarak kısa günde milyonlarca para kazandırdı" başka bir zırvacı da daha ileri gidip Afganistan meselesinin soğuk savaşa sokulmamıza sebep olacağını ileri sürüp tıpkı ağababası gibi oralarda ne işimiz varlara kadar savruldukça savruldu.

Nede olsa zırvacı içi gücüde zaten zırva.

Zirve neyine.

Afganistan politikamızın ne zaman kim tarafından nasıl başlatıldığından haberi dahi yok. Osmanlı dedelerimiz döneminde ülke güvenliği nereden başlatılıyordu? Nedenini niçinini bilmiyorsun bari oku.

Payitahtın güvenliğini Bosna'dan Hicazın güvenliğini Yemen'den ve Çin Uzakdoğu ve Asya’nın güvenliği de Afganistan'dan başlatılıyor olmasına günümüz dünyasında bir bakalım. Aç kurtların buralara bıraktığı haramzadelere birde bu gözle bakalım.

Tabi gözler görüyorsa.

Malum bakar körlük diye de bir hastalık var.

Öküz altında buzağı arayanların başka buldukları da var elbette. Marmara denizinin kusmuğundan kanal İstanbul'a kadar ha bire arıyorlar.

Daha çok ararsınız.

Çünkü eski Türkiye'de alışık olduğunuz şeylerin birçoğu yeni Türkiye'de yok şükür.

Biz millet olarak devletimize bayrağımıza özgürlüğümüze sahip çıktığımız sürece sırtımızı yere getirmek için denemekten çekinmeyecekleri daha birçok badireyi kazasız belasız atlatır ve kemgözlere şiş, vahşi canavarların dişini sökecek demir bilyeler olmaya devam ederiz.

Sağlık ve mutluluk dileklerimle.