Okunası Bir Kitap: DİNE KARŞI MODERNİZM
Mümbit bir yazar, Rabbani bir davetçi, El-Ezher mezunu, değerli bir hoca efendi, iyi de bir hatip olan Dr. İsmail Yıldız kardeşimin bu yeni kitabı hayırlı mübarek olsun. Hayır ve bereketlere vesile olsun. İsmail hocam, ilme ve İslam’a hizmeti kariyer vs. dünyalıkların önünde ve üstünde gördüğünden, yıllardır doktorasını tamamlamış olmasına rağmen, halen İmam hatiplik görevine devam etmektedir.
Ümmetin ve elbette beraber yaşadığı toplumun sorunlarını da kendi sorunları bildiğindendir ki, ta ilk günden beri birçok konularda kitaplar yazıp neşretmeye devam etmektedir. Son olarak Çıra Yayınları’ndan çıkan “Dine Karşı Modernizm” kitabı da asrımızın püsküllü belası olan “modernizm” konusunda önemli uyarılar içermektedir. Düşmanın İslam’a karşı geliştirdiği tuzakların en sinsi ve tehlikelisi olan bu hastalığa çok yönlü dikkat çeken kitabın içeriği, kısaca şöyle özetlenebilir.
- “Modernliğin tanımı, yakın tarihten itibaren Müslümanlar üzerindeki olumsuz etkisi.
-“ Modern ideoloji” ile “teknoloji” ayrı şeylerdir. Din tekniğe karşı değildir. Osmanlı ulemasının bilim ve tekniğe karşı olduğu iddiası büyük bir yalandır.
- Dini dışlayan modern sistemin “aydınlanma” şeklinde gösterilmesi ve buna kapılan “aydın!” zümre.
- Modern ideolojinin “medeniyet” şeklinde sunulması neticesinde insanların “medeni – ilkel”, “çağdaş – çağdışı”, “ilerici – gerici” şeklinde ayırımlara tabi tutularak kelimeler üzerinden algı operasyonları yapılması.
- Modern ideoloji dine uyarlanabilir mi, bir kimse hem Müslüman ve hem de modernist olabilir mi?
-Dini dışlayan modernizmin onun yerine koyduğu ilkeler: İnsan hakları, hürriyet, özgürlük, eşitlik, demokrasi. Bunların sloganlardan ibaret kalması ve bunlara ancak modernlikle ulaşılabileceği algısının oluşturulması.
- Müslümanların temel kimliğinden başlanarak, ailesine, sosyal ilişkilerine ve devlet düzenine kadar modernlik adı ile dinden soyutlanması.
- Dahası modernizmin insanların algı ve anlayışlarına müdahale ederek dini anlayışların ve uygulamaların bozulmasını sağlama girişimi.
- Komünizm gibi dini doğrudan reddetmeyen modern ideolojinin, dini tedrici ve sistematik olarak zihinlerden silmeye ve uygulamadan kaldırmaya çalışması.
-Modern sistemin ahlakı koruyan din, devlet, aile ve çevre otoritelerine karşı verdiği savaş ve sonuçta otoritelerden azade bireyin oluşturulması gayesiyle ortaya atılan “bireycilik” anlayışı ve yalnızları oynayan modern insan.
- Eğitimde hümanist - ulusalcı, kültürde popüler batı kültürü dayatması.
- Her şeyin paraya, üretim ve tüketime odaklandığı modern ekonomik sistem.
- Kazanç ve çıkar amaçlı sömürgecilik (eski ve yeni hali ile) ve beraberinde getirdiği şiddet terör ve savaşlar.
- İffet, namus, kıskançlık gibi ahlak ilkelerinin ortadan kaldırılması neticesinde ahlak anlayışının saptırılması ve bozulması.
- Gençliğin dininden uzaklaşan, bedenine odaklanan ve sadece tüketen bir nesil haline getirilmesi.
- Kadının çalışma adı ile evden çıkarılması ve karşı cinsle buluşturulması.
- Kadının cinsel cazibesi kullanılarak müşteri çekme, pazarlama, reklam aracı vb. alanlarda görülmemiş bir istismara maruz bırakılması.
- Tüketimin artırılması ve sürekli hale getirilmesi için çıkarılan “moda”nın en verimli malzemesi olarak kadın…
- Ruhi ve manevi yönü yok sayılan modern insanın bunalımı. Stres ve depresyon hastalıklarının modern çağın hastalığı haline gelişi.
- Ruhi bunalımda inançsızlığın ve özellikle de insanın temel kimliğini ve gayesini unutması, nereye gideceğini, sonunun ne olacağını bilememesi ve ayrıca kader inancını kaybetmesi neticesinde başına her an gelebilecek olanlar konusunda yaşadığı panik ve huzursuzluk.
- Tek çare olarak dine dönüş ve bu yolda atılan adımlar.”
Not= Kitaplar, derde deva ilaçların reçeteleri hükmündedir. Rafta beklemekle değil, ancak okunup yaşanmakla; dertlere çare, sorunlara çözüm olurlar. Dolayısıyla modernizmin başımıza açtığı belalara karşı bu kitap da okunmalıdır. Subhaneke... Bihamdike... Esteğfiruke...